Sevmenin zorluğu yaşamın sevinci ile karışır,
ve ortaya Aşk adında çok bilinmeyenli, az çözenli bi dengesiz denklem çıkar…
Aşık olursun,
unutursun dünyayı,
yalnızca sen varsındır Aşk gezegeninin
Sevgi ülkesinde, Onu arayan.
Bütün yolların Ona çıktığı,
uçsuz bucaksız bir ülke,
ve sen her susadığında,
çeşmeden su yerine Onu içersin,
karnın açıkmaz hiç Onu düşünürken.
O ile başlayan ve bitmesini hiç istemediğin cümleler kurar,
hikaye diye Onu yazarsın kağıtlara.
Kağıtlar artar,
hikayeler uzar,
yollar uzar.
Ama sen sevmişsindir bile,
yani girmişsindir tek yönlü çıkmaz sokağa,
çıkşı Onun elinde,
Sevginse senin yüreğinde,
bazen çıkmak istersin,
başaramaz geri dönersin.
Artık zaten bir anlamı da yoktur çıkmanın,
çünkü sen,
O seni bilmese de,
O seni sevmese de,
girmişsindir Aşk adındaki girdaba,
hızlanan dönüşler,
büyüyen çöküşler içinde,
sonunda düşersin bir daha kalkmamak üzere…
Kalkmaya çalışırsın,
başaramazsın…
Gerek de yoktur zaten,
çünkü dimdik ayaktadır yüreğin,
bedenin yerde,
yüreğinse sadece Sevenlerin ulaşacağı yerde…
__________________
Dudaklarımı kanatırcasına ısırıyorum günlerdir
bir gök gürlese bari diyorum, bir sağnak patlasa
bitse bu kirli ve yapışkan sessizlik, hiç gitmesem
oysa ne kadar sakin sokaklar, kent ve bütün yeryüzü
ipince bir su gibi sızıyorum gecenin tenha göğüne
sessizce çekip gidiyorum şimdi, sessiz ve kimliksiz
Belki yine gelirim, sesime ses veren olursa bir gün
,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,, ,,,,,,,,,,,,,,,,
öyle gitki arkanda izinden başka birşey kalmasın hayata dair