ÖNEMLİ:TIBBİ MÜDAHALELER SADECE EĞİTİMLİ SAĞLIK PERSONELİ TARAFINDAN UYGULANMALIDIR
Genel İlk Yardım Bilgileri
Kaynak:
[Bu Adresi (link) Görme Yetkiniz Yok BEDAVA'ya Üye Ol Sitemizden Faydalan....]
İlkyardım nedir?
Herhangi bir kaza veya yaşamı tehlikeye düşüren bir durumda* sağlık görevlilerinin yardımı sağlanıncaya kadar* hayatın kurtarılması ya da durumun kötüye gitmesini önleyebilmek amacı ile olay yerinde* tıbbi araç gereç aranmaksızın* mevcut araç ve gereçlerle yapılan ilaçsız uygulamalardır.
Acil tedavi nedir?
Acil tedavi ünitelerinde* hasta/yaralılara doktor ve sağlık personeli tarafından yapılan tıbbi müdahalelerdir.
İlkyardımcı kimdir?
İlkyardım tanımında belirtilen amaç doğrultusunda hasta veya yaralıya tıbbi araç gereç aranmaksızın mevcut araç gereçlerle* ilaçsız uygulamaları yapan eğitim almış kişi ya da kişilerdir.
İlkyardım ve acil tedavi arasındaki fark nedir?
Acil tedavi bu konuda ehliyetli kişilerce gerekli donanımla yapılan müdahale olmasına karşın* ilkyardım bu konuda eğitim almış herkesin olayın olduğu yerde bulabildiği malzemeleri kullanarak yaptığı hayat kurtarıcı müdahaledir.
İlkyardımın öncelikli amaçları nelerdir?
Hayati tehlikeyi ortadan kaldırmak*
Yaşamsal fonksiyonların sürdürülmesini sağlamak*
Hasta/yaralının durumunun. kötüleşmesini önlemek*
İyileşmeyi kolaylaştırmak.
İlkyardımın temel uygulamaları nelerdir?
İlkyardım temel uygulamaları Koruma* Bildirme* Kurtarma (KBK) olarak ifade edilir.
Koruma:
Kaza sonuçlarının ağırlaşmasını önlemek için olay yerinin değerlendirilmesini kapsar. En önemli işlem olay yerinde oluşabilecek tehlikeleri belirleyerek güvenli bir çevre oluşturmaktır.
Bildirme:
Olay / kaza mümkün olduğu kadar hızlı bir şekilde telefon veya diğer kişiler aracılığı ile gerekli yardım kuruluşlarına bildirilmelidir. Türkiye'de ilkyardım gerektiren her durumda telefon iletişimleri* 112 acil telefon numarası üzerinden gerçekleştirilir.
Kurtarma (Müdahale):
Olay yerinde hasta / yaralılara müdahale hızlı ancak sakin bir şekilde yapılmalıdır.
112’nin aranması sırasında nelere dikkat edilmelidir?
Sakin olunmalı yada sakin olan bir kişinin araması sağlanmalıdır.
112 merkezi tarafından sorulan sorulara net bir şekilde cevap verilmelidir;
Kesin yer ve adres bilgileri verilirken* olayın olduğu yere yakın bir caddenin yada çok bilinen bir yerin adı verilmelidir*
Kimin* hangi numaradan aradığı bildirilmelidir*
Hasta/yaralı(lar)ın adı ve olayın tanımı yapılmalıdır*
Hasta/yaralı sayısı ve durumu bildirilmelidir*
Eğer herhangi bir ilkyardım uygulaması yapıldıysa nasıl bir yardım verildiği belirtilmelidir*
112 hattında bilgi alan kişi* gerekli olan tüm bilgileri aldığını söyleyinceye kadar telefon kapatılmalıdır.
İlkyardımcının müdahale ile ilgili yapması gerekenler nelerdir?
Hasta / yaralıların durumunu değerlendirmek (ABC) ve öncelikli müdahale edilecekleri belirlemek
Hasta/yaralının korku ve endişelerini gidermek
Hasta/yaralıya müdahalede yardımcı olacak kişileri organize etmek
Hasta/yaralının durumunun ağırlaşmasını önlemek için kendi kişisel olanakları ile gerekli müdahalelerde bulunmak
Kırıklara yerinde müdahale etmek
Hasta/yaralıyı sıcak tutmak
Hasta/yaralının yarasını görmesine izin vermemek
Hasta/yaralıyı hareket ettirmeden müdahale yapmak
Hasta/yaralının en uygun yöntemlerle en yakın sağlık kuruluşuna sevkini sağlamak (112) (Ancak* ağır hasta/yaralı bir kişi hayati tehlikede olmadığı sürece asla yerinden kıpırdatılmamalıdır.)
İlkyardımcının özellikleri nasıl olmalıdır?
Olay yeri genellikle insanların telaşlı ve heyecanlı oldukları ortamlardır. Bu durumda ilkyardımcı sakin ve kararlı bir şekilde olayın sorumluluğunu alarak gerekli müdahaleleri doğru olarak yapmalıdır. Bunun için bir ilkyardımcıda aşağıdaki özelliklerin olması gerekmektedir:
İnsan vücudu ile ilgili temel bilgilere sahip olmak*
Önce kendi can güvenliğini korumak*
Sakin* kendine güvenli ve pratik olmak*
Eldeki olanakları değerlendirebilmek*
Olayı anında ve doğru olarak haber vermek (112’yi aramak)*
Çevredeki kişileri organize edebilmek ve onlardan yararlanabilmek*
İyi bir iletişim becerisine sahip olmak.
Hayat kurtarma zinciri nedir?
Hayat kurtarma zinciri 4 halkadan oluşur. Son iki halka ileri yaşam desteğine aittir ve ilkyardımcının görevi değildir.
1.Halka - Sağlık kuruluşuna haber verme
2.Halka - Olay yerinde yapılan Temel Yaşam Desteği
(sadece eğitimini tamamlamış sağlık personeli uygulamalıdır.)
3.Halka - Ambulans ekiplerince yapılan müdahaleler
4.Halka - Hastane acil servisleridir
İlkyardımın ABC si nedir?
Bilinç kontrol edilmeli* bilinç kapalı ise aşağıdakiler hızla değerlendirilmelidir:
(sadece eğitimini tamamlamış sağlık personeli uygulamalıdır.)
A. Hava yolu açıklığının değerlendirilmesi
B. Solunumun değerlendirilmesi ( Bak-Dinle-Hisset)
C. Dolaşımın değerlendirilmesi (Şah damarından 5 saniye nabız alınarak yapılır)
Biyolojik Silahlar İlkyardım & Acil Yardım
Giriş
Biyolojik silahlar* yöneldiği insanlarda bulaşıcılık ve hastalık yapma yetenekleri olan bakteriler* parazitler* mantarlar* protozoalar* riketsiyalar* virüsler ve toksinlerdir.
Biyolojik silahların kitleleri imha edici özellikleri yanında diğer özellikleri kolay ve ucuza elde edilmeleri* etkilerinin kalıcı ve giderek artıcı olması* kullanım kolaylıkları ve özellikle kullanıldıklarının geç farkına varılmalarıdır. Nükleer silahlar en güçlü olan kitle imha silahlarıdır. Ancak* malzemelerini bulmak zordur. Kimyasal maddelerin çoğunu üretmek için basit bir teknoloji yeterlidir* fakat kitlelere zarar verebilmeleri için büyük miktarlara gereksinim vardır. Biyolojik silahlara gelince bulunması ve silah haline getirilmesi daha kolaydır.
Biyolojik savaşla günümüzde Birleşmiş Milletler* Dünya Sağlık Örgütü* NATO* Biyolojik Silahlar Konvansiyonu gibi uluslararası kuruluşların belirlemelerine göre 43 mikroorganizma (15 bakteri* 2 virüs* 2 mantar ve 2 parazit) insanlara karşı biyolojik savaş haline getirilme özelliğine sahiptirler.
Global biyolojik savaş tehdidi ciddi ve bazı biyolojik ajanların yıkıcı etkileri yüksektir. Dünyada en az 10 ülke biyolojik yıkıcı silahlara sahiptir.
Nedenleri:
Biyolojik savaş amacıyla en çok kullanılan ajanlar bakteriler* virüsler ve toksinlerdir.
Ortaya çıkan bir salgının biyolojik savaşı işaret etme belirtileri:
1. Kısa sürede çok sayıda kişinin hastalanması*
2. Sebebi açıklanamayan hastalık ve ölümlerin olması*
3. Hastalık ajanıyla karşılaşmanın olağan olmaması (solunum yoluyla bulaştığı bilinen ajanın başka yolla alınmış olması)*
4. Yaşa* coğrafyaya* mevsimlere uygun olmayan bir hastalığın ortaya çıkması*
5. Rüzgar yönünün salgın bölgesini belirlemesidir.
Biyolojik savaş ajanlarının oluşturduğu hastalık belirtileri :
1) Şarbon: Kuluçka süresi genelde 1-6 gündür. Belirti ve şikayetler ateş* yorgunluk* öksürük* zorlu ve sesli solunum ve ciddi solunum sıkıntısıdır. Ölüm 24-36 saat sonra olur.
2) Brusella: Hastalık ortaya çıkınca ateş* baş ağrısı* kas* eklem* sırt ağrıları* terleme ayrıca depresyon* mental durum değişiklikleri* vardır. Ölümler yaygın değildir.
3) Veba: 1-6 günlük kuluçka süresinden sonra başlayan yüksek ateş* titreme* baş ağrısını takiben kanlı balgamlı öksürük* ilerleyen solunum güçlüğü* zorlu ve sesli solunum* morarma ve sindirim sistemi ile ilgili şikayetler vardır. Ölüm solunum ve dolaşım yetmezliğinden ya da kanama bozukluklarından olur.
