sayfan hayırlı olsun:)
|
Alıntı:
|
Alıntı:
|
Teşekkür ederim _Kolera_:2:
|
PİŞMANLIK ÖMÜR BOYU
Çıldırmasına ramak kalmış bir şehirde, ve çıldırmaya meyli hayli yüksek bir benliğin içinde, aldığım nefesten bunalarak yaşıyorum hayatı. Çok daha farklı olacağı hayal edilmiş bir geleceğin içinde hüküm sürmekteyim. Uzun bir yol bırakmadım aslında arkamda. Yaşanmışlıklarla ölçülüyorsa eğer tecrübeler, öyle çok tecrübelenmiş bir insan da değilim. Yine de biliyorum ki bugün elimde olan her pişmanlık, ektiğim cesaretsizliklerden topladıklarımdır. Korkumun kanatları arasına kendimi sakladığım her anın bedeli, hep gözyaşlarımdır. Gün gelip sorduğunda insan kendine "o eski ben nerede" diye, alacağı cevap hep aynıdır. Çünkü hiçbir benlik aynı kalmaz zaman içinde, ama en büyük hatalar hep en çabuk unutulanlardır. Arada bir ılık rüzgarlar eser benim şehrimde, yeni yetme yıllarımda yüzümü yalayan diye tabir ettiğim, ama zamanla aslında yüzüme değil içime vurduğunu farkettiğim rüzgarlar. Bazen o kadar ılık dokunur ki insanın yüzüne –aslında içine-, insan kendini tamamen affettiğini sanar. Sevdiğinin yollarca uzaktan üflediği sigara dumanınını içinde taşır gibidir bazen, yürek tüm günahlarını yeniden hatırlar. İnsan kendine mi ikiyüzlüdür aslında, yoksa gerçekten normal midir aynı anda büyük günahlar ve büyük sevaplara sahip olmak; durmadan kendine sorar. Suçluluk denilen seri katilin aklımıza kurduğu tuzaklardır aslında bunlar. Zaman geçer, yaralar belki kabuk bağlar. Ama suçlu olduğunu unutmamak; ki gelmiş geçmiş en büyük çaresizliklerindendir insanoğlunun; gün be gün kanımıza karışır,bedenimizde kök salar. Bugün kendime acıma cesaretini gösteremiyorsam eğer, ve gözyaşlarıma karşı hiçbir merhamet duymuyorsam; buna yegane sebep kulaklarımda uğuldamaktan bıkmayan vicdanımdır. Hani böyle kendi etrafında dolanan ateşböcekleri arar ya bazen insan, çevresinde dönülsün kur yapılsın ister ya; benim ateşböceklerim kurutup sakladığım yalnızlığımdır. Hansel’le Gratel yaparken iyidir açgözlülüğü, doymazlıkları saflık diye nitelendirilir onların. Gel gör ki ben koştuğumda bir hayalin peşinden, ya da bir hayali koşturmak istediğimde peşimden; insanlık mahkemesinde bu hemen yargılanır, üstüme ‘arsız’ damgası basılır. Ne kadar kanasa da içim, yalnızlık göğsümün orta yerine ne kadar batsa da; layık göremem kendimi güzelliklere, payıma bu esaret içinde yaşamak kalır. Kim ne almış benden, kime neyi satmışım ne kadara; ne önemi var? Gün sonunda elde kalan sayılır, kar-zarar hesabı yalnız rakamlara göre yapılır. Üç lira ile beş iyiliği toplamaz hiçbir kader zebanisi. Dört işlemde neye karşılık geldiysen -ki fazla basamaklı olanı makbuldür malum- kıymetin odur artık senin. Kalan kıymet meseleleri, alınan iltifatlar, duyulan sözler; hepsi yalandır ve er geç geri alınacaktır. Ve evet sonrasında sen çırılçıplak kalacaksındır; ayaz yüzüne vururken koşar adımlar atacak, ağlayacaksındır. Büyümek buna denir, anlayacaksındır. Simdi düşünüyorum, kağıtlara akıttığım şu kelimeler toplaşıp da kefaletimi denkleştirebilir mi? Unutulmayan bir aşktan, bir bebek saflığından, ana baba vicdanından üstte tutar mı yazdıklarım beni? Damarlarımdaki kan tamamen çekildiğinde, ve insanlığımın sınır çizgisi çoktan geçildiğinde, tüm bu yazdıklarım beni affettirir mi? An gelir yaşam biter de bir gün; tüm pişmanlıklarım toplanıp, beni cennet kapısından içeri iter mi? alıntı |
Hayat neden bu kadar zor???Neden bazen her şey üzerime geliyo????:19:
|
İntizar - Nurullah Genç
