Tekil Mesaj gösterimi
Alt 20/09/08, 11:46   #22
By_Espr!C
Guest
 
By_Espr!C - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Mesajlar: n/a
Standart

Cizvitler (İsa'nın Arkadaşları)

1534 yılında Paris’te Loyola’lı Ignas (Ignasce de Loyola) tarafından kurulmuş “İsa’nın arkadaşları” adıyla bilinen bir Hıristiyan tarikatıdır.

Kuruluşunda Filistin’e gitmeden önce, İsa’nın askerleri olarak fakirlik, iffet, itaad dhdi ile birbirine bağlanan altı öğrenciyi ihtiva etmekteydi. Kudüs’e gitmeyi başaramayan bu grup, başka bir grupla tanışarak Venedikte kalmıştır.1537’de Roma’ya va’zetmek telkinatta bulunmak için gelmişler ve 1540’da Papa II.Paul tarafından tarikatın kuruluşu tasdik edilmiştir. Bu tarikat, üyelerinin sertlikleriyle, askeri karakteriyle ve entelektüel özellikleriyle diğerlerinden ayrılmaktadır.”Karşı reform” hareketinde önemli rol oynamışlardır.

Loyolalı Ignas’ın tespit ettiği kurallar, halen günümüzde de devam etmektedir. Gruba katılan her Cizvit ; iffetli olmaya, fakir kalmaya, ve baştaki idarecilerin istediği her yere misyoner olarak gitmeye yemin etmektedirler.

Cizvitler, tarikatın kurulmasından bu yana, bazen iyi karşılanmışlar, bazen takibata uğramışlardır. Daha sonra prestijlerine kavuşmuş ve Hıristiyanlar arasında etkili olmuşlardır.

Günümüzde Cizvitler

Bugün dünyanın her yerinde üyeleri bulunmakta ve misyonerlik faaliyetlerini sürdürmektedirler.sayıları, yaklaşık olarak 30 – 40 bin civarındadır ve 32 koldan faaliyette bulunmaktadırlar.


KUVEYKIRLAR

17.yüzyılda George Fox tarafından kurulmuş Hıristiyanlıktan kopmuş dini harekettir. G. Fox (1624-1691) , Anglikan Kilisesi'nden beklediğini bulamayınca, 1652 yılında " Hakikat Dostları Cemiyeti"ni veya daha kısaltılmış olarak "Dostlar Cemiyeti"ni kurmuştur. Bu dinihareket, ilk Hıristiyanlığın manevi ve sade şekline dönmeyi, hiçbir aracı olmaksızın, dogma'lar , resmi ayin ve törenlere ihtiyaç duyulmaksızın , sessizlik ve dinleme halinde, "Tanrı" ile temas kurmayı prensip olarak benimsemiştir.

Sahip olduğu fikirlerden dolayı mahkemeye çıkan George Fox , titremeye başladığı için onlara "Titreyenler (Quakers)" adı verilmiştir. Bu ismin onlara "Tanrı Kelamı" önünde titremelerinden dolayı verildiğini belirtenler de olmuştur. Kuveykırlar çok fazla baskıya maruz kalmışlar ,zaman zaman deli diye hapsedildikleri dahi olmuştur.

İnanç ve İbadetleri

Kilisenin ve Kutsal Kitab'ın ( Bible) otoritesini reddedip sadece Kutsal Ruh'un otoritesini kabul ederler. Tanrı 'nın direk olarak insan kalbinde ortaya çıktığına inanan Kuveykırlar; ibadet, kredo, sakrament, rahip ve din görevlisi kabul etmezler. (Bu yönleriyle Mennonitler benzerler). Kuveykırlar sessizce düşünceye dalma toplantıları yaparlar ve Kutsal Ruh 'un ilhamını beklerler.

Kuveykırlar, büyük bir kayıtsızlık gösterir, başına buyruk olarak yaşar ; herkese "sen" diye hitap eder ve hiç kimseye selam vermezler. Sade giyimleri, dürüstlükleri, yardım severlikleri,ağırbaşlılıkları ile tanınırlar.

Kuveykırlar, öldürmek için hiçbir bahane kabul etmez, inançları gereği askerlik yapmaz ve ant içmeyi istemezler. Köleliğe karşı olan Kuveykırlar dünyada barışı temel prensip olarak alırlar.

Kuveykırlar'ın " Dostlar Cemiyeti ", başkalarına, savaşlarda savaşzedelere yardım ederler.
Sakramentli bir inancı benimsemeyen Kuveykırlar da ibadet tamamen ruhidir; her samimi taraftarı aydınlatan iç ışığa inanılır. Toplantı salonları, basit ve sadedir. Evlenmeler basit bir dini törenle olur. Üç büyük toplantı zamanları vardır: aylık,üç aylık ve yıllık. Bu toplantıların içerisinde en önemli olanı yıllık toplantılardır.

