![]() |
Ahmet Haşim / Şiirleri
Ahmet Haşim / Şiirleri
|
Akşam yine toplandı derinde...
Canan gülüyor eski yerinde Canan ki gündüzleri gelmez Akşam görünür havuz üzerinde, Mehtab kemer taze belinde Üstünde sema gizli bir örtü Yıldızlar onun guüdür elinde... |
Bir Günün Sonunda Arzu
Yorgun gözümün halkalarında Güller gibi fecr oldu numayan, Güller gibi... sonsuz, iri güller Güller ki kamıştan daha nalan; Gün doğdu yazık arkalarında! Altın kulelerden yine kuşlar Tekrarını ömrün eder ilan. Kuşlar mıdır onlar ki her akşam Alemlerimizden sefer eyler? Akşam, yine akşam, yine akşam Bir sırma kemerdir suya baksam; Üstümde sema kavs-i mutalsam! Akşam, yine akşam, yine akşam Göllerde bu dem bir kamış olsam! Ahmet Haşim |
İsimsiz Şiirleri
Yarin dudağından getirilmiş Bir katre alevdir bu karanfil, Ruhum acısından bunu bildi. Düştükçe vurulmuş gibi, yer yer Kızgın kokusundan kelebekler, Gönlüm ona pervane kesildi. *** Ateş gibi bir nehir akıyordu Ruhumla o ruhun arasindan Bahsetti derinden ona halim Aşkın bu unutulmaz yarasından. Vurdukça bu nehrin ona aksi Kaçtım o bakıştan, o dudaktan Baktım ona sesizce uzaktan Vurdukça bu aşkın ona aşkı... Ahmet Haşim |
Merdiven
Ağır, ağır çıkacaksın bu merdivenlerden, Eteklerinde güneş rengi bir yığın yaprak, Ve bir zaman bakacaksın semaya ağlayarak... Sular sarardı... yüzün perde perde solmakta, Kızıl havaları seyret ki akşam olmakta... Eğilmiş arza, kanar, muttasii kanar güller; Durur alev gibi dallarda kanlı bülbüller, Sular mı yandı? Neden tunca benziyor mermer? Bu bir lisa:n-ı hafidir ki ruha dolmakta, Kızıl havaları seyret ki akşam olmakta... Ahmet Haşim |
Mukaddime
-Karaosmanzade Cavide Hayri Hanımefendi'ye- Zannetme ki güldür, ne de lale Ateş doludur, tutma yanarsın Karşında şu gülgun piyale.. . İçmişti Fuzuli bu alevden, Düşmüştü bu iksir ile Mecnun Şi'rin sana anlattığı hale.. . Yanmakta bu sagardan içenler, Doldurmuş onunçün şeb-i aşkı Baştanbaşa efgan ile nale.. . Ateş duludur, tutma yanarsın Karşında şu gülgun piyale!.. Ahmet Haşim |
O Belde
Denizlerden Esen bu ince hava saçlarınla eğlensin. Bilsen Melal-i hasret gurbetle ufku şama bakan Bu gözlerinle, bu hüznünle sen ne dilbersin! Ne sen, Ne ben, Ne de hüsnünde toplanan bu mesa, Ne de alam-ı fikre bir mersa Olan bu mavi deniz, Melali anlamayan nesle aşina değiliz. Sana yalnız bir ince taze kadın Bana yalnızca eski bir budala Diyen bugünkü beşer, Bu sefil iştaha, bu kirli nazar, Bulamaz sende, bende bir ma'na:, Ne bu akşamda bir gam-ı nermin Ne de durgun denizde bir muğber Lerze-i istitar istiğna: Sen ve ben Ve deniz Ve bu akşamki lerzesiz, sessiz Topluyor buyi ruhunu güya. Uzak Ve mavi gölgeli bir beldeden cüda kalarak Bu nefi hicre müebbed bu yerde mahkümuz... O belde? Durur menatık-ı duşize-yi tahayyülde; Mavi bir akşam Eder üstünde daima aram; Eteklerinde deniz Döker ervaha bir sükun-ı menam. Kadınlar orda güzel, ince, saf, leylidir, Hepsinin gzlerinde hüznün var Hepsi hemşiredir veyahud yar; Dilde tenvim-i ıstırab bilir Dudaklarındaki giryende buseler, yahud, O gözlerindeki nili sükut-u istifham Onlarun ruhu, şam-ı muğberden Mutekasif menekşelerdir ki Mutemadi sükun u samtı arar. şu'le-i bi ziya-yı hüzn-i kamer Mülteci sanki sade ellerine O kadar natı’uvan ki, ah, onlar, Onların hüzn-i lal müştereki, Sonra dalgın mesa, o hasta deniz Hepsi benzer o yerde birbirine... O belde Hangi bir kıt'a-i muhayyelde? Hangi bir nehr-i dur ile mahdud? Bir yalan yer midir veya mevcud Fakat bulunmayacak bir melaz-ı hulya mI? Bilmem... Yalnız Bildiğim, sen ve ben ve mavi deniz Ve bu akşam ki eyliyor tehziz Bende evtar-I hüznü ilhamı Uzak Ve mavi gölgeli bir beldeden cüda kalarak Bu nefi hicre müebbed bu yerde mahkümuz... Ahmet Haşim |
Parıltı
Ateş gibi bir nehr akıyordu Ruhumla o ruhun arasından, Bahsetti derinden ona halim Aşkın bu unulmaz yarasından. Vurdukça bu nehrin ona aksi Kaçtım o bakıştan,o dudaktan Baktım ona sessizce uzaktan Vurdukça bu aşkın ona aksi... Ahmet Haşim |
Şafakta
Dönsek mi bu aşkın şafağından Gitsek mi ekaalim-i leyale? Bizden daha evvel erişenler Ağlar bugün evvelki hayale.. Dönmek mi? Ne mümkün geri dönmek Düştüyse gönüller bu melaşe? Bir eldir ufuklardan uzanmış Zulmet bizi çekmekte visale.. Ahmet Haşim |
tşkler :1:
|
Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 02:17 . |
Powered by vBulletin® Version 3.7.0
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.