![]() |
Sarhoşluk Senfonisi... [Bu Adresi (link) Görme Yetkiniz Yok BEDAVA'ya Üye Ol Sitemizden Faydalan....] Dansın büyülüyor beni.. Merdivenler notalarda uzuyor.. İnmek için artık çok geç.. Do'da bitmiyor ki.. Daha yeni başladı senfoni Kemanın telleri gibi.. Sarhoş.. masum.. vahşi.. |
C. Muter..
Kıskanç Renkler.. [Bu Adresi (link) Görme Yetkiniz Yok BEDAVA'ya Üye Ol Sitemizden Faydalan....] Siyahın olduğu yerde dur ki kaçma, kırmızı ayartmasın seni.. ki kıskanmayayım, beyazda parlama.. ki kaybetmeyeyim, mavi umutlarda.. ki unutmayayım, pembenin içinde.. ki hiç bitme.. |
Nakarat [Bu Adresi (link) Görme Yetkiniz Yok BEDAVA'ya Üye Ol Sitemizden Faydalan....] Hep aynı.. Sokaktaki ayak izlerini silen yağmur damlaları, Söylenenler, Söylenmeyenler Hep aynı.. Tam aradığımızı bulmuşken Kaçırdığımız yer Hep ay'nı.. |
Rüya.. [Bu Adresi (link) Görme Yetkiniz Yok BEDAVA'ya Üye Ol Sitemizden Faydalan....] Don Quijote'un mızrağı kadar yaklaşmışken gerçeğe Gözüm saate takıldı.. Erken olmak için çok geçti, geç olmak içinse erken. Uzatırken titreyen ellerimi buz tutmuş hayatıma Güneşi aradı gözlerim karanlığın sırrında. Don Quijote'un mızrağı kadar yaklaşmışken gerçeğe Tüm yaralarım kanarken, Tükenmişliğin coşkusuyla öptüm kaderi Tadamadığım herşeyin varlığını çektim ciğerlerime son bir defa. Don Quijote'un mızrağı kadar yaklaşmışken gerçeğe, Uyandım.. |
C. Muter
Aşk Senfonisi... [Bu Adresi (link) Görme Yetkiniz Yok BEDAVA'ya Üye Ol Sitemizden Faydalan....] Öyle bir aşk ki bu, Saflığını kıskanır doğa; kokusu olan rengi, rengi olan kokuyu.. Tadı olan dokuya dokununca ateş; eli kıvılcım, kıvılcımı alev olur. Öyle bir aşk ki bu; Sonsuzluğunu kıskanır zaman, Gücünü kıskanır ölüm.. |
Unutmadım,unutmadım mutlu günlerimiz kaldı içimde neden bitti anlamadım tamamlanmıştım senimde Bazen yaşandığı kadarı ile kalmaz bitmez aşk ayrılık geçmez bazen korunmak için gizlenir aşk Geç kalmadan dön bana bıraktığın gibi seninim hala çok bekleyemem ,kalbimi dinleyemem yokluğunda bırakma .. |
Nerdesin..
|
Özgür Güneş..
À Ton Absence La Trahison "...Yokluğuna İhanet Nisan yağmuruna..." Bir cebine terk edişi, bir cebine umursazlığını koyup sessiz ve sinsice gidişinin yıl dönümündeyim... Bu gece, benzeri bir geceyarısı yaşıyorum yüreğimdeki karanlıkların kramplarında.. Yağmurun canlı konseri inmekte gözlerime, yüzüme, yüreğime.. taa içine hüzünlerin.. Bu gece yüreğimin kıyısına vurdu minicik bir damla adressiz yollardan.. Yine Nisan yağmuru yanlız bırakmadı hüzün yağmurlarımı. Her damlasında sanki bildik bir hüzün şarkısı şakır gibi.. Sanırım tek terk etmeyenim o olacak yıllarca, umutlarım bile terk etmişken yarınlarımı.. Sen(siz)liğimden kör ve sağır olan bu gecenin sabahında, her zamanki gibi yine kimsesiz bir yıldızın çığlığıyla uyanacağım, hiç dalmadığım “derin uykularım”dan.. [Bu Adresi (link) Görme Yetkiniz Yok BEDAVA'ya Üye Ol Sitemizden Faydalan....] |
O gecenin hatırına çekmeceme gizledim “derin uykularımı”, telaş ile unutup, arkanda bıraktığın “keşkeli cümlelerin” hemen yanıbaşına.. Seni bana anımsatığı için o geceden beri hala çıkarmadım “derin uykularımı” gizlediğim yerden.. Ne işeme yaracağını bilmediğim “keşkeli cümlelerini” hala atamadım tavan arasındaki değersiz eşyalar deposuna.. Neden? bilmiyorum ama, yine de saklıyorum. Belki bir gün lazım olur diye. Şimdi her yanımda hüzün yağmurları.. Ne yana baksam “sen(siz)liğim” dikiliyor karşıma.. Ve bu gece her yanım acıyor, yüreğim derinden kanıyor.. Ne yaralarıma sürdüğüm “keşkeli cümlelerin” dindiriyor yüreğimdeki derin kanamayı, ne de kör ve sağır gecelerin derin sessiz sarmaları kuçak açtı “derin uykularıma”.. [Bu Adresi (link) Görme Yetkiniz Yok BEDAVA'ya Üye Ol Sitemizden Faydalan....] |
Zaman geceye, yokluğunun en can alıcı, en çıldırtıcı saatlerine doğru ilerliyor. Bu gece iliklerime dek işliyor sen(siz)liğim. Hayalin olanca netliğiyle sahnedeki yerini alıyor. Başkalaşıyorum derin düşüncelerimin berrak yoğunluğunda. Yokluğunla, varlığın arasında gidip geliyor, kendimce bir o yana bir bu yana savruluyorum; hangisinin benim gerçeğim ve seçimim olduğunu henüz çözemedim ya da hangisine layık görüldüğümü.. Her şey içimde ve dışımda parçalara bölünüyor.. Ve teslim oluyorum sen(siz)liğime bir kez daha.. Yokluğun en tırmalıyıcı sesiyle tenime iyice sokulurken, böyle bir tutsaklıkta varlığını bütün isyanımla haykırıyorum. Her kendime çekilmelerimde binlerce kez yinelenen bu sahnede yokluğun ne kadar teslimiyetci ise varlığın onunla yarışan bir isyankar oluyor ruhuma. Amansız bir çatışmanın ortasında korunmasızım. Gözlerimi kapatıyorum. Artık susma ve duyumsama vaktidir. Bir yoksun, bir varsın; ama en çok yoksun. Başım dönüyor.. Tutunuyorum yenilgilerime ve isyankar yüregime.. Sen gittiğini sanırken bile aslında en çok çoğalandın.. Ama hiç bir zaman farkında olamadığın.. Sensizliğin fırtınalarını, sensizliğin sancılarını sen nerden bileceksin.. Sen hiç sensiz kalmadın ki..! [Bu Adresi (link) Görme Yetkiniz Yok BEDAVA'ya Üye Ol Sitemizden Faydalan....] |
| Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 06:01 . |
Powered by vBulletin® Version 3.7.0
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.