Bir an gelir, yaşadıklarının tamamını kendinin uydurduğunu anlarsın. Bir an gelir, mucize diye bir şeyin olmadığı dank eder kafana. Yaşadıklarının sihir olmadığını anlamak mı daha zordur, artık sihirli olmayan bir dünyada yaşamak mı bilemezsin. Altından zannettiğin her şeyin buzdan olduğunu fark edersin hızla erimeye başladığında… Her şeyin göz kamaştıracak kadar parladığı günler geride kalır, elinde sadece gerçekler…
Seni sevdiğimde senin bambaşka olduğunu sanıyordum.Sıcacık yüreğinle beni sarıp sarmalayacağını, beni koruyacağını sanıyordum. Senin yıllarca beklediğim, özlediğim, sevdiğim, hayallerimde bir türlü bir yere koyamadan el üstünde taşıdığım o adam olduğunu sanıyordum. Seni sevdiğimde sonsuza dek ellerimden tutacaksın sanıyordum.
Sonra anladım ki, ben sadece sanmışım. Sadece ben yaratmışım bunları.
Seninle yaşadığım hayatı ben kendime abartmışım.
Her şeye değeceğini düşündüğüm yaşamım ve bir yaşama değeceğini düşündüğüm aşkım paramparça ellerimde. Hangi parçasını tutsam yüreğimi kesiyor. Nefret etmek istiyorum senden. Nefesimi kesen sevginden kurtulmak istiyorum. Gitmek istiyorum bu dünyadan. Ölmek istiyorum. Senin içimde eriyip gittiğin gibi, eriye eriye yok olmak istiyorum.
Bir şeyleri değiştirmek isterken kendimce, yine sadece istiyorum. Hiçbir şey yapamıyorum. Hayatımın hiçbir cümlesine sokmadığım “keşke” ler sarıyor yaşantımı. Keşke bu kadar sevmeseydim seni…
Üyeye Bela gelmez Admin Kızmadıkça,Admin Sinirlenmez Üye Azmadıkça
Ne kadar kibirli dursa da Bardağın önünde eğilir çaydanlık Öyleyse bu büyüklenme niye? Bu kibir bu gurur niçin? Mütevazi ol, hatta bir adım bile geçme gurur kapısından; Bardağı insan bunun için öper daima alnından…
Bir mum diğer bir mumu tutuşturmakla, ışığından bir şey kaybetmez...