Van.GEN.TR Forum | Yerel Van Forumu

Van.GEN.TR Forum | Yerel Van Forumu (http://forum.van.gen.tr/index.php)
-   Kişisel Sayfanız (http://forum.van.gen.tr/forumdisplay.php?f=97)
-   -   RuYa (http://forum.van.gen.tr/showthread.php?t=12005)

RuYa 04/10/07 19:02

Korkunc guzeL ama urkuten bir guzelLik.. fiLmin son sahnesini tekrar tekrar basa saran muzik..
Avuclarim buz oluyor dinLerken.

ZyreC 04/10/07 19:05

Kısa zamanda yaşanan bir aşk öyküsü bu kadar güzel anlatılır bence. Filmi ilk izlediğimde çok beğenmiştim. Sonra tekrar tekrar izledim...

ZyreC 04/10/07 19:09

Eylül


eylül! daha çocukluğumdan
beri size bakardım ben
bir yazın azalmakta olan
sözcüklerinden nasıl da
ansızın sökülürdünüz
bahçelerle ve kül
dolardı içim... eylül!

eylül! kırılgan mevsim!
cam hançeri güzün
dağılırdı kalbimde
birden gecenin ve gündüzün
perdesiyle örtülürdünüz
tenhâyla ve tül
dolardı içim... eylül!

eylül! unuttum sizi
dağ kızarır yol sararırdı
ve ben dönüşlere bakardım
o amanvermez belleğin
paramparça güldüğüydünüz
aynalarla ve gül
dolardı içim... eylül!


Hilmi Yavuz

ZyreC 04/10/07 19:26


ZyreC 04/10/07 19:43


RuYa 04/10/07 21:12


ZyreC 04/10/07 21:15


RuYa 04/10/07 21:32



[Bu Adresi (link) Görme Yetkiniz Yok BEDAVA'ya Üye Ol Sitemizden Faydalan....]

Ateşte Unutulmuş Ferman..

herkes kendi ateşini başkasının cehenneminde sınar
kendi külünde söner bütün rüzgârlarına yazıldığın akşam

ateş tadında kum tadında kalarak
derinleştirir bazı ayrılıkları zaman

al ağrını git buradan
en uzun eylülü ömrümüzün

uyutmuyor seni ne kömürleşmiş bu gurur
ne göğsündeki kaplan

seçilmiş taş milyonlarca taş arasından
başını vurduğun
çok gençti genç olmak için bile
kendi zamanına muhtaç
kendiyle dalgın

daha yolun başında görülüyordu
menzilindeki noksan

ömrünce sızlayacak
kayıplar sarayında ateşte unuttuğun ferman


Murathan Mungan




RuYa 04/10/07 21:53

Çöl Terzisi

kendim diktim düştüğüm
yolların hırkasını
eğnimi onlarla eksilttim
sabrını beklediğim kuyulardı yeminli ay vakti
talibi olmadım heykelimin
bildim kumdan yapılmaz çölün heykeli
vahamı kendim diktim
kendim diktim hikâyelerimi
yırtığını söküğünü onulmazın, hayatın
adımı ben sananlara
ne yazsam
duyulmaz sesim
herkesin zamanından başka türlü geçerim
bana adımdan yapılan zaman
aldı beni
madem seslendim dünyaya
madem imzamı verdim
benden geri çekildi çoğaltılan suretim
yazdıkça bildim:
zamanın malıyız hepimiz
düğümlüyüz bağlıyız
azımız çoğumuz
ne kadar sevsek o kadarız
çok kısa görünen hayat
çok uzundur aslında, çünkü
kaderi çok az çıkar insanın karşısına
çöle vursa da kendini, adanmış bir iç kale sanatına
karşılaşmalarla kısalır insan hayatı
çıplaktım, acıktım, bana inen yıldırımdın
yakın geçersin sandım, vurdun geçtin beni, baktım:
dokunmadın bile bana
kavurup bıraktın ve yeniden uzakta bir yıldızdın ansızın.

yeni terzim, mutlak serabım, aklımda senin adın
başka bir hırkaya başladım, yolum aynı
aşkım uçsuz bir çöl, ben kum kadarım..

ZyreC 04/10/07 22:02


RuYa 04/10/07 22:09



Sari LaLeLer....:106:


" Çok eskiden yaşadım bu anı ben "
Dersiniz şaşkınlık içinde..
İlk girdiğiniz bir ev, bir merdiven,
Birden güneş vuran pencere..

Ve tam sırasında tiren düdüğü...
İşte böyle gelmişti siz dünyada
Değilken bir gün öğle üstü
Bu renklerle bu sesler bir araya..

Yaşamak anımsamak mıdır yoksa ??
Sanmam, biz de bir sestik belki
Birileri için yıllar önceki
Şaşırtıcı karşılaşmada..


