Ne Yapmalıyım?
Kendimi anılara mı boğmalıyım? Yapamam çünkü çıkışım olmaz. Ağlamalı mıyım? Nereye kadar peki? Geleceğin güne kadar mı? Ne zaman geleceksin? Yine cevap yok dimi... Senin gibi kaçmalıyım o zaman. Hayır hayır. Ben taş kalpli değilim. Peki ben neyim? Galiba bu sorunun tek bir yanıtı var. O da şapşal bir aşık. Yoksa aşık olacak kişiyi yani seni seçer miydim? Yoooo..Mutsuzum belki, şapşalım ya da aptalım ama pişman değilim..
Her şey için teşekkürler..Bana acıyı, olgunlaşmayı ve gözyaşımın değerini öğrettin. VAZGEÇTİM SENDEN..!
Bir kere de etrafına bak ve beni farket olmaz mı? Ama bundan sonra ne farkeder ki..
Sen benim hayatım boyunca sadece İMKANSIZIM olacaksın. Senin için dünyaları yakmaya gücüm yetmezdi belki ama o küçücük yüreğimi söküp yerinden sana verebilirdim. Bunu göze alırdım eğer senin için değerli olsaydım.. Değerli olmak mı? Onu da istemiyorum bundan böyle..
Bundan böyle salağı oynayacağım. Yavrusunu bırakmış kedinin yavrusu nasıl çaresizse, bestesiz müzik nasılsa, benzinsiz araba neyse, dağlara kaçmış Mecnun'un Leylası ne durumdaysa, kanatları kopmuş kuş nasılsa bundan böyle ben de öyleyim. Fazlasını bekleme benden. Tükendim. Burdayım ama hayallerimle çoktan terk ettim burayı.
İstersen gel ama yelkovanla akrepten başka bir şey olmayız. Belirli saatlerde birbirimizi görür sonra ayrılırız. Kalplerimiz aynı olur ama daha fazlası gelmez elimizden. Dediğim gibi başkasını seç seçeceksen. Çünkü benim kendime faydam yok ki bundan böyle sana olsun.
Hayatımda artık sadece hayallerim ve yalnızlık var. €llerini de yüreğini de istemiyorum artık. Çok bekledim ama gelmedin.
Bu oyunun galibi benim. Geri çekiliyorum...Pes ettim artık!!!
__________________
Seni seviyorum,
ama nasıl?
avuçlarımda camdan bir parça gibi kalbimi sıkıp
parmaklarımı kanatarak
kırasıya,
çıldırasıya...
Seni seviyorum,
ama nasıl?
kilometrelerce derin, kilometrelerce dümdüz,
yüzde yüz, yüzde bin beşyüz
yüzde hudutsuz kere yüz...