Günümüzde Kuveykırlar

Günümüzde Kuveykırlar, Hıristiyan ülkelerinde olduğu kadar, Hıristiyan olmayan ülkelerde de misyonerlik faaliyetinde bulunmaktadırlar.. Sayıları gittikçe artma eğilimindedir.

A.B.D. ‘de halen 150.000 Kuveykır vardır. ABD'nin dışında; İngiliz Dominyonları, Çin, Danimarka, Fransa, Almanya, Hollanda, Japonya, Hindistan, İsveç, Norveç, İsviçre vb. yerlerde de Kuveykırlar bulunmaktadır. Bu gün dünyada yaklaşık 300.000 kadar taraftarları vardır.


PENTAKOSTALİSTLER

Pentakostalistler ( The Pentocostal Revival) ABD'de Los Angeles'da, 1906'da zenci vaiz W. J. Seymour tarafından kurulmuş ve aynı yıl Norveçli Thomas Barratt tarafından Avrupa'ya yayılmıştır. Başlangıçta Hıristiyan tarikatı görünümündeki Pentakostalistler günümüzde ayrı bir din gibi hareket etmektedirler.

Bu hareketin mensupları;, Kutsal Ruh‘un vaftizi denilen bir aydınlanma ile kazanılan ihtidaya önem verirler. Böyle bir aydınlanma, arkasından alamet olarak çeşitli dillerde konuşmayı getirecektir. Bu yönüyle Pentakostalistlik Hıristiyanlıkla Zen Budizmini uzlaştıran sinkrelist bir gelişmedir. Bu harekete bağlı; cemaatler, birbirlerine karşı müstakildir.

Harekete bağlı üyeler, ilk Hıristiyanlar hakkında Kutsal Kitap'ta kaydedilen şeylere göre kendi hayatını düzenlerler. Pentakostalistler'de bir teşkilat ve servis düzeni bakımından konulmuş kurallar yoktur.

Günümüzde Pentakostalizim

Günümüzde Pentakostalistler ABD ve Avrupa'nın çeşitli ülkelerinde özelliklede İsveç'te diğer Hıristiyan ülkelerde taraftara sahiptirler. Bu dini hareketin günümüzde yaklaşık 2.500.000 taraftarı bulunmaktadır.

UNİTARYENLER

Unitaryenler deyimi; teslisi ( Hıristiyanlıkta ki gibi üçlü bir tanrı anlayışını) reddeden, dini düşünce taraftarlarına verilen genel bir addır.

Unitaryen adı "Tanrının Birliği" inancından gelmektedir. Hristiyanlıkta Pavlus ile ortaya çıktığını ileri sürülen Teslis doktrinine karşı , ilk yüzyılda başlayan ve Arsus ile şekillenen bir muhalefet bulunmaktadır. 325 yılında yapılan İznik Konsili'nde Aryus'un görüşleri reddedilmiştir. Bu tarihten sonra Aryus 'un görüşleri Aryanizm adıyla biline gelmiştir. Ancak "Unitaryenizm" adıyla bir Hareket haline gelmesi 16.yy dadır. Avrupa 'da ve İngiltere 'de Unitaryenliğin yayılması Reformasyon devresinde ve sonrasında Kutsal Kitabın serbest ve bağımsız incelenişiyle at başı yürümüştür..Böylece üçlemeye karşı tenkitler.16.yy ve sonrasında ortaya çıkmıştır. İspanya'da Michael Servetus (1511-1533)bu yolda hayatından olmuştur. Jonn Biddle (1616 - 1662) İngiliz Unitaryenliğin babası diye nitelendirilirken Faustus Socinus (1539 - 1604), İsa Mesih'in şahsı ile ilgili inançları, onun sadece insan olduğu şeklinde netleştirmiştir.8

Unitaryen hareketi bir çok Hıristiyan ülkesinde yasaklanmış ve taraftarları göçe zorlanmıştır.(17 yüzyılda). Unitaryen hareketi, dini konulardaki geniş toleransıyla,18 yy ‘da gelişmesini sürdürmüştür. Saygı gören bir piskopos olan Theophilus Lindsey, Unitaryenler toplantısı yapmış ve toplantı yeri mabet olmuştur. İlim adamı olan Joseph Priestley , Unitaryenlerin liderliğine getirilmiştir. Fakat bu yeni dini hareketin üyeleri sürgün ve hatta 1813 yılına kadar ölüm cezasıyla cezalandırılmıştır. Unitaryenlerin çoğu merkezi Boston 'da bulunan ve "Amerika Unitaryen Cemiyeti"nin kurulduğu Amerika'ya göç etmişlerdir. İngiltere 'de yeniden yapılanan Unitaryenler 1825 yılında, "The British and Foreign Unitarian Association" (Britanyalı ve Yabancı Unitaryenler Birliği) oluşturmuşlardır. O günden bu tarafa da varlıklarını sürdürmüşlerdir.

