Geri git   Van.GEN.TR Forum | Yerel Van Forumu > Serbest alan > Serbest Kürsü

Serbest Kürsü HertürLü konuyu açýp payLaþabiLirsiniz...

 
 
Konu Araçlarý Stil
Alt 15/11/08, 12:35   #1
Aylin_
Acemi Er
 
Aylin_ - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Oct 2008
Mesajlar: 9
Tecrübe Puanı: 0 Aylin_ will become famous soon enough
Standart Olmasaydý Sonumuz Böyle


Olmasaydý Sonumuz Böyle
Þarkýlarýyla aðladýðým, güldüðüm, alkole boðulup sabahlara kadar aðladýðým; aþklarýmý, yalnýzlýklarýmý, hüzünlerimi paylaþtýðým Ahmet Kaya’yý hep özlüyorum.

15 Kasým 2008 / 09:30
16 Kasým 2000. Hava çok soðuk. Okulun bahçesinde nedensiz bir sakinlikle voltalar atýyorum. Dilimde bir Ahmet Kaya þarkýsý. Islýk çalamadýðým için yalan yanlýþ sözlerini mýrýldanýyor, bulunmaktan çok sýkýldýðým okulun okumaktan çok sýkýldýðým bir bölümündeki dersimi bekliyorum. Ben þarkýmý mýrýldanýr, kendime “yalandan” bir hapishane havasý yaratmaya kasarken Kaya'yý çok seven Trabzonlu bir arkadaþýmý görüyorum binanýn merdivenlerinde. Kafasýný iki elinin arasýna almýþ, derin derin bir þeyler düþünüyor.
Yanýna gidip hem halini sormak, hem de iki çift laf edip neþelendirmek istiyorum. Yanýna vardýðýmda “doðal olarak” neyi olduðunu soruduðumda, havayý buz eden o cümlesini iþitiyorum: Ahmet Kaya geçirdiði kalp krizi nedeniyle öldü.
Ölümle, ölmek fikriyle, birini kaybetmekle ciddi problemi olan, bu fikirleri bir türlü kafasýnýn bir yerinden oturtamayan biri için çok sinir bozucu bir durum böyle haberler almak. Ben Kaya'nýn öldüðünü duyduðumda bir çocukluk arkadaþýmý, kýsa þortlu hallerimi bilen bir abimi, tanýdýk, bildik birini kaybetmiþ gibi hissetmiþtim.
Ýstanbul'a birkaç saat mesafedeki okul binasýndan eve doðru yola çýktýðýmda neler düþünüyordum çok da emin deðilim ama içimde biriken sancýlý þiþkinliði hâlâ hatýrlýyorum.
Haberi almamýn üstünden birkaç saat sonra eve vardýðýmda kapýyý açan annem kötü haberi paylaþýrken yüzüme bakmýyor. Hýzla çýkardýðým botlarýmý kapýnýn önünde býrakarak televizyonun olduðu odaya gidiyorum. Ayakkabýlarýmý kapýnýn önüne koymama her defasýnda kýzan ve çalýnacaklarýný söyleyen annem bu kez sesini çýkarmýyor.
Kanal D ana haber bülteninden Paris'e baðlanýyorum/z. Evet, þaka deðilmiþ. Kaya ölmüþ. Bu “inanmak istemediðim” gerçekle salona gidiyor, kapýyý kilitliyorum. Ardýndan iþte birkaç saat süren aðlama nöbetim baþlýyor.
Kürtçe bir þarký ve faþizmin çatal-býçak sesleri

