Biz herkesi her zaman deniyoruz, emin olmak, güvenmek istiyoruz...
Sevgisini ve bağlılığını her an ispatlasın, hayatını ve her şeyini tehlikeye atsın ve bunu binlerce defa yapsın istiyoruz...
Kendimizle ve korkularımızla öylesine doluyuz ki; hiçbir duyguyu, hiçbir insanı, hiçbir nesneyi olduğu gibi bütün gerçekliğiyle göremiyoruz...
Her şey kendimizle ve korkularımızla oluşturduğumuz prizmalardan kırılarak ulaşıyor bize...
Her şeyi olduğundan başka bir biçimde ve olduğundan başka bir yerde görüyoruz...
Belki de bu yüzden aradığımız şeyleri aramamız gereken yerlerden başka yerlerde arıyoruz...
Mutlulukla aramıza, korkularımızı ve kendimizi sokuyoruz...
(...Erich Fromm)