4) Q ateşi: Maruziyetten en erken 10 gün sonra ateş* öksürük* yan ağrısı oluşur. Hastalar genellikle hayati tehlike açısından kritik durumda olmazlar. Hastalık 2 gün ile 2 hafta arasında sürer.
5) Tularemi: Solunum* sindirim veya cilt yoluyla ajanla karşılaşmadan 1-2 gün sonra başlayan lenf bezlerinde büyüme* ciltte yara* ateş baş ağrısı* halsizlik* öksürük ve yara açılması.
6) Çiçek: Belirtiler ateş* kusma* baş ve sırt ağrısı gibi genel şikayetlerle başlar. 2-3 gün sonra ciltte önce kırmızı lekeler sonra kabarcıklar ve takiben içi enfekte sıvı dolu kesecikler oluşur. Cilt belirtileri daha çok kollar* bacaklar ve yüzde toplanmıştır ve simetrik yerleşmiştir.
7) Venezüella ensefalopatisi: 1-6 günlük kuluçka süresinden sonra 24-72 saat süre içinde ateş* ense sertliği* baş ve kas ağrıları* başlar; bu şikayetlere bulantı* kusma* ishal eşlik eder.
8) Botulizm :Belirtiler toksinin alınmasından 12-36 saat sonra başlar. Düşük dozda alındıysa belirtilerin başlaması bir kaç günü de bulabilir. Şikayetler bulanık görme* çift görme* göz kapağı düşüklüğü* ağız ve boğaz kuruluğu ve yutma güçlüğü* genel kas güçsüzlüğü ve son evrede solunum yetmezliğidir.
9) Risin: Toksinin alınmasından 4-8 saat sonra ani yükselen ateş* öksürük* solunum sıkıntısı* bulantı* eklem ağrıları başlar. 18-24 saat içinde akciğer ödemi oluşur ve 36-72 saat içinde solunum yetmezliğinden ölüm olur.
10) Stafilokoksik enterotoksin: Toksinin alınmasından 3-12 saat sonra ani başlayan üşüme ve titremeyle beraber olan ateş* baş ağrısı* kas ağrısı* ve kuru öksürükle ilerler. Göğüs ağrısı olabilir. Ateş 2-5 gün sürebilir öksürük 4 haftaya kadar devam edebilir. Eğer toksin yutulduysa bulantı kusma ve ishal görülebilir. Yüksek dozda toksin alındıysa septik şok ve ölüm olur.
11) Mikotoksin: Toksin alınmasını takiben ciltte ağrı* kaşıntı* içi su dolu kabarcıklar oluşur. Boğaz ağrısı* öksürük* göğüs ağrısı ve kanlı balgam görülür. Yüksek dozları genel güçsüzlük* şok ve ölüme yol açar.
İlkyardım
1. Kendini koru: Öncelikle gerek ilkyardım gönüllüsünün ve gerekse tıbbi personelin biyolojik savaşta ilk adımı kendilerini korumaya yönelik olmalıdır. Fiziksel korumada maske* elbise* eldiven ve botlardan oluşan koruyucu ekipmanlar kullanılır. Maske biyolojik savaşlar için özel dizayn edilmiş maske olabileceği gibi basit cerrahi maske de olabilir. Bu maskeler kimyasal ajanlara olmasa da biyolojik ajanlara karşı yeterli koruma sağlar. Görev önceden belliyse biyolojik madde ile karşılaşmadan önce ve sonra antibiyotik alınabilir* koruma için aktif aşılama yapılabilir.
2. 112’yi arayarak yardım iste. Güvenlik kuvvetlerini arayarak bilgi ver.
3. Hastayı değerlendir: İlk değerlendirmede hava yolu açıklığı olup olmadığı* solunum ve dolaşım değerlendirilir. Hava yolu* solunum ve dolaşım problemleri sebebe yönelik tedaviye geçilmeden önce çözülür. İlk değerlendirme ve müdahale dekontaminasyondan önce yapıldığı için kısa olmalıdır.
4. Dekontaminasyon uygula: Bu amaçla üç metod kullanılabilir.
i)Mekanik: Su* hava filtreleri kullanarak* cildin yıkanması.
ii)Kimyasal: Sıvı* gaz veya aerosol dezenfektan kullanımı ile ajanın zararsız hale getirilmesi.
iii)Fiziksel: Isı* ışın kullanarak cisimler üzerindeki ajanı zararsız hale getirme.
5) Şüpheli biyolojik savaş ajanı ile temasta* kontamine giysiler çıkarılmalı ve koruyucu giysileri olan personel tarafından uzaklaştırılmalıdır. Hasta cildi süratle su ve sabun ile yıkanmalıdır. Bu şekilde su ve sabunla yıkamak* ajanın hemen tamamını ciltten uzaklaştırır. Biyolojik ajanın yoğun bulaştığı cilt ise % 0.5 lik çamaşır suyu ile 10-15 dakika ciltte bekletilerek yıkanmalıdır. %0.5 lik çamaşır suyu elde etmek için 1 ölçü çamaşır suyu* 9 ölçü su ile karıştırılır. Çamaşır suyu veya diğer dezenfektanlar yoğun bulaşma dışında kullanılmamalıdır çünkü hem yakıcıdır hem de normal cilt florasını bozarak dirençli süper enfeksiyonlara sebep olur. Gözün kornea tabakasında lekelere sebep olacağı için göze kaçmamasına da özen gösterilmelidir. Açık yaralara sürülmemelidir. Giysilerin ve malzemelerin dekontaminasyonunda da %5 lik çamaşır suyu kullanılabilir.
6. İzolasyon yap (karantina uygula): Çapraz enfeksiyonları önlemek için kontamine kişiler diğerlerinden ayrı tutulmalıdır.
7. Ayrıntılı tıbbi yardım ve tanı konulması için tıbbi merkeze transport sağla: Ancak tanımlanamayan sebebi belirsiz ateş durumlarında tanı konuluncaya kadar ampirik tedavi diye tanımlanan herhangi bir antibiyotik başlanmalıdır. Bu amaçla doksisiklin veya tetrasiklin kullanılabilir.
Nükleer Silahlar Korunma* İlkyardım & Acil Yardım
Giriş
Nükleer silahlar* yüzlerce kilo ağırlığında konvasiyonel patlayıcı içerir. Patlamalar tek bir büyük patlama veya küçük patlamalar şeklinde olabilir. Nükleer silahlar* aynı anda bir çok etki yapan* çok geniş alana yayılabilen ve radyolojik etkilere sahip silahlardır. Nükleer silahların etkileri çarpma* termal radyasyon* yüksek ısı* elektromanyetik dalga etkileri ve radyoaktif serpintidir. Çarpma etkisi insanları* yıkılan binaların enkazı altında bırakarak ya da fırlatarak ciddi yaralanmalara neden olur. Yüksek basınç nedeniyle de özellikle* hava içeren iç organlarda hasar oluşturur. Isı etkisi ise deri yanıklarına ve körlüğe neden olur. Nükleer silahlarla ortaya çıkan en büyük tehlike patlama ve yangınların çeşidiyle bağlantılı olmaksızın ortaya çıkan iyonize radyasyondur.
Korunma* İlkyardım ve Acil Yardım
Nükleer silahlarla olan patlama ve yangınlara diğer konvansiyonel patlama ve kazalardaki gibi müdahale edilir. Nükleer silahların bu etkilerine karşı uygulanan ilkyardım* diğer sebeplerle oluşan yaralanmalar ve yanıklarda olduğu gibidir.
1. İlk iş olarak çalışma alanları belirlenmeli* patlamanın veya kazanın olduğu “sıcak alan”a dikkatle yaklaşılmalıdır. Sadece özel eğitimli kişiler sıcak alana girebilir* diğer görevliler ve araçlar bu alana en az 50 metre uzaklıkta ve yüksek bir alanda veya kalkan rolü yapacak bir duvarın arkasında* temiz çalışma alanında olmalıdır.
2. 112* Acil Servis ve güvenlik için polis* askeri yetkililere haber verilmelidir.
3. Profesyoneller* özel koruyucu elbise giymeli ve maruz kalınan radyasyon dozunu ölçen dozimetreler takmalıdır. Özel koruyucu elbiseler yoksa mevcut giysiler güçlendirilmelidir. Bu amaçla* varsa ikinci bir herhangi giysi giyilebilir. Herhangi bir bez parçası maske olarak kullanılmalı* ceketler* yakalar iliklenmeli* pantolon paçaları çorapların içine yerleştirilmeli* baş herhangi bir kumaş parçası ile sarılmalı* saçlar gizlenmeli* gözler herhangi bir gözlükle korunmalıdır. Gebeler bölgeye girmemelidir. Radyasyon toz* duman ve sıvı ile bulaşmış olabileceğinden* kirli bölgede sigara içilmemeli* yemek yenilmemeli –içilmemelidir.
4. Yaralılar* travma olasılığına karşı dikkatlice ve uygun transport teknikleriyle sıcak alandan uzaklaştırılmalıdır. Yaralının boynunda* belinde* kol veya bacaklarında kırık olabileceği düşünülerek dikkatlice tesbit edilmelidir. Yaralının boynunun korunması çok önemlidir. Boyunda bulunan omur kemiklerinin arasından sinir ve dalları geçer. Yaralı bir kişide eğer boyun kemiklerinde kırık ya da çatlak varsa* taşınma sırasında boyun korunmaz ve kontrolsüz hareketlerle sarsılırsa bu kırık ya da çatlak daha büyük bir kırık haline gelir. Böylece bu kırık* keskin bir bıçak halini alıp sinir dalını tamamen veya kısmen keser. Bu da yaralının çok basit bir kazadan sonra bile yanlış taşınma nedeniyle sakat kalmasına yol açabilir. Bu amaçla boyunluk kullanılabilir. Elinizin altında boyunluk yoksa* boynun korunmasını bir havlu* ceket* battaniye* kazak ile de yapabilirsiniz. Yaralının boynunun etrafına bu sayılanlardan birini dolayarak boynu koruma altına alabilirsiniz.