Kaya, 10 Þubat 1999'da Magazin Gazetecileri Derneði (MGD) ödül töreni gecesinde "Kürtçe þarký söylemek, klip çekmek istiyorum" demiþti ve “bunu yayýnlayacak yürekli kanal sahiplerinin olduðuna inandýðý” söylemiþti.
Bu basit cümle salonu harekete geçirmiþ, ödül gecesi Ahmet Kaya'ya linç giriþimi gecesine dönüþmüþtü. Devrin “göbekten zeytin yiyen” ünlü popçucu Mr. Karabiber büyük bir cevvallikle sahneye atmýþ ve mifrofonu kaparak önce Sibel Can için yazdýðý "Padiþah" adlý þarkýnýn sözlerini deðiþtirerek “Bu devirde kimse sultan deðil, hükümdar deðil, padiþah deðil / Atatürk yolunda tüm Türkiye / bu vatan bizim / ellerin deðil” þeklinde okumuþ, ardýndan da en kabarýk duygularýyla 10. Marþýný söylemiþ, devrin “büyük” anchormanlerinden biri de salondakileri bu büyük coþkuya katýlmaya davet etmiþti.
Mr. Karabiber, büyük bir coþkuyla marþý söylerken, salondakiler de kendisine Kaya'ya fýrlattýklarý "bir milyon parçalýk" çatal býçak takýmýyla eþlik etmiþlerdi. Faþizm'in çeyiz seti Kaya'yý Türkiye'den ayrýlmak zorunda býrakmýþtý. Bir kere daha görmüþtük ki ne çatal sadece çataldý, ne de býçak sadece býçak.
Ülkenin albümleri her daim en çok satan, þarkýlarý dilden dile doþalan “Ahmet Abi”si, birden bire “vatan haini” olmuþtu.
Beyaz Paris'te esmer bir Kürt

Kaya'nýn Paris günleri 120 albüm kaydedecek, yüzlerce þarký yazacak kadar efkarlý, hüzünlü, yalnýz, üzgün geçmiþti. Her ne kadar sokaklarý tarih kokan, kaldýrýmlarýnýn altýnda kumsal olan bu þehri sevse de hiçbir yer ona Ýstanbul gibi görünemezdi. Görünemedi de...
Ýþte sonrasý da malum; davalar, tartýþmalar, dedikodular, rivayetler, þunlar, bunlar... milyon tane toz ve gaz bulutu.
Gurbete dayanmayan bir kalp

Kaya, özlediði ülkesine hasret bir þekilde, bundan tam sekiz sene önce Paris'te geçirdiði kalp krizi sonucu hayatýný kaybetti. Ardýndan dopdolu bir hikaye ve sayýsýz þarký býrakarak. Gitti.
Kalabalýk bir sonbahar gününde, herkesin þarkýlarýný hep bir aðýzdan söylediði bir cenaze töreniyle uðurlandý son yolculuðuna. Tarihi kiþilerle birlikte “takýlmak” için Peré Lachaise mezarlýðýna gömülen Kaya “olmasý gereken” insanlarýn yanýna defnedildi.
Kalbi bu topraklara duyduðu özleme dayanamadýðý için durdu ve bedeni pek de sevmediði Paris'in altýna konuldu. Oldu da bitti... bize anýsý kaldý yadigar.
Ölümü yerine yaþamýdýr aklýmda

Ben demokrasi kelimesini ilk kez Kaya'nýn aðzýndan duydum. Üzerinden tanklar geçmiþ bir neslin sessizliðini yýrtan bu adam sayesinde “mücadele” etme arzusunu edindim. Ya da bende zaten vardý da akacak mecrayý onun þarkýlarý açtý bilmiyorum. Týpký yumurtanýn mý tavuktan, tavuðun mu yumurtadan çýkmadýðýný bilmediðim gibi. Ama onu sevdiðimi biliyorum. Hem de onun biraz homofobik, biraz maço olduðunu bile bile seviyorum. Bunlarý yazarak umarým ölünün arkasýndan kötü konuþtuðumu düþünmezsiniz. Rica ederim düþünmeyiniz.
Þarkýlarýyla aðladýðým, güldüðüm, alkole boðulup sabahlara kadar düþündüðüm, “gaza gelip” coþtuðum, süründüðüm, aþklarýmý, yalnýzlýklarýmý, kederlerimi, hüzünlerimi bulduðum, paylaþtýðým Kaya'yý hep özlüyorum. Bunun için hâlâ Kaya þarkýlarýný ilk günkü coþkumla, hissimle dinlediðimi söylemem ikna edici olacaktýr sanýrým.
Ve Kaya'ya iliþkimi bu noktaya getirenin de onun her gün bir yenisini duyduðumuz ýrkçý linç güruhlarý nedeniyle aramýzda olamadýðý gerçeði. Evet, ben bu nedenle o gece Kaya'nýn kalbinin, aklýnýn, gerçekliðinin üzerinde tepinen herkese kýzýyorum. Kýzýyorum diyorum çünkü geçen bir his olmadý bir türlü. Daha çok büyüdü.
Onun tiþörtünü giydiði için dövülen insanlarý duydukça daha da... Kürt olduðu için linç edilen iþçileri duydukça daha da... Türk olmayan herkese yönelik ayrýmcýlýk arttýkça daha da... Büyüdü... büyüdü... büyüdü...
Ne desem az, ne desem tam karþýlýðý deðil

