haziran bastı yine
hayalin gözlerimi bastı
kaçıncı baharıdır biliyor musun
yokluğuna kurşun sıktığımın
ömrümün en güzel yıllarını aldı
şu antik yalnızlığım
haziran bastı ey can
feryadım duymazmırın
düşün gözlerimi bastı...
haziran bastı yine
bir parça mavi deniz gözlerin
ılık bir yaz yağmurusun tenimde
ölesiye içtiğim bir cigarasın ve
imbikten geçmiş bir tutkusun
tenimde ateşin
avuçlarımda barut var
patlak vermeye hazırsın ellerimde
haziran bastı ey can
toprak mı taş mı ırmak mısın
feryadım dağları bastı...
haziran bastı yine
yüreğimde bir felaket
yüreğinde mahşeri izdiham
bir ceylan vuruldu yine
kocaman bir ağıta teslim odam
bir dev indi cüceler ülkesine
bir katliyam bir zulüm ki sorma
haziran bastı ey can
sen bunca imansız mısın
göz yaşım zemini bastı...
haziran bastı yine
kaç bin asker nöbette şimdi düşlerimde
ve içimde kaç mahpus
binlerce gardiyan
bu kaçıncı yalvarıştır oy hayın
denizler dünyasında sular kurudu
haziran bastı ey can
haldan anlamaz mısın
azrailin nefesi ensemi bastı...
haziran bastı yine
iliklerime vardı gurbetlik
hasretin üryan eyledi
imparatorsun anladım
ve silahı 'gitmek' olan
muzaffer bir kumandan
durdur çığlığını çıkıp ruhumdan
haziran bastı ey can
suyu zehir bıçak mısın
aşkının ataşi yüreciğimi bastı
Konu hayat tarafından (21/06/07 Saat 21:25 ) değiştirilmiştir..