5. Çalışan görevlilerin kendini koruması için sıcak alanda kalış süresini kısa tutması* 2-3 dakikayı geçirmemesi gerekir.
6. Sıcak alandan çıkar çıkmaz* hasta süratle değerlendirilip hayatı tehdit eden yaralanmalar belirlenmeli ve temel yaşam desteği uygulanmalıdır.
7. Hava yolu açık* solunum yeterli* kanama kontrol altında ise dekontaminasyonun ilk aşaması uygulanmalıdır:
Dekontaminasyon* radyoaktif materyalin tehlike oluşturmasını engellemek üzere uzaklaştırılması* temas yerindeki miktarının azaltılması işlemidir. Bu amaçla hasta giysileri çıkarılmalı ve özel radyasyon geçirmeyen kaplara konmalıdır. Kaplar sıkıca kapatılıp radyasyon uyarısı ile işaretlenmeli ve kirli alanda bırakılmalıdır. Bu şekilde dekontaminasyonun %95’i tamamlanır. İkinci dekontaminasyon aşamasında hastanın yüzü ve elleri yıkanır. Böylece dekontaminasyonun %98’i tamamlanır. Üçüncü aşama ise saç ve saçlı derinin yıkanmasıdır.
8. Hasta Acil Servise götürülür. Görev biter bitmez ambulans personeli kendilerini dekontamine etmelidir.
9. Hastane acil servisine girmeden kirli çalışma alanında başlanan dakontaminasyon işlemi giysileri çıkarılmış hastanın vücut yüzeyleri ve saçları su ve sabunla yıkanarak tamamlanmalıdır
Kimyasal Silahlar İlkyardım & Acil Yardım
Giriş
Kimyasal savaş ajanları* öldürmek* yaralamak* insanları etkisiz hale getirmek* bitkisel ve hayvansal besin kaynaklarını* besin stoklarını kontamine etmek ve yok etmek* ekonomik önemi olan hedefleri işlemez hale getirmek* kaosa ve paniğe neden olmak amacıyla spesifik hedeflere karşı kullanılan* yüksek toksisite potansiyeline sahip çeşitli yapılarda kimyasal maddelerdir.
Kimyasal ajanlar* hedef üzerine içinde bir veya daha fazla kimyasal ajan dağıtabilen bir taşıyıcı/dağıtıcı sistem içeren kimyasal silahlarla gönderilir. Kimyasal savaş ajanları* bir veya birkaçının kombinasyonu halinde ve katı* sıvı veya aerosol şeklinde; helikopter veya uçaklarla taşınan sprey tanklarıyla; püskürtücü aletlerle; top* roket veya çok namlulu roket sistemleri; füze* mayın* el bombası veya uçak bombaları ile püskürtülür veya fırlatılıp dağıtılırlar.
Kimyasal savaş ajanlarının savaşta veya terör amaçlı tercih edilme sebepleri üretim maliyet ve teknolojilerinin düşük olmaları* etki ve toksisitelerinin yüksek olmaları* çok yüksek zarar/hasar kapasiteleri sebebiyle yüksek oranda kayıplara sebep olmaları ve çok korkutucu olmalarıdır. Kimyasal tehlike sadece kimyasal savaş ve silahları sebebiyle mevcut değildir. Endüstriyel kazalar ve savaşlar veya terörist saldırılarda kullanılıp çevreye dağılan toksik ajanlarla da aynı tehlike söz konusudur.
NEDENLER
Kimyasal savaş ajanları* toksik etki özelliklerine göre aşağıdaki şekilde sınıflandırılabilir:
1. Sinir ajanları (Sarin* Soman* Tabun* VX): Sinir sistemi yoluyla kasları felce uğratarak solunum ve dolaşımı sistemlerini durdur. Öldürücü etkilidirler
2. Vezikan ajanlar-Yakıcı gazlar (Hardal Gazı-Kükürtlü hardal* Levisit* Fosgen Oksim): Doku hasarı yaparlar. Gözler* cilt ve solunum yolu dokusu ilk etkilenen bölgesidir. DNA hasarına neden olurlar.
3. Boğucu gazlar-Akciğer irritanları (Fosgen* Difosgen* Klor* Kloropikrin): Öldürücü etkilidirler. Solunum sistemini ağır şekilde tahrip edip* akciğer hasarına neden olarak gaz transferini bozarlar. Ölüm boğulma sonucu olur.
4. Kan zehirleri (Siyanür* Siyanojen Klorür): Hücre solunumunu bozarak kandaki oksijenin dokular tarafından alınmasını engeller. Öldürücü etkili ajanlardır.
5. Kapasite bozucu gazlar (LSD* BZ): Santral sinir sistemini etkileyip uyarı veya depresyon yoluyla davranış bozukluğuna neden olurlar.
6. Kargaşa bastırıcı ajanlar (CN* CS* SR* DM ): İrritan gaz veya aerosol şeklinde kullanılıp göz* cilt ve akciğerlerde irritasyon yaparak göz yaşartır veya ağır bulantı ve kusmalara sebep olurlar.
7. Bitki öldürücü ajanlar (Pikloram* Kakodilik asit) : Beslenme olanaklarını bozarak etki ederek zayiat verdirirler.
İLKYARDIM
1. Önce kendinizi koruyun: Ortamda kimyasal ajanın olduğu kirli bölgeye dikkatle yaklaşılmalıdır. Arada güvenli bir mesafe olmalı ve bölge yakın yüksek bir alandan gözlenmelidir. Kurtarma çalışmalarını başlatmak için acele edilmemelidir. Önce mevcut durum değerlendirilmelidir.
2. 112 ‘yi arayarak yardım isteyin. Güvenlik görevlilerine haber verin.
3. Eğer eğitimini aldıysanız kimyasal ajanı tanımaya çalışın: Kimyasalı tanıdıktan sonra Zehir Danışma Merkezi (0 800 314 79 00) ile temas kurarak etkileri* tıbbi tedavisi ve dekontaminasyon kuralları hakkında bilgi alın.
4. Sekonder bulaşma riskini değerlendirin: Alanda dekontaminasyon tamamlanmadıysa kimyasal ajan ilkyardım gönüllüleri ve profesyonel sağlık ekibi için risk oluşturur. Cildi ve elbisesi sıvı veya katı ajanla tamamen bulaşmış kimseler sağlık personelini kontamine edebilir. Sindirim yoluyla kimyasal ajan alanlar da kusma yoluyla başkalarına bulaştırabilirler.
5.Yeterli dekontaminasyon önlemlerinin alındığından emin olun. Dekontaminasyon* kimyasal maddeninin tehlike oluşturmasını engellemek üzere uzaklaştırılması* temas yerindeki miktarının azaltılması işlemidir.
6. Gereken hastalara mümkün olduğu ölçüde temel ve ileri yaşam desteği uygulayarak süratle uygun tıbbi bakımın yapılacağı yerlere transport edin.
7. Kirli Bölge: Kirli bölgeye sadece itfaiye ve özel eğitimli tıbbi personel girmelidir. İleri yaşam desteği uygulayacak personel* kontrol veya güvenli bölgede beklemelidir. Kurtarıcılar korunma için başlıklı gaz maskesi* koruyucu elbise* geçirgen olmayan eldiven ve bottan oluşan koruyucu ekipman kullanmalıdır. Kimyasal koruyucu ekipmanlar A* B* C olmak üzere 3 sınıfa ayrılır. A en yüksek seviyede koruma sağlarken C en alt koruma seviyesini ifade eder.
Özellikle kimyasalın tanımlanmadığı sürece maksimum seviyede koruma sağlayan - A sınıfı koruyucu ekipman kullanılmalıdır. Kirli bölgedeki kurtarıcılar temel hava yolu açıklığı* solunum desteği ve dolaşım desteği sağlamalıdırlar. Bu aşamada özellikle koruyucu kıyafetlerin hareket kabiliyetini kısıtlaması sebebiyle bu önlemler sınırlı olarak alınabilecektir. Kurtarıcılar sadece basit hava yolu açma menevralarıyla hava yolunu açabilir* boyunluk takar* büyük bulaşmaları temizler ve arteriyel kanamaları durdurmak için direk bası uygulayabilir.
Hasta kirli bölgeden kontrollü bölgeye uygun taşıma yöntemleriyle* hızla ve emniyetle çıkarılmalıdır. Bu amaçla eğer hasta yürüyebiliyorsa yürüyerek; yürüyemiyorsa sedye* sırt tahtası veya hiç biri yoksa tek ve iki kişi taşıma yöntemleri kullanılarak süratle çıkartılmalıdır.
8) Kontrol bölgesi: Kontrollü bölge kirli bölge ile güvenli bölge arasında ama kirli bölgeden uzakta uygun bir bölgede olmalıdır. Mümkünse kirli bölgeden yüksekte ve rüzgarsız ama gaz buharının dağılmasını sağlayacak şekilde havadar olmalıdır. Bu bölgedeki personel koruma kıyafeti kirli bölgedeki seviyede – A veya onun bir alt seviyesinde - B olmalıdır.
Bu bölgede hava yolu açıklığı sağlama* solunum ve dolaşım desteği sağlamada ekipman kullanılması* destek oksijen uygulaması* solunum yolu ile uygulanan nefes açıcı ve suni solunum ugulamaları mümkündür. Kanamaları kontrol altına almak için direk bası uygulanmalıdır. Özel koruma kıyafetli kurtarıcıların özellikle ağır eldivenler takmaları sebebiyle damar yolu açmak ve endotrakeal entübasyon yapmak zordur. Bu alanda kardiyak monitör gibi elektronik cihazlarda* cihazların kontamine olmasını önlemek için uygulanmamalıdır.
