Seni tahta koltuklu yazlık sinemalarda filmin orta yerinde aldım
hafızama. ve en heyecanlı yerinde hayatın ; kayboldun..
Mavi bir nehir akardı,
Yaz günlerinde şehir sokak sokak çiçek kokardı
Hangi sayfasını açsam kitaplarımın
Karşıma hüzünlü gülüşüyle
Aynı çocuk çıkardı
Beni yüreğimdeki elektrik
Seni kırlarda papatyalar çarpardı..
Uzun soluklu bir yoldu hayat, tutunmak için küçücük ellerimizle kaygan..
Uçurumların üzerinde hep yukarılara bakardık, başımız dönerdi, bir ışığa
yaklaşırken ışıklar sönerdi, haydi yeni baştan keşfederdik yollarını
gideceğimiz yerlerin, sıcaklığını arardık tutacağımız ellerin..
Koca bir kentin ortasında
Tanımadık yüzlerle dost olmaya başlarken
Yapayalnız yürümeyi öğrendik
Yapayalnız büyümeyi..
O yüzdendir yalnızlığın coşkulu patlamaları bende
O yüzdendir kalabalıklar arasında izimi kaybedişim
Bir hayatı sabaha karşı keşfedişim..
Şimdi durduk bir yolun başında, kaç sahnemiz kaldı bu oyunda, kaç rolümüz
konuşmak için, kaç gece sevişmek için ve kaç hedef ulaşmak için..
Ve aldırmıyorum sayısına hiçbirşeyin.
Ve umrumda değil kanı ömrümün.
Bir şarkısı var söylemek istediğim gönlümün
Onu söyleyeceğim
Kim dinler , bilemiyorum...
....
..
.