Unitaryenler'in İnanç Esasları

Unitaryenlerin inanç esasları; Tanrı'nın birliği, Tanrı'yı ve insanları sevmekten, ebedi bir hayata inanmaktan ibarettir.

İnançla ilgili meselelerde, otoritelerin değil, aklın kabul ettiğini, çeşitli din ve görüşlere karşı hoşgörüyü esas alırlar. İsa'nın hatırasına saygı gösterirler, ancak "Tanrılığı"nı reddeder ve "yanılmaz" olduğunu kabul etmezler. Hıristiyan Kutsal Kitap'larını insan tecrübesinin bir belgesi olarak görür, fakat yazarlarının, insan olukları için,hata yapabileceklerini ileri sürerler.

Unitaryenler, insanın günah işlemeğe,hata yapmaya eğimi olsa da asıl itibariyle günahkar olduğuna inanmazlar. Unitaryenler, cehennem ve ahiret konusunda farklı düşünceye sahiptirler. Tanrı'nın her dönemde insanlara doğru yolu göstermek için peygamberler gönderdiğini kabul ederler. İsa Mesihi de bunların en üstünü olarak görürler.

Unitaryenler, dualarda herhangi bir destek ve dilekte bulunmayı Tanrı'nın işine karışma olarak telakki ederler. Ölümden sonra insan ruhunun yaşadığına; ahiret hayatının nasıl ve ne derecede olacağını bilemeyeceklerine,fakat Tanrı'ya sevgilerinden dolayı cehennemde olmayacaklarına inanırlar.

Günümüzde Unitaryenler

Bir çok Avrupa ülkesinde teşkilatlanmakla birlikte, en yoğun olarak Amerika, Kanada, Macaristan, Polonya, Transilvanya ve İngiltere 'de faaliyette bulunmuş olan Unitaryenler; bugün Avrupa ve Amerika ülkelerinde yaşamaktadırlar.

Gnostisizm

Hıristiyanlıkta bir akım. Bilinircilik de denir. Yunanca gnostikos (bilgiye sahip insan) sözcüğünden türetilmiştir. Tanrısal, mutlak bilgiye bir anlık aydınlanmayla, sezgiyle ulaşılabileceğini ileri süren bir dinsel akım. İlk çağ Yunan felsefesi ile Hıristiyan dininin görüşlerini kaynaştırmaya çalışan, felsefeciler tarafından milatttan sonra I. ve II. Y.y' larda oluşturulmuştur.

Bu akımın savunucuları, dinlerin mutlak bilgiyi sağlamada yetersiz oldukları görüşündedirler. Bu nedenle de Hıristiyanlar tarafından sapık bir tarikat olarak görülürler. Çünkü onlar için saltık bilgi, dinsel bilgilerin çok üstünde bulunan kurgusal bilgilerdir. İsa' nın Tanrı' nın oğlu olduğu, doğduğu ve büyüdüğü, çarmıha gerildiği ve bunun gibi Hıristiyan inaklarını (dogmalarını) yadsırlar. Onlar için İsa düpedüz insandır.

Gnostisizmi savunan felsefeciler gerçekte de dar bir tarikat yaşamı sürdürürler ve çileciliği savunurlar. Temel inanç esasları ve ibadet şekillerinde gnostizmin hakim olduğu dinlerde bulunmaktadır. Bunlar; Sabiilik, Manihezim ve Hermetisizm' dir.

Gnostismin başlangıcı konusunda bir çok görüş ileri sürülür. Başta çeşitli kilise babaları olmak üzere, bir çok Hıristiyan yazar gnostisizmi Hıristiyanlık içerisinden kaynaklanan bir heretic olarak değerlendirmiş ve Simon Magus'u bütün sapkınların babası olarak görmüşlerdir. Ancak gnostisizm hıristiyanlık öncesi dönemlerden itibaren var olan bir gelenek olması gerçeği görülerek, bu görüş bir çok bilim adamı tarafından eleştirilmiştir.

Gnostisizmin İran, Eski Yunan, Eski Mısır, Babil ya da Yahudilik kaynaklı olabileceği çeşitli teoriler bulunmaktadır. Gnostisizmin temel öğretileri arasında ışık ve karanlık ya da iyilik ve kötülük arasındaki düalizm (ikicilik), maddi evrenin -ve bedenin- kötülüğü, demiurg düşüncesi (bkz sözlük), ruhun ilahi evrene ait olup süfli (bayağı, aşağılık) yeryüzünde beden içerisinde hapishane hayatı sürdüğü kurtuluş için dünyevi olan her şeyden uzaklaşmak ve bunun neticesinde gnosis'e ulaşmaktır.