Hastanın hayati foksiyonlarına yönelik müdahaleler tamamlanır tamamlanmaz dekontaminasyon işlemi uygulanır. Dekontaminasyon sadece katı ve sıvı haldeki kimyasal savaş ajanları için geçerlidir* gaz ve aerosol halindeki ajanlar için yapılabilecek tek işlem kirli atmosferden uzaklaşmaktır.
Katı ve sıvı haldeki kimyasal savaş ajanları için dekontaminasyon fiziksel olarak yıkama* durulama* kurutma* absorbe etme veya ısı ile uzaklaştırma yöntemleri ile; veya kimyasal olarak yıkımlama yöntemi ile yapılır. Bu amaçla su* sabun* kil toprağı* absorban pudralar* talk/buğday unu* sıvı yağ* gazyağı* parafin* alkollü çözücüler kullanılabilir. Son zamanlarda bazı antidot içeren (örneğin sinir gazı için kolinesteraz antidotu) süngerlerin kullanımı da gündemdedir.
9) Dekontaminasyon uygulaması: Giysiler sıvı kimyasal ile kontamine ise çıkarılır ve çift torbaya konur* torba ağzı kapatılır* kontrollü bölgede bırakılır. Eğer kimyasal ajan katı ise önce hafifçe silinerek uzaklaştırılır. Daha sonra yıkanma/yıkama işlemine geçilir. Bir çok kimyasal ajan suyla şiddetle reaksiyona girerek patlama veya toksik gaz salınımına neden olabilir. Bu nedenle su reaksiyonu konusu dikkate alınarak dekontaminasyon bölgesinde üzerindeki kıyafetleri tamamen çıkarılımış hasta üzerine su tazyikle verilmemeli en az 15 dakika süreyle baş ve boyundan ayaklara doğru tazyiksiz olarak uygulanmalıdır. Saçın tamamının* tüm vücut kıvrımlarının* koltuk altı ve kasıkların* parmak aralarının yıkandığından emin olunmalıdır. Yaralar* kimyasal ajanın yara içine girmesini engelleyecek şekilde yara içinden dışarı doğru yıkanmalıdır.
Gözleri su ile flaşlama* uzunluğu kimyasal ajan ve maruziyet koşullarına göre değişmekle beraber yoğun ve kuvvetli alkali materyal 10-15 dakika* sadece göz irritasyonu yapan ajanlar ise daha kısa süreli flaşlanabilir. Gözlerin yıkanmasında varsa sodyum bikarbonat veya serum fizyolojik te kullanılabilir.
Yağlı veya suda çözülmeyen ajanların çıkarılması sabun ve ya şampuan kullanımını gerektirir. Herhangi bir el ya da bulaşık deterjanı bu konuda yeterlidir. Bu aşamada çok yumuşak bir fırçayla hafifçe fırçalama yapılmalıdır. Sert fırçalama cilt hasarına ve kimyasal ajanın vücut içine girmesine sebep olabilir. Çamaşır suyu veya sirke gibi dekontaminasyon ajanları cilt ve saçta kullanılmamalıdır. Bu solüsyonlar ekipmanlar için geçerlidir* hastalar için uygun değildir.
Yıkama bittikten sonra kurulanma işlemi yapılarak dekontaminasyon bitirilir* hasta üzeri örtülür.
Sindirim sistemine girmiş ajanların dekontaminasyonu için hastaya bir bardak normal su içirilmelidir. Dekontaminasyon amacıyla kusturma genellikle önerilmez. Kimyasal ajanın yutulmasından sonra midenin boşaltılmaya çalışılması etkili olmayabilir ve tehlikelidir. Yutulan yakıcı veya çok irrite edici bir ajan ise yemek borusunda ve midedeki hasarı artırabilir. Ayrıca akciğere kimyasal ajan kaçmasınada sebep olabilir. Mevcutsa aktif kömür bir çok zehiri absorbe etmesi ve uygulanma kolaylığı sebebiyle verilebilir. Uyanık ve koruyucu refleksleri yerinde hastaya 50-60 gr verilebilir.
Temel dekontaminasyon tamamlandıktan sonra hasta triyaj* tedavi ve transport için güvenli bölgeye gönderilir.
10) Güvenli Bölge: Güvenli bölge fiziksel ve kimyasal hasar bölgesinden uzakta kurulduğu için bulaşma ciddi problem değildir. Bu nedenle bu bölgedeki personel için hastalar uygun şekilde dekontamine edilip getirildikleri için koruyucu elbise giyme zorunluluğu yoktur. Ancak organafosfat pestisidleri ve benzer kimyasal ajanların varlığında güvenli bölge timide önlük ve lateks eldiven giymelidir.
Güvenli bölgede öncelikle hemen basit tıbbi bakım yapılmalıdır. Bu bakım hava yolu açıklığı* solunum ve dolaşım desteğini içermelidir. Daha sonra ayrıntılı tıbbi bakım başlatılır. Bu arada Zehir Danışma Merkezi’nden uzman tavsiyesi alınabilir.
Nefes açıcı ilaçlar solunum yoluyla uygulanabilir. Ancak nefes açıcı ilaçlar bazı kimyasal ajanların kalp hızını artırma ve ritim bozukluğu yapmalarına sebep olabilir. Bu nedenle yüksek miktarda kullanılmamalıdır. Koma veya nöbet geçirme durumunu kimyasal ajandan çok kafa travmasına bağlı olabileceği de düşünülmelidir.
Önceden hastane dışı uygulama eğitimi alınmışsa antidot tedavisi yapılabilir.
Konsantre veya kuvvetli alkali materyale maruziyet durumunda ilave dekontaminasyon uygulanır* göz ve cilt tekrar yıkanır.
11) Transport: Cilt ve gözleri ajana maruz kalmış hastanın dekontaminasyonu etkili bir şekilde yapılmışsa ambulans* personel ve ekipmanın ikincil bulaşma riski yoktur. Ancak* yutulan ajanlar hastanın kusması durumunda küçük ve kapalı alanı olan ambulansta ikincil bulaşma riski yaratabilir.
12) Hastaların dekontaminasyon bölgesinde yapılan dekontaminasyonları yeterli yapılmamışsa hastane acil servislerinde ikincil bulaşma olabilir. Bunu önlemek amacıyla hastanelerin acil servislerinde dekontaminasyon istasyonları olmalı ve hastalara acil servisi alınmadan bir kez daha dekontaminasyon işlemi uygulanmalıdır. Bu sırada tıbbi bakımda dekontaminasyon işlemiyle eş zamanlı olarak başlatılmalıdır.
13) Görev tamamlandıktan sonra personel ambulans kullanılan ekipmanlar uygun şekillerde dekontamine edilir. Personel kendi dekontaminasyonunu yaparken; dekontaminasyon tamamlanmadan ağız* burun* yüz ve genital bölgesine dokunmamaya dikkat etmeli* sıcak suyla ve cerrahi sabunla hafif hafif fırçalanmalı* özellikle saçlar* kulaklar ve diğer kıvrımlı bölgeler tekrar tekrar yıkanmalı* tıraş olmamalı ve her yıkanmadan sonra temiz havlu kullanmalıdır.Ambulans ve ekipmanları dekontamine edilmeden rutin görevlere gönderilmemelidir.
Yanık* Donma ve Sıcak Çarpmasında İlkyardım
Yanık nedir?
Herhangi bir ısıya maruz kalma sonucu oluşan doku bozulmasıdır. Yanık* genellikle sıcak su veya buhar teması sonucu meydana geldiği gibi* sıcak katı maddelerle temas* asit/alkali gibi kimyasal maddelerle temas* elektrik akımı etkisi yada radyasyon nedeni ile de oluşabilir.
Kaç çeşit yanık vardır?
Fiziksel yanıklar:
* Isı ile oluşan yanıklar
* Elektrik nedeni ile oluşan yanıklar
* Işın ile oluşan yanıklar
* Sürtünme ile oluşan yanıklar
* Donma sonucu oluşan yanıklar
Kimyasal yanıklar:
Asit alkali madde ile oluşan yanıklar
Yanığın ciddiyetini belirleyen faktörler nelerdir?
* Derinlik
* Yaygınlık
* Bölge
* Enfeksiyon riski
* Yaş
* Solunum yoluyla görülen zarar
* Önceden var olan hastalıklar
Yanıklar nasıl derecelendirilir?
1. derece yanık: Deride kızarıklık* ağrı* yanık bölgede ödem vardır. Yaklaşık 48 saatte iyileşir.
2. derece yanık: Deride içi su dolu kabarcıklar (bül) vardır. Ağrılıdır. Derinin kendini yenilemesi ile kendi kendine iyileşir.
3. derece yanık: Derinin tüm tabakaları etkilenmiştir. Özellikle de kaslar* sinirler ve damarlar üzerinde etkisi görülür. Beyaz ve kara yaradan siyah renge kadar aşamaları vardır. Sinirler zarar gördüğü için ağrı yoktur.
Yanığın vücuttaki olumsuz etkileri nelerdir?
Yanık* derinliği* yaygınlığı ve oluştuğu bölgeye bağlı olarak organ ve sistemlerde işleyiş bozukluğuna yol açar. Ağrı ve sıvı kaybına bağlı olarak şok meydana gelir. Hasta/yaralının kendi vücudunda bulunan mikrop ve toksinlerle enfeksiyon oluşur.
Isı ile oluşan yanıklarda ilkyardım işlemleri nedir?
