Fakir bir genç olan Raskolnikov, başarılı olmasına rağmen hukuk fakültesini maddi sebeplerden ötürü yarıda bırakmak zorunda kalmıştır.
Paranın, parayla ne yapılacağını bilmeyen, insanlık ailesine parazit olan aşağılık insanların elinde iken, toplumun gelişimine büyük katkılar sağlayabileceklerin para sıkıntısı çekmesinde bir yanlışlık olduğunu düşünmektedir ve insanlığı sıradan ve sıradan olmayan diye ikiye ayırır. Raskolnikov'a göre sıradan olmayan insanlar her hakka sahiptirler (insan öldürme gibi). Yapacakları şey insanların yararına olacağından amaçlarına ulaşmak için karşılarına çıkan engelleri aşmak yöntem nasıl olursa olsun onlara mübahtır. Kendisini sıradan olmayan insanlar grubunda düşünen, ancak ailesine ve Sonya'ya olan müthiş bağlılığını hesaba koymayan Raskolnikov, teoremi doğrultusunda yaşlı ve zengin bir tefeci kadını ve görgü tanığı bırakmamak için onun kız kardeşini öldürür. Kadının parasını ve değerli eşyalarını alır; ancak bunları harcayamayacağı için gidip bir evin avlusundaki bir taşın altına saklar, hiçbir zaman da geri dönüp onları alamaz. Kitabın geri kalanı boyunca Raskolnikov'un psikolojik çözümlemelerine yer verilir.
Kitabın sonlarına doğru uzun süren bir iç hesaplaşma sonucu kendisinin sıradan olmayan insanlar gurubuna ait olmayacağını düşünür ve suçunu itiraf eder. Ancak gelecekte onu yepyeni bir hayat beklemektedir.
Kitap, Dostoyevski'nin klasik ezoterik bir varyantıdır. Genel olarak, hayattaki tek suçun kibir,tek cezanınsa 'gerçekte ne kadar aşağılık biri olduğunu' göstermektir.
Kitap, yeraltı edebiyatının temellerini de içinde barındırır ve bu romanın baş yapıtında temel sorun para olarak elde alır. Buna bağlı olarak radikal gençlerin maddeci yaklaşımını işler.