![]() |
|
I. Kurt
Şaşıyorum.. Dalgaların ortasında med-ceziri yaşıyorum.. Secdeye yükselmeyen akıl nasıl yükselir , şaşıyorum.. Bir yılan ezilse bir tankın paletlerinde.. Ayaklarım bağlansa da ızdırapla koşuyorum.. |
.. Asıl Gaye .. Ne gülün oyunları için yaratılmışım Ne de yüreğimi bakışlarla çizmek için Vuslata koşup kabre konacak bedenimi Kabrin sorularına göre yontmaktır derdim Asıl sanat bu, ruhun mimarı olmak gerçek Oyalanmak, tereddüt, oyunda deli fişek Öyle ulvî gayeye yöneldi ki arzum Bedenimin kefenini ellerim biçecek .. |
Sorular.. Sevdayı sahrayı neyleyim Bir nefeste çekilen umman kurur Denizler deryalar yıkayamaz Beni içimdeki çöller vurur. Arayış mı bilmem, koşuş mu Yoksa ayrılık, ya da kavuşuş mu Mürşid-i kamil mi, keşiş mi Sorularla beyin frenleri durur. İhsan Kurt |
" Hayatıma anlam katan yedi harften oluşan en değerli kelime, "
Uyan zenân masalından uyan.İçimde cam kenarı özlemlerim yürürken Eskişehir`e sen bana binlerce balon al. Hem de her renkten birer tane..Secdegahıma düşen yarım uykulu sesimi sen doğrult ve sonra içimdeki tüm gurbet kuşlarını sal gözlerime.Kursağıma bırakılmış uykulardan kaldır beni. Sal beni bir umut boşluğu kaldırımlara. Sonra da dünden kalma ayakkabıların yönünü bana çevirip yürü can`a, yürü bana. Gittiğim yer, sana ters istikamette olsa da, varışım sanadır..Biliyorum vardığım yerde beni sen bekliyor olacaksın. Hadi gülümse bana, cam kenarı özlemlerin kanadığı yerden..Sarıl bana içimdeki can`ımdan. Sonra da sabah bana aldığın tüm balonları sal gökyüzüne..Sal ki, Elif/imiz tutsun ellerimizden..Sonra da aldığın cikolota kutularını aç, dağıtalım teker teker kücücük cocuklara.Avuçlarında kalan cikolata kağıtlarından gemiler yapalım sevgi limanına sonra da dudaklarının kenarına sirayet etmiş sevinçleri, beyaz bir mendile silip bir gülüş bırakalım yanaklarına..Bil ki, gülüşlerini yaralarından tanıdığımız her cocuk, bizim geleceğimiz. Bize bırakılan her gülüş, Elif`e ulaştıralacak en büyük emanetimiz. Ey sevgili, hadi uyan.Bu sabah beni sen karşıla masalımdan..Sonra da cam kenarı bakışlarımdan Elif/miz ile sen uğurla beni... Ey düş`üne düştüğüm, Hangi şehrin sorularına cevap aramaktasın şu saatlerde ? Hangi düş`ün ortasına düştü adına münhasır yedi harfin ? Kalk ve doğrul.Kör bir sabahın buğulu camına yazılıp sana sorulan sorunun cevabını hatırla. Diril kuyularından..Şiirlerine bırak saçlarını, cevabına sal soruları..Azınlık düşen kefenini yırt, at üzerinden. Çalıştığın yerlerden çıkmasa da hayat defterin, sen inandığın kadar sevecek ve sevileceksin bunu unutmayasın..Örtme peçeni, yumma gözlerini..Dağıt saçlarını, toplayanı ben olacağım çünki..Doğrul şüphelerden, vesvese dehlizlerinden..Sokul imlasız cümlelerime..Sesinin tınısı bırakyürek kapımın kulak ardına..Tut ellerimden, sev beni en güzel yerimden. Uğraşma alfabeyle,süslü olmasın boşver.. En sade haliyle öpüver kirpiklerimi / dirilsin içimdeki yedi harf, bir kelimeden ibaret ismin.. Unutma ! Kuşandığın cesedi ancak kendine inandırabilirsin. Yüzünde birikmiş çiziklerin coğunluğuna kanıp umutsuzluğun " azgınlığına tahakküm ettirtme. Eğme başını. Susturma içindeki suretini. Unutma, her suret aslı`nda vücut bulacaktır. Dirinme uzaklığıma, siyahını çabalama dişlerinle en tuzsuz yamama yapmayı Unutma, sen aslına yani bana bir gün kavuşacaksın. Alfabeyi diz çöktürüp ale`nen olmasa da, adının yedi harfiyle susacağım sana.. Uyutma ! İçimdeki yarı uykulu sesimi uyutma..Sana akan her bir harf hayat olmuşken dudaklarımda, avutma sancılarımı..Kanayım olduğum yere / sızayım öylece..Dile gelmese de yüreğim bari en tuzlu halimle anlatayım sendeki beni..Haydi uyutma içimdeki cocuğu, bize okunan masallara benzemesin kavuşmamız. Yaşananlar, bir düş`ten ibaret olsaydı eğer çoktan düşerdi düş`ümüz Elif/imiz elinden..Kırıldı camdan kalelerimiz..Kaybolurdu mavi bilyelerim..Hadi toparlama saçlarını, sal omuzlarına..Sal ki uyumadığım her gece, kulağına masallarımı anlatayım... Kapatma ! Ardına kadar arala yürek kapını..Kapatma yüreğinin önsözünü..Daha yeni söktüm harflerini, daha hecelemedim yedi harfi..Kapatma kendine olan inancı..