Ø Kişi hala yanıyorsa paniğe engel olunur* koşması engellenir*
Ø Hasta/yaralının üzeri battaniye yada bir örtü ile kapatılır ve yuvarlanması sağlanır*
Ø Yaşam belirtileri değerlendirilir (ABC)*
Ø Solunum yolunun etkilenip etkilenmediği kontrol edilir*
Ø Yanık bölge en az 20 dakika soğuk su altında tutulur (yanık yüzeyi büyükse ısı kaybı çok olacağından önerilmez)*
Ø Ödem oluşabileceği düşünülerek yüzük* bilezik* saat gibi eşyalar çıkarılır*
Ø Yanmış alandaki deriler kaldırılmadan giysiler çıkarılır*
Ø Takılan yerler varsa kesilir*
Ø Hijyen ve temizliğe dikkat edilir*
Ø Su toplamış yerler patlatılmaz*
Ø Yanık üzerine ilaç yada yanık merhemi gibi maddeler de sürülmemelidir*
Ø Yanık üzeri temiz bir bezle örtülür*
Ø Hasta/yaralı battaniye ile örtülür*
Ø Yanık bölgeler birlikte bandaj yapılmamalıdır*
Ø Yanık geniş ve sağlık kuruluşu uzaksa hasta / yaralının kusması yoksa bilinçliyse ağızdan sıvı (1 litre su -1 çay kaşığı karbonat -1 çay kaşığı tuz karışımı) verilerek sıvı kaybı önlenir*
Ø Tıbbi yardım istenir (112).
Kimyasal yanıklarda ilkyardım nasıl olmalıdır?
* Deriyle temas eden kimyasal maddenin en kısa sürede deriyle teması kesilmelidir*
* Bölge bol tazyiksiz suyla* en az 15-20 dakika yumuşak bir şekilde yıkanmalıdır*
* Giysiler çıkarılmalıdır*
* Hasta/yaralı örtülmelidir*
* Tıbbi yardım istenmelidir (112).
Elektrik yanıklarında ilkyardım nasıl olmalıdır?
* Soğukkanlı ve sakin olunmalıdır*
* Hasta/yaralıya dokunmadan önce elektrik akımı kesilmelidir* akımı kesme imkanı yoksa tahta çubuk yada ip gibi bir cisimle elektrik teması kesilmelidir*
* Hasta/yaralının ABC’si değerlendirilmelidir*
* Hasta/yaralıya kesinlikle su ile müdahale edilmemelidir*
* Hasta/yaralı hareket ettirilmemelidir*
* Hasar gören bölgenin üzeri temiz bir bezle örtülmelidir*
* Tıbbi yardım istenmelidir (112).
Sıcak çarpması belirtileri nelerdir?
Yüksek derece ısı ve nem sonucu vücut ısısının ayarlanamaması sonucu ortaya bazı bozukluklar çıkar. Sıcak çarpmasının belirtileri şunlardır:
* Adale krampları
* Güçsüzlük* yorgunluk
* Baş dönmesi
* Davranış bozukluğu* sinirlilik
* Solgun ve sıcak deri
* Bol terleme (daha sonra azalır)
* Mide krampları* kusma* bulantı
* Bilinç kaybı* hayal görme
* Hızlı nabız
Sıcak çarpmasında ilkyardım nasıl olmalıdır?
* Hasta serin ve havadar bir yere alınır*
* Giysiler çıkarılır*
* Sırt üstü yatırılarak* kol ve bacaklar yükseltilir*
* Bulantısı yoksa ve bilinci açıksa su ve tuz kaybını gidermek için 1 litre su -1 çay kaşığı karbonat -1 çay kaşığı tuz karışımı sıvı yada soda içirilir.
Sıcak çarpmasında risk grupları var mıdır?
Sıcak çarpması için özel bir risk grubu bulunmamakla beraber* diğer hastalık yada yaralanmalar için hassas olan kişiler* sıcaktan da diğer kişilere göre daha çok etkilenirler. Bu kişiler;
Ø Kalp hastaları
Ø Tansiyon hastaları
Ø Diyabet hastaları
Ø Kanser hastaları
Ø Normal kilosunun çok altında ve çok üzerinde olanlar
Ø Psikolojik yada psikiyatrik rahatsızlığı olanlar
Ø Böbrek hastaları
Ø 65 yaş üzeri kişiler
Ø 5 yaş altı çocuklar
Ø Hamileler
Ø Sürekli ve bilinçsiz diyet uygulayanlar
Ø Yeterli miktarda su içmeyenler
Sıcak yaz günlerinde sıcak çarpmasından korunmak için alınması gereken önlemler nelerdir?
Ø Özellikle şapka* güneş gözlüğü ve şemsiye gibi güneş ışığından koruyacak aksesuarlar kullanılmalıdır*
Ø Mevsim şartlarına uygun* terletmeyen* açık renkli ve hafif giysiler giyilmelidir*
Ø Bol miktarda sıvı tüketilmelidir*
Ø Vücut temiz tutulmalıdır*
Ø Her öğünde yeteri miktarda gıda alınmalıdır*
Ø Gereksiz ve bilinçsiz ilaç kullanılmamalıdır*
Ø Direk güneş ışığında kalınmamalıdır*
Ø Kapalı mekanların düzenli aralıklarla havalandırılmasına özen gösterilmelidir.
Donuk belirtileri nelerdir?
Aşırı soğuk nedeni ile soğuğa maruz kalan bölgeye yeterince kan gitmemesi ve dokularda kanın pıhtılaşması ile dokuda hasar oluşur. Donuklar şu şekilde derecelendirilir.
Birinci derece: En hafif şeklidir. Erken müdahale edilirse hızla iyileşir.
Ø Deride solukluk* soğukluk hissi olur*
Ø Uyuşukluk ve halsizlik görülür*
Ø Daha sonra kızarıklık ve iğnelenme hissi oluşur.
İkinci derece: Soğuğun sürekli olması ile belirtiler belirginleşir.
Ø Zarar gören bölgede gerginlik hissi olur*
Ø Ödem* şişkinlik* ağrı ve içi su dolu kabarcıklar (bül) meydana gelir*
Ø Su toplanması iyileşirken siyah kabuklara dönüşür.
Üçüncü derece: Dokuların geriye dönülmez biçimde hasara uğramasıdır.
Ø Canlı ve sağlıklı deriden kesin hatları ile ayrılan siyah bir bölge oluşur.
Donukta ilkyardım nasıl olmalıdır?
Ø Hasta/yaralı ılık bir ortama alınarak soğukla teması kesilir*
Ø Sakinleştirilir* kesin istirahata alınır ve hareket ettirilmez*
Ø Kuru giysiler giydirilir*
Ø Sıcak içecekler verilir*
Ø Su toplamış bölgeler patlatılmaz* bu bölgelerin üstü örtülür*
Ø Donuk bölge ovulmaz* kendi kendine ısınması sağlanır*
Ø El ve ayak doğal pozisyonda tutulur*
Ø Isınma işleminden sonra hala hissizlik varsa bezle bandaj yapılır*
Ø El ve ayaklar yukarı kaldırılır*
Ø Tıbbi yardım istenir (112)
Bilinç Bozukluklarında İlkyardım
Bilinç bozukluğu/ bilinç kaybı nedir?
Beynin normal faaliyetlerindeki bir aksama nedeni ile uyku halinden başlayarak(=bilinç bozukluğu)* hiçbir uyarıya cevap vermeme haline kadar giden (=bilinç kaybı) bilincin kısmen yada tamamen kaybolması halidir.
Bayılma (Senkop): Kısa süreli* yüzeysel ve geçici bilinç kaybıdır. Beyne giden kan akışının azalması sonucu oluşur.
Koma: Yutkunma ve öksürük gibi reflekslerin ve dışarıdan gelen uyarılara karşı tepkinin azalması yada yok olması ile ortaya çıkan uzun süreli bilinç kaybıdır.
Bilinç kaybı nedenleri nelerdir?
Bayılma nedenleri:
Ø Korku* aşırı heyecan
Ø Sıcak* yorgunluk
Ø Kapalı ortam* kirli hava
Ø Aniden ayağa kalkma
Ø Kan şekerinin düşmesi
Ø Şiddetli enfeksiyonlar
Koma nedenleri:
Ø Düşme veya şiddetli darbe
Ø Özellikle kafa travmaları
Ø Zehirlenmeler
Ø Aşırı alkol* uyuşturucu kullanımı
Ø Şeker hastalığı
Ø Karaciğer hastalıkları
Ø Havale gibi ateşli hastalıklar
Bilinç bozukluğu belirtileri nelerdir?
ayılma ( Senkop) Belirtileri:
Ø Baş dönmesi* baygınlık* yere düşme
Ø Bacaklarda uyuşma
Ø Bilinçte bulanıklık
Ø Yüzde solgunluk
Ø Üşüme* terleme
Ø Hızlı ve zayıf nabız
Koma belirtileri:
Ø Yutkunma* öksürük gibi tepkilerin kaybolması
Ø Sesli ve ağrılı dürtülere tepki olmaması
Ø İdrar ve gaita kaçırma
Bilinç bozukluğu durumunda ilkyardım nasıl olmalıdır?
Kişi başının döneceğini hissederse;
Ø Sırt üstü yatırılır* ayakları 30 cm. kaldırılır*
Ø Sıkan giysiler gevşetilir*
Ø Kendini iyi hissedinceye kadar dinlenmesi sağlanır.
Eğer kişi bayıldıysa;
Ø Sırt üstü yatırılarak ayakları 30 cm kaldırılır*
Ø Solunum yolu açıklığı kontrol edilir ve açıklığın korunması sağlanır*
Ø Sıkan giysiler gevşetilir*
Ø Kusma varsa yan pozisyonda tutulur*
Ø Solunum kontrol edilir*
Ø Etraftaki meraklılar uzaklaştırılır.
Bilinç kapalı ise:
Ø Hasta/yaralının yaşam bulguları değerlendirilir (ABC)*
Ø Hasta/yaralıya koma pozisyonu verilir *
Ø Yardım çağrılır (112)*
Ø Sık sık solunum ve nabız kontrol edilir*
Ø Yardım gelinceye kadar yanında beklenir.