RuYa 04/10/07 22:24


ZyreC 04/10/07 22:31

Zambaklar en ıssız yerlerde açar
Ve vardır her vahşi çiçekte gurur
bir mumun ardındabekleyen rüzgar
ışıksız ruhamu sallar da durur
zambaklar en ıssız yerlerde açar

yağmurlardan sonra büyürmüş başak
meyvalar sabırla olgunlaşırmış
bir gün gözlerimin taa içine bak
anlarsın ölüler niçin yaşarmış
yağmurlardan sonra büyürmüş başak

seninle bir yağmur başlıyor iplik iplik
bir güzellik doğuyor yüreğime şiirden
martılar konuyor omuzlarıma
gözlerin istanbul oluyor birden

ben bir şarkı ben bir türküyüm
meryemin yanağındaki tüyüm
beni bir azizin nefesi uçurur
içimde Allahın korkusu durur
cici ayaklarım iplikle bağlı
ben onun sılası kendimin gurbetiyim

RuYa 04/10/07 22:34

[Bu Adresi (link) Görme Yetkiniz Yok BEDAVA'ya Üye Ol Sitemizden Faydalan....]

Orman sen elimi tutunca başlardı,
Yarılırdı bir incir ortasından.
Koşardık yukarı iki büklüm, soluk soluğa.
Alabalıklarla düşe kalka, çam pürleri
Keserdi hızımızı, Elimi Bırakma, Elimi
Bırakma...
Sonra kayardık ta aşağılara.
Ve alçalırdı sessizlik bir ağaç gibi
Kök salardı sende ve bende, arayarak
Toprağın sıraya dizilmiş suyunu.
Ayçiçeğinden göğüslerin döner ışığa
Yürürdüm göğsünde öğle saatleri gibi,
Yürürdüm bir anıt kemeri gibi iki yanında.
Sonra gene başlardık koşmağa,
Yukarı, daha yukarı, çukur sularına
Göklerin. öperdim seni, titrerdin, parçalanmış
Anları birleştiren sevi düş görmez: Ey orman,
Ey avlanmış atın falı, ey yeniden başlamanın
Aç güvercini! Falımız yok bizim...
Yaktık onu göçmen kuşların gözlerindeki
Benek, gagalarındaki tekçil dane gibi
Daha gün doğarken.
Falımız yok bizim..





RuYa 04/10/07 22:46


RuYa 04/10/07 23:04

Yalnızlığın üstüne incecik bir beyazlık
Örtüsü örttü karlar..
Şimdi kar tanelerini kocaman rüzgarlarda
Eğiriyor kemanlar..

Aramasan da olur bozuldu büyü..
Aramasan iyi olur kar başladı..
Uzun günlere çok var..
Az önce doğan gün aydınlanmadan
Kararmaya başladı..

Ben bu karlarda sessizce eskidim
Kemanlar arka çıkınca sessizliğime..
Göz gözü görmez kemanlar
Yokluğunu adınla çalmaya başladı..

Yalnızlığın üstüne koyu bir korkusuzluk
Örtüsü örttü camlar..
Ölümümü sıcacık yünler gibi
Eğiriyor kemanlar..


ZyreC 04/10/07 23:09

Mevla'm senin huzurunda,
Çökmeyen dizlere yazık.
Aşkından iki katre yaş,
Dökmeyen gözlere yazık.

Canım Medine yolları
Sersem üstüne gülleri
Seher vakti bülbülleri,
Ötmeyen yazlara yazık.

Gideceğiz Yar'a doğru
İrem ya da Nar'a doğru
Arasat'ta Nur'a doğru
Bakmayan yüzlere yazık.

Çekse derdin dirhemini
Arar isyan merhemini
Moda diye mahremini
Örtmeyen kızlara yazık.

Hüsam yazar satır-satır
Gözün uykuya susatır
Gafil kalbi çatır-çatır
Yakmayan közlere yazık.

RuYa 04/10/07 23:10


ZyreC 04/10/07 23:13

Ya bu kadar olur :):):) aklımdan şimdi bu şarkı geçiyordu :):):)

RuYa 04/10/07 23:16

Kopyaci noLcak..:152: :2:

ZyreC 04/10/07 23:18

Ne yapimm o geldi aklıma sende yayınlamışsın :78:

RuYa 04/10/07 23:19

:20: Biri bugun " kaLpler bir.." demisti..

ZyreC 04/10/07 23:20

Acaba kimdi o :89:

RuYa 04/10/07 23:21

:20:

ZyreC 04/10/07 23:23

Bak sen işe. Unuttum şimdi. Kimidi o :20:

RuYa 04/10/07 23:24


Jacoben 04/10/07 23:29

bismilli zeko olmasın ruşen abe :11:

ZyreC 04/10/07 23:31

Olabilir siyocum :)

RuYa 04/10/07 23:31

Elişi..

Savaş haberleriyle dolu
Renkli gazete sayfasını
Katlayıp bir çocuk üstüste
Kesiyor özene bezene
Elindeki makas ile..
Ve insanlar oluşuyor kağıttan
Tutuşmuşlar elele..

Ve insanlar oluşuyor kağıttan
Tutuşmuşlar elele..!!!!!!!!!!!!