İnanmak, başarının yarısıdır..Yürüdüğün her yol banadır, koşma terlemesin gülüşlerin..İnandığın herşey sana hayattır, yorma zihnini solmasın Elif kokan filizlerin.. Satırlarıma son verirken, unutma bu dünyada inandığın kadar yaşarsın sevgili..Bak ben dizlerimin önüne çöktüm bir deniz kıyısında.Gökyüzüne açılmış avuçlarım, sırtıma vuran rüzgar/ eksiklerime kavuşma garındayım..Elimde biletim, sizi beklemekteyim..Bir elinde Elif olmalı bir elinde hayat miktarı umut.. Ve biz " bize " kavuştuğumuzda masal bitmeli.. Bir gül sağnağı başlamalı sonra.. Harf harf... Sonra deniz bizi içine çekmeli.. Sonra da dua`ya duran dizlerimin izi silinmeli.. ............. Unutma, her masalın sonu vardır.. Her hayat gibi.. Lakin unutma, Bizdeki bu hayat, Elif`teki bu umut varoldukça Gökyüzüne bırakılan her renkli balon Elif/imiz`e ulaşacaktır.. Sakın sen içindeki umutta kaybolma.. Yaşadığın kadar değil, İnandığın var et beni.. Ey renkli balonların düş`üne düştüğüm en güzel düş, Elifimize renkli balonlar almayı unutma sakın. |
|
|
Bir selam verdim.. aynalara gülümseyip yüreğinde.. hissedebildi mi.. beklediğimi.. çağırdığımı.. sesimi duyabildi mi kulaklarında ulaşabildi mi.. fısıldamak istediklerim gel..derim ki dileğim gelirsin de kaçar gideriz kırlara. bak güneş ısıttı toprağı çiçekler isyan edip başkaldırdılar bayrak açtı yürekleri evrenin gelirdin de dağların tepelerinde birlikte haykırırdık hani yankı yapar ya.. ben sana seslenirdim yüreğimle yankısını duy diye yüreğinde ve arada bir soluklanırdım.. nefesim tükense de.. senden gelen sesin yankısı duyulana dek yüreğimde çığlık çığlığa haykırırdım adını bulutlara bakardık birlikte gökyüzünde.. sonra uzatıp ellerimi ellerinden tutardım ve kanatlanırdık tepeden bakar küçümserdik insanları.. kar beyaz bir buluttan bir başkasına atlardık ve minik şimşekler bırakırdık ardımızda.. ürkütmezdi varlığımız hiç kimseyi ve bir yağmur damlası olup birlikte yağardık.. bir çiçek bahçesine el ele yapraklarından süzülürdük bir gonca gülün yüreğine o gülde gül gibi olurduk birlikte hayat verir büyütürdük ve güpegündüz bir rüyayı paylaşırdık tüm sevecenliğiyle biz diyebilir miydik kim bilir adı sevgi çiçeği mi olurdu o gülün dost yüreğimi adını söylemek istemezdik belki de belki de adı hiç olmazdı rüyadaki bu masalın adsız birer kahramanı olurduk belki de sonra ipeksi bir elin işaret parmağı uzanırdı ve ben susardım aslında hep susardım. mühürlenirdi kelimeler tutuklu kalırdım kendi bedenimde ve gözlerimi yumardım sadece beklerdim beklerdim pamuk prens değildim ama rüyadan uyanmak için değil uykudan bir sevince uyanabilmek için beklerdim.. bir hayalim olsun isterdim uzanıp dizlerinde gece karanlığında kimsesiz bir gecenin yalnızlığında yıldızları seyredebilmeyi ve şarkılardan fal tutar gibi bu yıldız senin.. o yıldız benim.. sayardık belki de sabaha kadar kollarımız iki yandan kuşatır geceyi kucak, kucak toplardık yıldızları bir ucundan sen alır gelirdin dünyanın öteki ucundan ben toplardım onları bir samanyolunda kavuşurdu bizler gibi onlarda birbirlerine ellerimizle.. bir düş bu bir hayal gözlerimi yumuyorum.. uyanmak mı.. bir gün evet.. ben uyandığımda daha güzel bir dünyaya doğabilmek istiyorum hayalse hayal masalsa masal bir tek bunu biliyorum... seviyorum... |
|
|
Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 20:15 . |
Powered by vBulletin® Version 3.7.0
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.