Koma pozisyonu (yarı yüzükoyun-yan pozisyon) nasıl verilir?
Ø Sesli veya omuzun dan hafif sarsarak* uyarı verilerek bilinç kontrol edilir*
Ø Sıkan giysiler gevşetilir*
Ø Ağız içinde yabancı cisim olup olmadığı kontrol edilir*
Ø Bak* dinle* hisset yöntemi ile solunum kontrol edilir*
Ø Şah damarından nabız kontrol edilir *
Ø Hasta/yaralının döndürüleceği tarafa diz çökülür*
Ø Hasta/yaralının karşı tarafta kalan kolu karnının üzerine konur*
Ø Karşı taraftaki bacağı dik açı yapacak şekilde kıvrılır*
Ø İlkyardımcıya yakın kolu baş hizasında omuzdan yukarı uzatılır*
Ø Karşı taraf omuz ve kalçasından tutularak bir hamlede çevrilir*
Ø Üstteki bacak kalça ve dizden bükülerek öne doğru destek yapılır*
Ø Alttaki bacak hafif dizden bükülerek arkaya destek yapılır*
Ø Başı uzatılan kolun üzerine yan pozisyonda hafif öne eğik konur*
Ø Tıbbi yardım (112) gelinceye kadar bu pozisyonda tutulur*
Ø 3-5 dakika ara ile solunum ve nabız kontrol edilir.
Havale nedir?
Sinir sisteminin merkezindeki bir tahriş (irritasyon) yüzünden beyinde meydana gelen elektriksel boşalmalar sonucu oluşur. Vücudun adale yapısında kontrol edilemeyen kasılmalar olur.
Havale nedenleri nelerdir?
Ø Kafa travmasına bağlı beyin yaralanmaları
Ø Beyin enfeksiyonları
Ø Yüksek ateş
Ø Bazı hastalıklar
Nedenlerine göre havale çeşitleri nelerdir?
Ø Ateş nedeniyle oluşan havaleler
Ø Sara krizi (=Epilepsi)
Ateş nedeniyle oluşan havale nedir?
Herhangi bir ateşli hastalık sonucu vücut sıcaklığının 38°C'nin üstüne çıkmasıyla oluşur. Genellikle 6 ay-6 yaş arasındaki çocuklarda rastlanır.
Ateş nedeniyle oluşan havalede ilkyardım nasıl olmalıdır?
Ø Öncelikle hasta ıslak havlu ya da çarşafa sarılır*
Ø Ateş bu yöntemle düşmüyorsa oda sıcaklığında bir küvete sokulur*
Ø Tıbbi yardım istenir (112).
Sara krizi (=Epilepsi) nedir?
Kronik bir hastalıktır. Doğum sırasında yada daha sonra herhangi bir nedenle beyin zedelenmesi oluşan kişilerde gelişir. Her zaman tipik sara krizi karakterinde olmasa da bazı belirtilerle tanınır. Sara krizini davet eden bazı durumlar olabilir. Örneğin uzun süreli açlık* uykusuzluk* aşırı yorgunluk* kullanılan ilaçların doktor izni dışında kesilmesi ya da değiştirilmesi* hormonal değişiklikler sara krizinin ortaya çıkmasına neden olabilir. Bazı durumlarda sara krizi* madde bağımlılarının geçirdiği madde yoksunluk krizi ile karıştırılabilir.
Sara krizinin belirtileri nelerdir?
Ø Hastada sonradan oluşan ve ön haberci denilen normalde olmayan kokuları alma* adale kasılmaları gibi ön belirtiler oluşur*
Ø Bazen hasta bağırır* şiddetli ve ani bir şekilde bilincini kaybederek yığılır*
Ø Yoğun ve genel adale kasılmaları görülebilir* 10-20 saniye kadar nefesi kesilebilir*
Ø Dokularda ve yüzde morarma gözlenir*
Ø Ardından kısa ve genel adale kasılması* sesli nefes alma* aşırı tükürük salgılanması* altına kaçırma görülebilir*
Ø Hasta dilini ısırabilir* başını yere çarpıp yaralayabilir* aşırı kontrolsüz hareketler gözlenir*
Ø Son aşamada hasta uyanır* şaşkındır* nerede olduğundan habersiz* uykulu hali vardır.
Sara krizinde ilkyardım nasıl olmalıdır?
Olayla ilgili güvenlik önlemleri alınır (Örneğin kişi yol ortasında kriz geçiriyorsa olay yerindeki trafik akışı kesilmelidir).
Ø Kriz* kendi sürecini tamamlamaya bırakılır*
Ø Hasta bağlanmaya çalışılmaz*
Ø Kilitlenmiş çene açılmaya çalışılmaz*
Ø Genel olarak yabancı herhangi bir madde kullanılmaz* koklatılmaz yada ağızdan herhangi bir yiyecek içecek verilmez*
Ø Kendisini yaralamamasına dikkat edilir*
Ø Başını çarpmasını engellemek için başın altına yumuşak bir malzeme konur*
Ø Yaralanmaya neden olabilecek gereçler etraftan kaldırılır*
Ø Sıkan giysiler gevşetilir*
Ø Kusmaya karşı tedbirli olunur*
Ø Düşme sonucu yaralanma varsa gerekli işlemler yapılır*
Ø Tıbbi yardım istenir (112).
Kan şekeri düşüklüğü nedir?
Herhangi bir nedenle vücutta glikoz eksildiği zaman ortaya çıkan belirtilerdir.
Kan şekeri düşmesinin nedenleri nelerdir?
Ø Şeker hastalığı tedavisine bağlı
Ø Uzun egzersizler sonrası
Ø Uzun süre aç kalma
Ø Barsak ameliyatı geçirenlerde yemek sonrası
Kan şekeri aniden düştüğünde hangi belirtiler görülür?
Ø Korku
Ø Terleme
Ø Hızlı nabız
Ø Titreme
Ø Aniden acıkma
Ø Yorgunluk
Ø Bulantı
Kan şekeri düşüklüğü yavaş ve uzun sürede oluşursa hangi belirtiler görülür?
Ø Baş ağrısı
Ø Görme bozukluğu
Ø Uyuşukluk
Ø Zayıflık
Ø Konuşma güçlüğü
Ø Kafa karışıklığı
Ø Sarsıntı ve şuur kaybı
Kan şekeri düşmesinde ilkyardım nasıl olmalıdır?
Ø Hastanın ABC’si değerlendirilir *
Ø Hastanın bilinci yerinde ve kusmuyorsa ağızdan şeker* şekerli içecekler verilir* fazla şekerin bir zararı olmaz (Ayrıca belirtiler fazla şekerden meydana gelmiş ise bile fazladan şeker verilmesi* hastanın düşük kan şekeri düzeyinde kalmasından daha az zararlı olacaktır. Çünkü düşük kan şekeri* beyinde ve diğer hayati organlarda kalıcı zararlara neden olabilir.)*
Ø 15-20 dakikada belirtiler geçmiyorsa sağlık kuruluşuna gitmesi için yardım çağırılır *
Ø Hastanın bilinci yerinde değilse koma pozisyonu verilerek tıbbi yardım çağırılır (112) .
Göğüste kuvvetli ağrı nedenleri nelerdir?
Göğüste kuvvetli ağrı nedenleri arasında en sık angina pektoris ve miyokart enfarktüsü görülür. Her ikisi de kalp kasının belli bir yerine gönderilen kanın azalması sonucu oluşur.
Göğüste kuvvetli ağrı belirtileri nelerdir?
Kalp Spazmı (Angina Pektoris) belirtileri:
Ø Sıkıntı veya nefes darlığı olur*
Ø Ağrı hissi; genellikle göğüs ortasında başlar* kollara* boyuna* sırta ve çeneye doğru ilerler
Ø Sıklıkla fiziksel hareket* fiziksel zorlanma* heyecan* üzüntü yada fazla yemek yeme sonucu ortaya çıkar*
Ø Kısa sürelidir* ağrı yaklaşık 5-10 dakika kadar sürer
Ø Ağrı* istirahat ile durur* istirahat halindeyken görülmesi ciddi bir durumu gösterir*
Ø Nefes alıp vermekle ağrının şekli ve şiddeti değişmez.
Kalp Krizi (Miyokart Enfaktüsü) belirtileri:
Ø Hasta ciddi bir ölüm korkusu ve yoğun sıkıntı hisseder* terleme* mide bulantısı* kusma gibi bulgular görülür*
Ø Ağrı; göğüs yada mide boşluğunun herhangi bir yerinde* sıklıkla kravat bölgesinde görülür* omuzlara* boyuna* çeneye ve sol kola yayılır*
Ø Süre ve yoğunluk olarak kalp spazmı (angina pektoris) ağrısına benzemekle birlikte daha şiddetli ve uzun sürelidir*
Ø En çok hazımsızlık* gaz sancısı veya kas ağrısı şeklinde belirti verir ve bu nedenle bu tür rahatsızlıklarla karıştırılır (Bu tür gaz yada kas ağrıları* aksi ispat edilinceye kadar kalp krizi olarak düşünülmelidir)*
Ø Nefes alıp vermekle ağrının şekli ve şiddeti değişmez.
Göğüs ağrısında ilkyardım nasıl olmalıdır?
Ø Hastanın yaşamsal bulguları kontrol edilir (ABC)*
Ø Hasta hemen dinlenmeye alınır* sakinleştirilir*
Ø Yan oturur pozisyon verilir*
Ø Kullandığı ilaçları varsa almasına yardım edilir*
Ø Yardım istenerek (112) sağlık kuruluşuna gitmesi sağlanır*
Ø Yol boyunca yaşam bulguları izlenir.
Kırık* Çıkık ve Burkulmalarda İlkyardım
Kırık nedir?
Kırık* kemik bütünlüğünün bozulmasıdır. Kırıklar darbe sonucu yada kendiliğinden oluşabilir. Yaşlılık ile birlikte kendiliğinden kırık oluşma riski de artar.