MARONîLER

İsa‘da “yalnız bir hareket gücü”, “yalnız bir arzu” bulunduğunu kabul eden Doğu Hıristiyanları’ndan bir gruptur. Bunlar, 7. yüz yılda Aziz Moran adlı bir ruhani ile önem kazanmış ve 8. yüzyıldan sonra Maronîler adıyla biline gelmişlerdir. Bunlar, daha sonra eski inançlarını terk ederek, Kadıköy Konsili’ni kabul ettiklerini açıklayarak Katolikliğe yaklaşmışlar, 1445’de Florensa Konsilinde Katolikliği kabul etmişlerdir. Maronîler, önce komşuları olan ve “heretik” (sapık) saydıkları Hıristiyan gruplarla; sonra Müslümanlarla çatışmalara girmişlerdir. Önceleri Sünnilere karşı Dürzilerle işbirliği yaparken, sonraları onlarla da kanlı kavgalar yapmışlardır.

Maronîler Ayinle ilgili kitapları için Arapça’yı kabul eder , fakat Süryani harfleriyle yazarlar, ibadetlerde Süryanice’yi kullanırlar. Papazların takdisten önce evli olmalarına izin verirler.

Günümüzde Maronîler

Dünyanın çeşitli yerlerine dağılmış olmalarına rağmen, bugün Suriye ve Lübnan’daki katolik cemaatini teşkil etmektedirler. Maronîler’in sayısı, Suriye ve Lübnan’da yaklaşık 400.000 ; Mısırda ise 15.000 civarındadır.


PRESBİTERYENLER

Prespiteryenler: piskoposluğu reddeden “İhtiyar Meclisi” tarafından yönetilen Kalvinist Sistem Protestanların yer aldığı Reforme Kilise mensuplarına verilen addır.

Onlar, Presbiteryanizmin havariler tarafından vaazedilmiş bir sistem olduğunu kabul ederler. Modern Presbiteryan Kilisesi, reformdan etkilenmiş ve dini muhtariyet kazanmıştır. Bu hareket, İsviçreli U. Zwingli (1484 – 1531) tarafından ortaya atılmış, Fransız J. Kalvin (1509 – 1564) tarafından da geliştirilmiş ve 1572 yılında Kraliçe Elizabet devrinde de İngiltere’ye girmiş, çeşitli tartışmalara yol açmıştır.

Presbiteryen Kilisesi (Miles City -Montana)

Bu kilise “Presbiter” diye adlandırılan “yaşlılar, kıdemliler” tarafından yönetildiği için bu ismi almıştır.

Disiplin Kitabı’nda geçen Kilise düzeninin kurallarını ve yazılı iman ikrarını kabul eden yönetici ihtiyarlarla öğretici ihtiyarlardan (papaz: minister) oluşan mahalli bir heyete ruhani niteliği olmayan bir kimse başkanlık eder. Mahalli heyetlerin üstünde belirli bir bölgede Presbiteri denilen ve piskopos görevi üstlenen bir üst idare merkezi bulunur. Bu merkezi her alt topluluktan seçilmiş birer temsilci ile öğretici ihtiyarlar yürütür. Papaz görevi yapan ihtiyarları seçmekte bu kurulun işidir. Bu Presbiterilerin üzerinde de bir genel meclis bulunur. Bu idare şekli 17. yüzyıl İsviçre Şehir – Devlet Sistemi’nden örneklenmiş ve değişik ülkelerde de benimsenmiştir. Bir Katolik rahibi olan John Knox (1505 – 1572) İskoçya’da Presbiteryen Kilisesi’ni kurmuştur. Daha sonra İrlanda, Galler, İngiliz Dominyonları, Amerika vb. ülkelerde de faaliyetler başlamıştır. İngiltere’de Presbiteryenler baskı görmüşlerdir.

Presbiteryen Kilisesi (New York)

Presbiteryenlerin temel doktrinleri, 1643 – 1644 yılları arasında İngiltere’de “Westminster Asamblesi” tarafından tespit edilmiş, “Westminster İman İkrarı”nda açıklanmıştır. Bu, Presbiteryen Kiliseleri’nde dogmalar konusunda ihtilaflar bulunmasına rağmen, ayin ve törenlerindeki kolaylık ve sadelik hepsinde aynıdır. Mabedleri gösterişsizdir. İlahiler, Kitab-ı Mukaddes’ten alınmaktadır. Tanrı’ya dua ve ibadetleri gizli bir şekildedir. Daha çok ilk kiliseleri ve ilk Hıristiyanları taklit etmeye çalışırlar.
  Alıntı ile Cevapla
Konu Sayısı: 4049