Jacoben 04/10/07 23:32

yaseminin özl ni meşgul edioz ama :D çıkacam şimdi ŞANLI CİMBOM NASIL KAPAT ATTI AMMEEEE

ZyreC 04/10/07 23:33

:11: Burdamı yazılır Siyo :11:

RuYa 04/10/07 23:35


RuYa 04/10/07 23:39

Süngü..

Kardeş payı
yapmak için mi
uzattın süngünü
elimdeki
elmaya..

RuYa 04/10/07 23:47

Hoş Bu Dünya

Günler koşuyor istirap rayinda
Geceye, geceye...
Dilenci bir dilim ekmek peşinde,
Hasta son deminde.
Yine de mesut anlarin
Rüyasi çekiyor insanlari
Hayata... hayata...
Keder doluyor içimize
Her saat, her dakika,
Neş'eyi göremedigimiz oluyor
Seneler boyu...
Bunun da zevki başka.
Ufuk mavisi ümitler piril piril
Hoş bu dünya.

RuYa 04/10/07 23:49


RuYa 05/10/07 19:00





Vhe .. Cuma Aksami... :2:
Mini tatiLim icin start veriLmistir.. ver eLini meLankoli.. :69:

RuYa 05/10/07 19:23


[Bu Adresi (link) Görme Yetkiniz Yok BEDAVA'ya Üye Ol Sitemizden Faydalan....]

Kuş..


Eski bir aynada çoğalıyordum. Birden
On, onken yirmi; büyüyor kalabalığım.
Fırıncı, demirci, sabuncu, meyhaneci;
Deniz ben, sokak ben, ağaç ben, yalnızlık ben.
Kendimi içiyordum bardaktan, kendimi
Dişliyordum elmada.Yat kalk, uyu uyan
Çevreye serptiğim benler içinde ben
Sonra gün battı, morardı dağların ardı.
Bir kuş öttü ovada, başka bir hamurda,
Aynamızda ay ışığı gibi yansıyan....

Kaynak: Elleri Var Özgürlügün





RuYa 05/10/07 19:34




Bir Sevgi Türküsü...

Akşam soğan kavrulan evlerde
Yoksul bir çorbayı ateşe koymadan önce
Son geleni bekler gibi Seni beklemek..
Bir yudum alır gibi bir kadeh buzlu rakıdan
Çocuk annesine güvenir gibi..
Sonu belirsiz bir yolculuğa çıkar gibi
Hiçbir şey olmuyormuş gibi sevmek seni..

Hiçbir yalanda, hiçbir kandırmada payı olmamak
Hiçbir kaygının peşinde küçültmemek kendini
Bir yaz sabahında balkondan nasıl bakarsa
Dışarıya salınmamış çocuklar
Biraz özlemle ve biraz sevinçle
Nasıl bakarsa o çocuklar sokağa
Senin yolunu hiç yılmadan gözlemek
Benim için ölümsüzlükle birdir..

Hep yüzünde kalmalı bu gülüş
Bu seni çağlara direnecek bir yontuya
Döndüren bu sevinç pırıltısı hep kalmalı yüzünde
Hep bu kadar büyük ve bu kadar güzel olmalısın
Bu kadar ölümsüz ve bu kadar olağan..


Afşar Timuçin

[Bu Adresi (link) Görme Yetkiniz Yok BEDAVA'ya Üye Ol Sitemizden Faydalan....]





RuYa 05/10/07 19:41

Bir Tutkunun Türküsü..

Neden onu görünce
Karışıyor ellerin birbirine..
Onu görünce neden
Kendini bırakıp gidiyorsun giderken..

Bırakıp gidiyorsun ve sende
Sevinç gibi bir acı koyuluyor
Öyle durup kalıyorsun gecende..

Onu görünce sende neden
Bin tohum ekiliyor birdenbire
Birdenbire nice ürün kaldırılıyor
Onu görünce neden hızlanıyor
Suların akışı kendi kendine..

O gidince neden başka birisin
Adın başka, susuşun başka, sesin başka
O gidince hiç kimse değilsin
Tükenmiş bir rüzgârsın ağaçta..


[Bu Adresi (link) Görme Yetkiniz Yok BEDAVA'ya Üye Ol Sitemizden Faydalan....]


Afşar Timuçin



RuYa 05/10/07 19:50

Çocuğun ve Kaptanın Türküsü..

Kaptan amca beni geçerken
Karşı kıyılara bırakır mısın?
Oralarda ne mi var? herşey
Çocuklar, sesler, ışıklar var
Bayramlar ve her türlü uzaklar..

Kaptan amca beni bırakır mısın
Gittiğin kıyıların ötesine?
Oralarda ne mi var? herşey
Oralarda çalgı var, sevinç var..

Kaptan amca beni götürmez misin
Gittiğin güzel yerlere şimdi?
Uzakların tutkusu nicedir
Çöller gibi yakıyor içimi..


Afşar Timuçin


[Bu Adresi (link) Görme Yetkiniz Yok BEDAVA'ya Üye Ol Sitemizden Faydalan....]



Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 22:28 .

Powered by vBulletin® Version 3.7.0
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.