Sana gelmeliyim
geçip ayrılığın gül bahçesinden
ateş kesilmeli damarlarımdaki kan
gecenin en koyu karanlığında gelmeliyim sana
göz gözü görmemeli
dilimde şiirlerim olmalı bir de
yüreğim papatya dolu kırlar
öyle gelmeliyim sana..
Avuçlarımda umut dolu yarınlarla gelmeliyim sana
başımda temmuz akşamları
sonra bir yıldız kaymalı
yüreğimin kuytu bir köşesinden
bakılmaya doyum olmayan gözlerin olmalı bir de
dolunay olmalı yüzün
öyle gelmeliyim sana..
Hasretin dağ gibi oturmalı yüreğime
öyle gelmeliyim sana
kimseler görmemeli yüzümü
kimseler bilmemeli
hafiften bir rüzgâr esmeli sana gelirken
gözlerimde yalnızlık
saçlarımda yıldızlar olmalı bir de
inceden bir yağmur yağmalı sonra
ve kavuştuğum gün sana
yüreğimi avuçlarının tam ortasına koymalıyım
kuru bir gül misâli
öyle gelmeliyim sana..
Acılarım elpençe divan durmalı karşımda
uykuya dalmalı aşkı bilmeyenler
dalıp gitmeliyim bir zaman
mushaf gibi duvarlara astığım sûretlerine
utanmalı geceler sonra
gözlerinin karasından
işte öyle gelmeliyim sana..
Yangın panayırları kurmalıyım bir de
yaşadığın şehrin meydanlarına
âhımdan tutuşmalı yarasaların kanatları
ardına bakmadan kaçmalı benden
aşkı tanımayanlar
bir sen kalmalısın yanımda, bir de hayâlin
öyle gelmeliyim sana..
Sana geldiğimde sesimden değil
gözlerimden değil
gözlerimin altından tanımalısın beni
boynumdaki ip izlerinden bir de
biliyorum yakışmazdı bana
darağaçlarını süsleyemeden gelmek kapına
ama öylece gelmeliyim
gelmeliyim ve sesinden öpmeliyim seni sonra
işte öyle gelmeliyim sana..
Kıpkızıl güller getirmeliyim sana
adı şiir olan
aşkın kerbelâsı olmalı yüreğim
kan olmalı sokaklar seni gördüğümde
görür görmez
bir “âh" koymalıyım kaşlarının arasına
cennetim olmalı gözlerin
öyle gelmeliyim sana..
Sol yanından ne haber deme bana sakın
bir aynadır şimdi yokluğun cebimde
bakıp bakıp delirdiğim
hergün
bir bilinmeyene gitmek hazırlığı yüreğimde
rüyalarımda yağmur yüzlü dervişler
boynumda sensizlik yaftası
ellerimde gül ve karanfil kokuları
kessem şiir akacak bileklerimden
kesmesem sen
kalmadı yanacak yerim gayrı
sana mâlumdur elbet
dokunsalar değil
artık dokunmasalar da ağlıyorum yâr
İşte böyle gelmeliyim
gelirsem sana
ve ciğer kanım olmalı sana sunduğum güller
bir sen kalmalısın
sevdâ nöbetlerimden geriye
bir sen
sonra cennet kokuları gelmeli uzaklardan
kokun gelmeli bir de
yeşil kanatlı yağmur kuşları olmalı omuzlarımda
ellerimde yokluğun
hasretin heybemde
bir de şiirlerim yüreğimde
öyle gelmeliyim sana..
ßæ
__________________ qüLün héP qüLDükLérime... sıkıySa öLün bakaLım... héR güN öLDükLérime...
Ah bir söyliye bilsem sana
Seni ne çok sevdiğimi
Uzanıp tutabilsem ellerini
Yüreğim yüreğine kavuşsa
Benden çok uzaklardasın sevdiğim
Sen içime çektiğim nefesim
Aldığım her solukta benimsin
Düşlerimde yalnız düşlerimdesin
Seni uzaktan sevmekte güzel
Bana uzakken sevgin bu kadar güzel
Ya benim olsan.. sevdiğim
O zaman bu yürek dayanırmı
Bu kadar büyük sevgiyi taşırmı
İçimden bir çığlık kopuyor
Kimsenin duymadığı bir çığlık
Seni seviyorum diyor seni seviyorum...
Hemde hiç kimsenin sevmediği
Sevemeyeceği kadar
Canımda can kadar
Bir gün kara toprak olana kadar
Bu yürek bu sevdayla kavrulur yanar.....
ßæ
__________________ qüLün héP qüLDükLérime... sıkıySa öLün bakaLım... héR güN öLDükLérime...
Seni unutmama izin verme! Aniden çekip gitmeye karar vermiş olsan bile sevgili,
Kokunu emanet bırak yastığıma
Ve izin verme seni unutmama asla!
Hadi bakışlarını bırak bana;
Hani o içimi eriten, hani sıcacık eden yüreğimi…
O bakışların…
O bakışların var ya hani!
Bırak onları bana
Ve ben saklayayım onları, usanmadan yüreğimin saklı kalmış yamaçlarında.
Aniden çekip gitmeye karar vermiş olsan bile sevgili,
İzin verme asla unutmama seni!
Kokunu,
Evet, evet…
Kokunu emanet bırak yastığıma mesela..
Dokunuşunu hatırlaması için son kez dokun yanağıma yada…
Ama, ne olursa olsun,
Seni unutmama izin verme asla!