Kaç çeşit kırık vardır?
Kapalı kırık: Kemik bütünlüğü bozulmuştur. Ancak deri sağlamdır.
Açık kırık: Deri bütünlüğü bozulmuştur. Kırık uçları dışarı çıkabilir. Beraberinde kanama ve enfeksiyon tehlikesi taşırlar.
Kırık belirtileri neler olabilir?
Ø Hareket ile artan ağrı
Ø Şekil bozukluğu
Ø Hareket kaybı
Ø Ödem ve kanama nedeniyle morarma
Ağrılı bölgelerin tespiti için elle muayene gereklidir.
Kırığın yol açabileceği olumsuz durumlar nelerdir?
Ø Kırık yakınındaki damar* sinir* kaslarda yaralanma ve sıkışma. (Kırık bölgede nabız alınamaması* solukluk* soğukluk)
Ø Parçalı kırıklarda kanamaya bağlı şok
Kırıklarda ilkyardım nasıl olmalıdır?
Ø Hayatı tehdit eden yaralanmalara öncelik verilir*
Ø Hasta/yaralı hareket ettirilmez* sıcak tutulur*
Ø Kol etkilenmişse yüzük ve saat gibi eşyalar çıkarılır (aksi takdirde gelişebilecek öden doku hasarına yol açacaktır*)
Ø Tespit ve sargı yapılırken parmaklar görünecek şekilde açıkta bırakılır. Böylece parmaklardaki renk* hareket ve duyarlılık kontrol edilir)*
Ø Kırık şüphesi olan bölge* ani hareketlerden kaçınılarak bir alt ve bir üst eklemleri de içine alacak şekilde tespit edilir. Tespit malzemeleri* sopa* tahta* karton gibi sert malzemelerden yapılmış olmalı ve kırık kemiğin alt ve üst eklemlerini içine alacak uzunlukta olmalıdır*
Ø Açık kırıklarda* tespitten önce yara temiz bir bezle kapatılmalıdır*
Ø Kırık bölgede sık aralıklarla nabız* derinin rengi ve ısısı kontrol edilir*
Ø Kol ve bacaklar yukarıda tutulur*
Ø Tıbbi yardım istenir (112).
Burkulma nedir?
Eklem yüzeylerinin anlık olarak ayrılmasıdır. Zorlamalar sonucu oluşur.
Burkulma belirtileri nelerdir?
Ø Burkulan bölgede ağrı
Ø Kızarma* şişlik
Ø İşlev kaybı
Burkulmada ilkyardım nasıl olmalıdır?
Ø Sıkıştırıcı bir bandajla burkulan eklem tespit edilir*
Ø Şişliği azaltmak için bölge yukarı kaldırılır*
Ø Hareket ettirilmez*
Ø Tıbbi yardım istenir (112).
Çıkık nedir?
Eklem yüzeylerinin kalıcı olarak ayrılmasıdır. Kendiliğinden normal konumuna dönemez.
Çıkık belirtileri nelerdir?
Ø Yoğun ağrı
Ø Şişlik ve kızarıklık
Ø İşlev kaybı
Çıkıkta ilkyardım nasıl olmalıdır?
Ø Eklem aynen bulunduğu şekilde tespit edilir*
Ø Kırık yerine oturtulmaya çalışılmaz*
Ø Hasta / yaralıya ağızdan hiçbir şey verilmez*
Ø Bölgede nabız* deri rengi ve ısısı kontrol edilir*
Ø Tıbbi yardım istenir (112).
Kırık çıkık ve burkulmalarda tespit nasıl olmalıdır?
Tespit için ilkyardımcı elde olan malzemeleri kullanır. Bunlar üçgen sargı* rulo sargı* battaniye* hırka* eşarp* kravat* vb. tahta* karton vb. malzemeler olabilir.
Tespit sırasında dikkat edilmesi gereken hususlar nelerdir?
Ø Tespit yapılırken yaralı bölge sabit tutulmalıdır*
Ø Yara varsa üzeri temiz bir bezle kapatılmalıdır*
Ø Tespit edilecek bölge önce yumuşak malzeme ile kaplanmalıdır*
Ø Yaralı bölge nasıl bulunduysa öyle tespit edilmelidir* düzeltilmeye çalışılmamalıdır*
Ø Tespit kırık* çıkık. ve burkulmanın üstündeki ve altında kalan eklemleri de içerecek şekilde yapılmalıdır.
Tespit yöntemleri nelerdir?
Kol ve köprücük kemiği kırığı tespiti:
Ø Koltuk altına yumuşak malzeme yerleştirilir*
Ø Kol askısı yerleştirilir*
Ø Üçgen bandaj yaralının gövdesinin üzerinde* üçgenin tepesi dirsek tarafına* tabanı gövdeyle aynı hizada olacak şekilde yerleştirilir*
Ø El dirsek hizasında bükülü olarak göğsün alt kısmına yerleştirilir. üçgen bandajın iki ucu yaralının boynuna düğümlenir* tespit edilen elin parmakları görülebilir şekilde olmalıdır*
Ø Kol askısı desteği* göğüs boşluğu ve yaralı kol üzerine yerleştirilir (geniş dış bandajda yerleştirilebilir.)* böylelikle vücuda yapışık bir şekilde yaralı kol ve omuz eklemi sabitlenmiş olur.
Pazı kemiği kırığı tespiti:
Ø Sert tespit malzemesiyle yapılır*
Ø Kırık kemiği tespit edecek olan malzemeler yerleştirilmeden önce* kolun altına (koltuk boşluğundan yararlanılarak) iki şerit yerleştirilir*
Ø Malzemelerden kısa olanı koltuk altından itibaren dirseği içine alacak şekilde yerleştirilir*
Ø Uzun olanı omuzla dirseği içine alacak şekilde yerleştirilir*
Ø Daha önceden yerleştirilen şeritlerle bağlanarak tespit edilir. Şeritler çok kısa bağlanmamalıdır*
Ø Dirseği tespit için kol askısı takılır*
Ø Omur tespiti için* göğüs ve yaralı kol üzerinden geniş kumaş şerit veya üçgen bandaj uygulanır.
Dirsek kırığı tespiti:
Ø Kol gergin vaziyette bulunduysa* hastanın vücudu boyunca gergin ve deri ile arası yumuşak malzemeyle doldurulmuş tespit malzemeleri yardımıyla tespit edilir*
Ø Eğer bükülmüş vaziyette bulunduysa* bir kol askısı desteği yardımıyla tespit edilir.
Kol askısıyla ön kol* bilek ve el tespiti:
Ø Kırık dirsek ve bilek ekleminin hareketini önlemek için yaralı ön kolun altına üçgen kol askısı yerleştirilir. Hasta/yaralının boynunun arkasına üçgenin iki ucu düğümlenir*
Ø Aşırı hareket etmesini engellemek için geniş bir bandaj yardımıyla* gövdeye bağlanır.
Dirsek kemiği ve/veya ön kol kemiği kırığında sert malzemelerle tespit:
Ø Ön kolun altına 2 şerit yerleştirilir*
Ø Yumuşak maddeyle desteklenmiş sert tespit malzemelerinden biri parmak diplerinden dirseğe kadar içe* diğeri elin dış yüzünden dirseğe gelecek şekilde dışa konarak tespit edilir*
Ø Daha önceden yerleştirilen şeritlerle bağlanır* fazla sıkılmamalıdır*
Ø Dirsek eklemini tespit için kol askısı takılır*
Ø Bilek kemiklerinde veya el tarak kemiğinde* bölgeyi bir kol askısı ile tespit yeterlidir*
Ø Parmak kemiği kırıkları ile çıkığı ayırt etmek zordur. Tespit için* bir tespit malzemesi ile* yaralı parmak* yanındaki sağlıklı parmakla bandaj yapılabilir.
Pelvis kemiği kırığı tespiti:
Ø Her iki bacak arasına bir dolgu malzemesi konur*
Ø Sekiz şeklindeki bir bandajla bilekler tespitlenir*
Ø Doğal boşlukların altından (dizler ve bilekler) bandajları kaydırmak ve iki tanesi kalça ve dizler arasında diğer ikisi dizler ve bilekler arasında olacak şekilde düğümlenerek tespit edilir. Bütün düğümler aynı tarafta olmalıdır.
Uyluk kemiği kırığının tespiti:
Sert tespit malzemesi ve sağlam bacağı (ikinci bir tespit malzemesi gibi) kullanarak tespit etme:
Ø Bir el ayağın üst kısmına* diğeri bileğe konularak yaralı bacak tutulur ve sağlam bacakla bir hizaya getirmek için yavaşça çekilir. Aynı zamanda hafif bir döndürmede uygulanır*
Ø Her iki bacak arasına (dizler ve bilekler) bir dolgu malzemesi konur*
Ø Sekiz şeklinde bir bandajla bilekler sabitlenir*
Ø Yaralının vücudunun altından* kımıldatmaksızın doğal boşlukları kullanarak bel* diz ve bileklerin arkasına 7 kumaş şerit (veya benzeri) geçirilir*
Ø Yumuşak malzemeyle desteklenmiş sert tespit malzemesi* koltuk altından ayağa kadar yerleştirilir ve ayaklardan yukarı doğru bağlanır*
Ø Düğümler tespit malzemesi üzerine atılarak bandajlar bağlanır*
Ø Bilek hizasındaki bandaj öncekinin üzerine sekiz şeklinde bağlanır*
Ø Sert tespit malzemesi bulunmaması halinde* sağlam bacağı tek destek olarak kullanarak* geniş bandajlarla tespit edilir.