Gülten Kaya, rahmetli Kürt yazar Mehmed Uzun'un ölümünün birinci yýlýnda Uzun'un eþi Zozan Uzun'a dediði gibi; Bizim gibilerin yas tutmaya vakti yok. vakit deðerli.
Bu nedenle yazdýkça yazacaðým, çaðlayýp coþacaðým bu yazýyý Kaya'nýn ölümünün 8. yýlýnda saygýyla ve tabii ki büyük bir sevgiyle andýðýmý/zý yazarak nihayetlendirmek isitiyorum.
Yine Kaya'nýn, geçen yýl bu zamanlar bianet'e dediði “onun da uðruna sürgün yaþadýðý Kürt sorunuyla ilgili çok þey deðiþmedi” sözlerinden hareketle; Kürt sorununda bir arpa ya da tarlasý akdar yol alacaðýmýz günlere inancým/ýzla anýsýnýn önünde bir þarkýsýný söylemeyi boyunumun borcu sayýyorum:
“Göðsüm daralýyor, yüreðim yanýyor, olmasaydý sonumuz böyle...”
Bawer Çakýr
Aylin_ isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konu Sayýsý: 2
Takýmýnýz:
 


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz Aktif deðil dir.
Mesajlara Cevap verme yetkiniz aktif deðil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz Aktif deðil dir.
Kendi Mesajýnýzý deðiþtirme yetkiniz Aktif deðildir dir.

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı
Gitmek istediğiniz klasörü seçiniz


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 16:01 .


Powered by vBulletin
Copyright © 2000-2007 Jelsoft Enterprises Limited.
Sitemap
6, 5, 3, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 113, 16, 17, 18, 19, 81, 20, 27, 22, 23, 24, 25, 26, 48, 28, 29, 30, 31, 32, 33, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 43, 136, 40, 58, 45, 42, 44, 46, 47, 53, 54, 55, 56, 57, 59, 60, 70, 61, 62, 63, 64, 65, 66, 68, 69, 71, 72, 74, 75, 76, 77, 78, 79, 80, 82, 83, 96, 84, 85, 86, 87, 88, 89, 90, 91, 92, 93, 94, 95, 98, 97, 100, 101, 102, 103, 106, 104, 105, 112, 109, 108, 107, 110, 111, 114, 115, 118, 116, 117, 119, 148, 154, 124, 165, 122, 120, 123, 121, 150, 153, 125, 128, 129, 131, 132, 133, 134, 135, 137, 138, 139, 140, 141, 142, 143, 144, 145, 146, 147, 151, 149, 202, 175, 164, 152, 167, 155, 156, 157, 158, 159, 160, 161, 162, 163, 195, 169, 166, 168, 170, 171, 172, 199, 174, 173, 196, 200, 176, 177, 180, 178, 179, 182, 189, 187, 184, 186, 191, 192, 193, 194, 197, 198, 201, 203, 229, 204, 205, 206, 207, 208, 209, 210, 211, 212, 213, 214, 215, 216, 217, 218, 219, 220, 221, 222, 223, 224, 236, 231, 232, 233, 234, 235, 237, 240, 239, 241, 243, 242, 244,