Ayaküstü , alelacele bir öpücük kondur n’olur..
N’olur, gidişindeki sebepsizlik gibi,
Sebepsiz hatıralar bırak bana.
Gitme diyemeyen yüreğime emanet et gülümsemeni mesela,
Yada…
Yada, son kez sarıl,
Sımsıkı sarıl boynuma..
Ve ben hep hatırlayayım sıcaklığını yastığımda.
Gitmenle birlikte şarkıları ezberler oldu dilim bilir misin sevgili?
Her şarkıda tutulan dileklerin verdiği umutları öğrendi gidişinin ardından yüreğim..
Sen sevgili,
Hiç çakıl taşlarını saydın mı öyle bakarken toprağa?
Ben,çakıl taşlarını pek bir sever oldum gidişinle mesela..
Sen unutulmak için , sebepsiz ve aniden giderken yanımdan usulca..
Ben, bir avuç çakıl taşından beklediğim umutla;
İzin vermiyorum unutmasına seni yüreğimin oysa…
Oysa saçma bahanelerin ardına sakladığın gidişinle,
unutulmak isteyen olsan bile sevgili..
Ben, tüm bahaneleri unutup,
Şarkılardan seni diliyorum otobüs yolculuklarımda…
Unutulmayı göze alıp, aniden çekip gitmeye karar vermiş olsan bile sevgili,
Kokunu emanet bırak yastığıma,
Ve izin verme seni unutmama asla!
Nolur,
N’olur gitme diyemeyen yüreğime son kez dokun ellerinle…
Gülüşünü emanet et mesela,
Ya da bakışlarını bırak…
Kokunu....
Gözlerini…
En azından,
Sabahları bakarak bana,söylediğin günaydınları toplasın yüreğim geçmişin sayfalarından…
İzin ver onlar sıyrılıp girsin geceleri koynuma.
Yada…
Yada, son kez sarıl,
Sımsıkı sarıl boynuma..
Ve ben hep hatırlayayım sıcaklığını yastığımda.
__________________
Hani bir söz var ya iz bırakanlar unutulmaz diye.
Sen bende öyle bir iz bıraktın ki silinmesi na-mümkün…
Seni seviyorum demek, Hiçbir zaman bu kadar güzel olmamıştı. Hiçbir zaman böylesine, Sevip sevilmemişti bu yürek. Yüreğinde bana ve sevgime yer var mı? Yer var mı aşka ve umuda? O zaman yukarıya bak, Ben ordayım her zaman yanındayım. Gündüz güneşi'mle gece ay'ımla, Kimsenin kucaklayamayacağı kadar Kucakladım seni. Bazen bir umut olmalıyım yüreğinde Güzel yarınlarda gerçekleşmeyi bekleyen. Sonra bir hayal düşüncelerinde, Seni başka alemlere götüren. Karanlık düşüncelerindeki Son yaprak olmalıyım ben, Hiç solmayan bir yaprak. Seni yaşamalıyım duygularda, Seni hissetmeliyim her nefes alışında. Yağmur olup üstüne yağmalıyım, Her damla benim sana olan sevgimdir. Islanmalısın sevgi yağmurlarında. Aydınlığın olmalıyım sonra, Buğday sarısı güneşimle. Kar'a kartanesi'ne ne dersin Bembeyaz saf aşklar yaşamak için. Ben senin vazgeçemediğin Gökyüzün olmalıyım. Ne sen beni unutmalısın, Ne de ben sensiz evreni kucaklamalıyım. Seni seviyorum demek Hiçbir zaman bu kadar güzel olmamıştı. Hiçbir zaman böylesine Sevip sevilmemişti bu yürek. Şimdi ben o güzeli seninle yaşıyorum, Ve Seni çok seviyorum.
ßæ
__________________ qüLün héP qüLDükLérime... sıkıySa öLün bakaLım... héR güN öLDükLérime...
Değişir rüzgarın yönü Solar ansızın yapraklar; Şaşırır yolunu denizde gemi Boşuna bir liman arar; Gülüşü bir yabancının Çalmıştır senden sevdiğini; İçinde biriken zehir Sadece kendini öldürecektir; Ölümdür yaşanan tek başına Aşk iki kişiliktir.
Bir anı bile kalmamıştır Geceler boyu sevişmelerden; Binlerce yıl uzaklardadır Binlerce kez dokunduğun ten; Yazabileceğin şiirler Çoktan yazılıp bitmiştir; Ölümdür yaşanan tek başına, Aşk iki kişiliktir.
Avutamaz olur artık Seni bildiğin şarkılar; Boşanır keder zincirlerinden Sular tersin tersin akar; Bir hançer gibi çeksen de sevgini Onu ancak öldürmeye yarar: Uçarı kuşu sevdanın Alıp başını gitmiştir; Ölümdür yaşanan tek başına, Aşk iki kişiliktir.
Yitik bir ezgisin sadece, Tüketilmiş ve düşmüş, gözden. Düşlerinde bir çocuk hıçkırır Gece camlara sürtünürken; Çünkü hiç bir kelebek Tek başına yaşayamaz sevdasını, Severken hiçbir böcek Hiç bir kuş yalnız değildir; Ölümdür yaşanan tek başına, Aşk iki kişiliktir.
Ataol Behramoğlu
ßæ
__________________ qüLün héP qüLDükLérime... sıkıySa öLün bakaLım... héR güN öLDükLérime...