Diz kapağı kırığı tespiti:
Ø Geniş bandajlar yardımı ile iki bacağı birleştirerek dizkapağı tespit edilir. Dizin üst ve altında kalan bandajları sıkarken dikkatli olunmalıdır*
Ø Geniş ve sert tespit malzemesi (tabla) varsa* kalçadan ayağa kadar yaralı bacağın altına yerleştirilir ve iki tane kalça ve diz arasında* iki tanede diz ile bilek arasında olmak üzere geniş bandajlarla bağlanabilir. Bunun üzerine eklemi sabitlemek amacıyla* sekiz şeklinde bir bandaj sarılır.
Kaval kemiğinin tespiti:
Uyluk kemiği kırığı tespitindeki gibidir*
Ø Bacaklar tutulur ve yavaşça çekilir*
Ø Doğal boşluklar kullanılarak (dizlerin altı* bileklerin altı) yaralı bacağın altından kumaş şeritler geçirilir*
Ø Uygun bir şekilde yumuşak dolgu malzemesiyle desteklenmiş tespit malzemelerinden biri iç tarafta kasıktan ayağa kadar* diğer tarafta kalçadan ayağa kadar yerleştirilir*
Ø Ayaklardan başlanarak şeritler dış tespit malzemesi üzerinde düğümlenerek bağlanır. Bilek hizasındaki bandaj ayak tabanı üzerine sekiz şeklinde düğümlenir.
Bileğin / ayağın tespiti:
Ø Yaralının ayakkabıları çıkarılmadan bağları çözülür*
Ø Bilek seviyesinde sarılmış sekiz şeklinde bir bandajla her iki ayak birlikte tespit edilir ve yumuşak malzemelerle iyice kaplanmış (rulo yapılmış bir battaniye) bir yüzeye dayamak suretiyle bacakları yukarıda tutmak gerekir.
Zehirlenmelerde İlkyardım
Zehirlenme nedir?
Vücuda zehirli (toksik) bir maddenin girmesi sonucu normal fonksiyonların bozulmasıdır. Vücuda dışarıdan giren bazı yabancı maddeler* vücudun yaşamsal fonksiyonlarına zarar verebileceğinden zehirli (toksik) olarak kabul edilirler.
Zehirlenmelerde genel belirtiler nelerdir?
Ø Sindirim sistemi bozuklukları: Bulantı* kusma* karın ağrısı* ishal
Ø Sinir sistemi bozuklukları: Bilinç kaybı* havale* rahatsızlık hissi* hareketlerde uyumsuzluk
Ø Solunum sistemi bozuklukları: Nefes darlığı* morarma* solunum durması
Ø Dolaşım sistemi bozuklukları: Nabız bozukluğu* kalp durması
Zehirlenme hangi yollarla meydana gelir?
Zehirlenme yolları üç grupta toplanır.
Ø Sindirim yoluyla: En sık rastlanan zehirlenme yoludur. Sindirim yoluyla alınan zehirler genellikle ev yada bahçede kullanılan kimyasal maddeler* ıehirli mantarlar* bozuk besinler* ilaç ve aşırı alkoldür.
Ø Solunum yoluyla: Zehirli maddenin solunum yolu ile alınmasıyla oluşur. Genellikle karbonmonoksit (tüp kaçakları* şofben* bütan gaz sobaları)* Lağım çukuru veya kayalarda biriken karbondioksit* havuz hijyeninde kullanılan klor* yapıştırıcılar* boyalar ev temizleyicileri gibi maddeler ile oluşur.
Ø Cilt yoluyla: Zehirli madde vücuda direk deri aracılığı ile girer. Bu yolla olan zehirlenmeler böcek sokmaları* hayvan ısırıkları* ilaç enjeksiyonları* saç boyaları* zirai ilaçlar gibi zehirli maddelerin deriden emilmesi ile oluşur.
Sindirim yoluyla zehirlenmede ilkyardım nasıl olmalıdır?
Ø Bilinç kontrolü yapılır*
Ø Ağız zehirli madde ile temas etmişse su ile çalkalanır* zehirli madde ele temas etmişse el sabunlu su ile yıkanır*
Ø Yaşam bulguları değerlendirilir*
Ø Kusma* bulantı* ishal gibi belirtiler değerlendirilir*
Ø Kusturulmaya çalışılmaz* özellikle yakıcı maddelerin alındığı durumlarda hasta asla kusturulmaz*
Ø Bilinç kaybı varsa koma pozisyonu verilir*
Ø Üstü örtülür*
Ø Tıbbi yardım istenir (112)*
Ø Olayla ilgili bilgiler toplanarak kaydedilir ;
-Zehirli maddenin türü nedir?
-İlaç yada uyuşturucu alıyor mu?
-Hasta saat kaçta bulundu?
-Evde ne tip ilaçlar var?
Solunum yolu ile zehirlenmelerde ilkyardım nasıl olmalıdır?
Ø Hasta temiz havaya çıkarılır yada cam ve kapı açılarak ortam havalandırılır*
Ø Yaşamsal belirtiler değerlendirilir (ABC)*
Ø Yarı oturur pozisyonda tutulur*
Ø Bilinç kapalı ise koma pozisyonu verilir*
Ø Tıbbi yardım istenir (112)*
Ø İlkyardımcı müdahale sırasında kendini ve çevresini korumak için gerekli önlemleri almalıdır*
Ø Solunumu korumak için maske veya ıslak bez kullanılır*
Ø Elektrik düğmeleri ve diğer elektrikli aletler ve ışıklandırma cihazları kullanılmaz*
Ø Yoğun duman varsa hastayı dışarı çıkarmak için ip kullanılmalıdır*
Ø Derhal itfaiyeye haber verilir (110).
Cilt yolu ile zehirlenmelerde ilkyardım nasıl olmalıdır?
Ø Yaşam bulguları değerlendirilir*
Ø Ellerin zehirli madde ile teması önlenmelidir*
Ø Zehir bulaşmış giysiler çıkartılır*
Ø 15-20 dakika boyunca deri bol suyla yıkanmalıdır*
Ø Tıbbi yardım istenir (112).
Zehirlenmelerde genel ilkyardım kuralları nelerdir?
Ø Zehirlenmeye neden olan maddeyi uzaklaştırmak (Kirli madde vücuttan ne kadar çabuk uzaklaştırılırsa o kadar az miktarda emilir).
Ø Hayati fonksiyonların devamının sağlanması
Ø Sağlık kuruluşuna bildirme (112)
Metil Alkol Zehirlenmesi
NEDİR BU SAHTE RAKI?
METİL ALKOL ZEHİRLENMESİ VE İLKYARDIM
Metil alkol ve etil alkol arasındaki fark nedir?
Etil alkol (etanol)* saf alkol ya da mutlak alkoldür. Glükozun mayalanmasından oluşur. Bu nedenle bira* şarap ve damıtık içkide bulunur. Hoş bir tadı vardır. Besin ve eczacılıkta kullanılır.
Metil alkol (metanol)* çözücü olarak değerlendirilmesinin ötesinde formaldehit (denetimli yükseltgeme yoluyla) ve metil esterlerin (iyodür* sülfat) üretiminde kullanılır. Zehirleyici bir madde olan metil alkol* 100 ml'nin üzerinde alındığında ölüme yol açabilir. Metil alkol* endüstride boya inceltici* teksir makine sıvısı* antifriz* cam temizleyici gibi maddelerin yapımında kullanılır.
Metil alkol zehirlenmesi belirtileri nelerdir?
Metil alkol zehirlenmesinde* başlangıçta genellikle* yüzde kızarıklık* baş dönmesi* yorgunluk* bulantı ve görme bozukluğu görülür. Ani görme kaybı oluşabilir.
Belli bir süreden sonra* nörolojik bozukluklar ortaya çıkıp komaya kadar gider. Kalıcı körlük oluşabilir.
Metil alkol* santral sinir sistemindeki hücreleri harap eder. Vücutta şiddetli asidoz oluşturur; vücuttaki tüm organların tahribine neden olur. Bu da aralarında kalp krizi de dahil olmak üzere birçok hastalığa neden olabilir.
Metil alkol zehirlenmesinin sonuçları nelerdir?
# Beyin fonksiyonlarını etkiler.
# Beyindeki hücrelerin ölmesine neden olur.
# Ani körlüğe yol açabilir.
# Karaciğer yetmezliğine neden olabilir.
# Ölüme neden olabilir.
Metil alkol zehirlenmesi ve ilkyardım
# Belirtilerden biri veya birkaçı olduğunda* erken dönemde* 112 Ambulans'ı arayarak hastanın Acil Servis'e ulaştırılması çok önemlidir. Zehirlenme şüphesi olduğunda* erkenden tedaviye başlanması yaşam kurtarıcı olabilir.
Hastanede hastanın yapısına ve zehirlenme derecesine göre serum tedavisi ve etil alkol tedavisi yapılır.
# 112 Ambulans gelene kadar hastanın açık havaya çıkarılması gerekir. Özellikle solunum yoluyla metil alkol alan kişilerde bu çok önemlidir. Hastanın solunumu yoksa* suni solunum uygulanması gerekir*. Zor nefes alıp veriyorsa* oksijen verilmesi yaşam kurtarıcı olacaktır.
# Bilinci bulanık veya kapalı olan hastalara ağızdan herhangi bir içecek veya yiyecek verilmez. Hekim* hemşire veya bir başka sağlık personeli tarafından yönlendirilmek kaydıyla hasta kusturulabilir.
# Cilde temas söz konusuysa* hastanın üzerindeki giysiler çıkarılır ve sabun veya hafif bir deterjan kullanılarak en az 15 dakika süreyle yıkanır.
# Göze temas varsa* üst ve alt göz kapakları kaldırılarak en az 15 dakika süreyle ve bol suyla yıkanır.
*Suni solunumu* mutlaka ilkyardım eğitimi almış kişiler yapmalıdırlar.
Uzm. Dr. Ülkümen RODOPLU
Avrupa Acil Tıp Birliği (EuSEM) Başkan Vekili