Sehir kan aglıyor ben yuruyorum. Burda gulumsemistim bir vakit, anımsıyorum. Surda yagmur damlamıstı saclarımın uclarından. Su salıncakta dizim kanamıstı en son, su atın pesinden kosarken. Avuc avuc damlıyor tarih, gozlerimde sisli bir yagmur.. Eskiden kalan bir cok sey simdi ben kadar yabancı! Sehir ıslak, dun ıslak! Bedenim titriyor.. Dunya soguk..
Ne kadarını sıgdırır insan bir valize ? Ne kadarı burda kalacak ruhun, ne kadarı misafirin olacak gecici bir sure ?
Bu tuz benim! Bu toprak, bu koku! Tum bu hayatlar gozlerimde buyudu once! Nice dogumlar gordum gomduklerim kadar.. Mavi bir turku ezberledim teninden, gogunden izledim kenti.. Isıl ısıl bir tual verdin bana! Sokaklarında dun artıgı sarhos bir mazi.. Nice dostlar, nice sevdalar yasadım koynunda, inadına gizledigin.. Ne kimseye benzedin ne benzeyenin oldu bunca kör tarih.. Ne mavi oldu deniz senin kadar, ne gogunde kırmızı kuheylanlar kostu herhangi bir kentin! Gulu soldurdu kimi, kimi kendini.. Ve bil, kimse senin kadar sevmedi beni..
Simdi beni ozle sehrim.. Simdi beni sev! Bir ev, bir ocak, bir hayat bıraktım sana! Simdi beni bekle!