![]() |
anımsamak
çatıların üzerinde yürürdü serçeler
kanatlarından günışığı dökülürdü ciğerleri sökülür gibi öksürürdü yokuşa vurdukça erkenci işçiler ekmeğinin yanına güneşi koyup usulca bakkaldan çıkan çocuk bir çift kanat açardı köşede ben dönerdim geceyarılarından üstüm başım çatışma içinde sardunyaların arasında pencerede sen taze bir badem gibi dururdun beni her sabah böyle vururdun çekip gözlerine mahmur bulutu günaydın derken salt dudaktın biri seni mutlaka öpüyordu bana mı öyle geliyordu sen mi çok ufaktın saçlarında miniminnacık papatya ardında çiçek bahçesi ayıp bir söz gibi yürürdün körleme kalırdım gidişini görüp de dönüşünü beklememek olur mu beklerdim tahtaya gömülen çiviler gibi bluzunun altında kanatlanan çifte kumruyu biraz köylü biraz burjuva sanırım kalçalarından almıştı o felâket huyu nevzat çelik |
bu şiirde çok güzel..suphi döktürmüşüz :72:
|
tşkler :1:
|
tşkler :1:
|
paylaşım için tşkler
|
Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 06:59 . |
Powered by vBulletin® Version 3.7.0
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.