Gözlerin dokunuyor kalbime ey cefakar Öyle uzun bir hicran sundunki hayatıma Zehrini yudumluyor ruhum melankolini Lambalar sırılsıklam gönlümde sönmesin yar Ellerin ab-ı hayat, gülüşün yar, sesin yar Rüzgar mıdır, yağmur mu dumanlı bakışların İrkiliyor durmadan bedenim, hülya mıdır Neş'eme ızdırabın çektiği perdesin yar Umudumun maviye büründüğü yerde mi Mahulyam, ey şebnem edalım, nerdesin yar Unutma ceylanların çölleri sevdiğini Toprak neva sırrını ezberliyor göklerin Renkler uğursuzluğu fısıldayıp duruyor Ülfetim nevbaharı bekliyor, bilesin yar Zarif bir düğüm gibi duruşun yar, sesin yar Gülleri incinmesin masum dudaklarının Aldırma, leylakların solduğuna içimde Ruşenimsin ey canım, beyaz bir lalesin yar Işığısın şehrayin kalıntısı ömrümün Sensizim, avareyim; durmayıp gelesin yar Esrarengiz şarkılar dinliyorum geceden Neden ıslak bilmem ki, çehresi yıldızların Mestediyor ruhumu endamın, ey cefakar Eridim; ırmağa döküldüm; şulesin yar Neden resimler gibi hercaidir sesin, yar Ey deniz yürüyüşlüm, ey hüznümün kaynağı Küskün ırmaklar bile benden daha mutludur Şafakta billur olup, gönlüme giresin yar Eski umutlarımın son bulduğu yerde mi Sihirli akşamların ülkesinde misin yar İlkin şakayıkları okşayan parmakların Nedense, kanatlanıp uçtu yalnızlığıma Anladım aynaların seni kıskandığını Şeydayım, efkarlıyım; duyup da gülesin yar Efsunlu duygularla sarsılıyor benliğim Hasretim ey cefakar, süreyya gözlerinde Ebedi nalan oldu gözyaşım; silesin yar Pusatsız suvariler gibiyim yollarında İntizarın alnıma vurduğu halesin, yar Çeşmeler kurumaya yüz tutmuşsa içimde İklimler lanetini kusuyorsa ötenin Mahşere aralanan kapıdır şimdi zaman Dil-rübasın, mümayiş sultanı, didesin yar Ellerin ıtır dalı; duruşun yar sesin yar Çakıyor yüreğimde şimşekleri ferdanın Işık ol, perdesinden kurtar beni sevdanın Nerdesin? ..Rüyada mı? ..Sanki mazidesin yar Lalezarı solgundur melal yolculuğunun Ilıksın, uykudasın, safsın, güzidesin yar Yasaklara nigehban olma, ey mah-ı zemin Orkideler seninle büyüsün bahçemizde Rahmeti özümleyen bir bende-i numune Olalım yeryüzünde, ey can, hep tazesin yar Gurbetin lisanıdır gülüşün yar, sesin yar Üflerken erdemi maveradan hicabın Zümrüdüanka neden alev alev yanıyor Ey enis-i mücella, sen ki, yelpazesin yar Limanısın ruşenimin bela okyanusunun Semadan damla damla inen firuzesin yar Esirinim; ey nur-u nigahım, yakma beni Sonsuzlığa seninle varalım, ey cefakar İliğime işledin; no'lur, bırakma beni Nazlısın; nazarındır ufuklarımı saran Ayrılık acısıdır damarlarımda kıvranan Yorgunum, yaralıyım; no'lur, bırakma beni Şahikasın; şavkınla tutuştu hücrelerim Esirinim; ey nur-i nigahım, yakma beni |
BAĞLANMAYACAKSIN
Baglanmayacaksin bir seye Oyle koru korune “O olmazsa yasayamam” demeyeceksin Demeyeceksin iste Yasarsin cunku Oyle beylik laflar etmeye gerek yok ki Cok sevmeyeceksin mesela O daha az severse kirilirsin Ve zaten genellikle o daha az sever seni Senin O’nu sevdiginden. Cok sevmezsen cok acimazsin Cok sahiplenmeyince Cok aitte olmazsin hem Calistigin binayi Masani, telefonunu, kartvizitini Hatta elini ayagini bile cok sahiplenmeyeceksin. Gokyuzunu sahipleneceksin, Gunesi, ayi, yildizlari Mesela kuzey yildizi Senin yildizin olacak “O benim” diyeceksin Mutlaka sana ait olmasini istiyorsan bir seylerin.. Mesela gokkusagi senin olacak Illede bir seye ait olacaksan, Renklere ait olacaksin, Mesela turuncuya, Yada pembeye, Ya da cennete ait olacaksin. Cok sahiplenmeden Cok ait olmadan yasayacaksin Senin degillermis gibi davranacaksin Hem hicbir seyin olmazsa Kaybetmekten de korkmazsin Onlarsizda yasayabilirmissin gibi davranacaksin Cok esyan olmayacak mesela evinde Paldir kuldur yuruyebileceksin Ille de bir seyleri sahipleneceksen Catilarin gokyuzuyle birlestigi yerleri sahipleneceksin Hem her an avuclarindan kayip gidecekmis gibi Hem de hep senin kalacakmis gibi hayat Ilisik yasayacaksin Ucundan tutarak.. Can Yücel |
[Bu Adresi (link) Görme Yetkiniz Yok BEDAVA'ya Üye Ol Sitemizden Faydalan....]
AÇ bAKaLIM :) sana hediyem olsun içinden ne geçiyosa HedİYeN o OLSUn... |
Şu an en çok sahip olmak istediğim şey pedagojik formasyon belgesi hediyemi görememekteyim ama inşallah içinden o çıkar:2:
|
Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 06:34 . |
Powered by vBulletin® Version 3.7.0
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.