Dessas
Eğer düşman yoksa bil ki savaş olmaz, şehvetle dirilen şu zeker kolay solmaz.
Kula yaltaklık edenler, dost sayılamaz. Korku ve dehşete kapılanın kalbi yavaş atmaz.
Gürültüyle beslenen kulakta sükût durmaz. Kara sinekler mikrop demek, arılar boka konmaz.
El yumruğunu yemeyen yumruğunu balyoz sanar arlanmaz. Zahmet çeken asla bir kişi olmaz.
Ekmek elden su göldense tasaya yer kalmaz. Yabancı görmedikçe köpek delice havlamaz.
Yaşama dahil oldukça sistemlerin aynı kalmaz. Derste kopya çekerek alınan notla bir bok olmaz.
Önüne hedefi koymadıkça amaca tez varılamaz. Hurafelerle yola çıkanlar köprü sonuna ulaşamaz.
Akacak olan kan ilelebet damarda durmaz. Sapına kadar erkek de olsan kadına el kalkmaz.
Gerçek, bana bir adım daha yaklaş.
Gaflet, benden bir adım daha geri at.
Aman uzak dur benden.
Dessas, ne bu caka bu fiyakalı hal?
Yolcu yolunda gerek hadi yollan! ...
Kilidi kırmadıkça sırrın kapısı açılamaz. Rabbım emri verse inan taş üstünde taş kalmaz.
Komutan komut vermedikçe esas duruş bozulamaz. Sago bir kere siler adın tadıma karışamaz.
Yazı kağıtta yatılı, söz ağızdan uçar durmaz. Dilim tutulmadıkça mikrofonum sır tutmaz.
İlim kendini bilmektir, bilmeyenden halt olmaz. Yalan söylediysen yanına kâr kalmaz.
Yalanın ömrü tez biter, mumlar yatsı sonuna ışıyamaz. Zahmet etme boştan dolu çıkmaz.
Gün gelir bir tatlı sözle yılan delikten çıkmaz. Beşikten mezara dek bu gemide aynı tayfa kalmaz.
Zel Celâl'in kalemi yazar, levh-i mahfuz okunamaz. Zaman hırsızı çok çalar, koluna zincir vurulamaz.
Akın dünya limanına demir atmışsa gemin girrdaptan kurtulmaz. Gözümde nice ırmak saklı akışı durmaz.
Gerçek, bana bir adım daha yaklaş.
Gaflet, benden bir adım daha geri at.
Aman uzak dur benden.
Dessas, ne bu caka bu fiyakalı hal?
Yolcu yolunda gerek hadi yollan! ...
Şikayetname
Yapılacak iş ekilmeye hazır bahçe
Hayat benim için pırlantadan akçe
Farketmez lehçe
Beat kazan,lirik kepçe
Asileşirse kaplan.takar ani pençe
Neyin iddasında yanar döner çekişmelerdesin?
Beyin en güçlü sahipliğin,kalbin arsız dengin
Boğulmakta olduğun denizler dingin
Uçmakta olduğum gökkubbe engin
İfadem hayli derin.
Ne kadar özenle yapılsa da gözüme batar yamalar.
En yakından gelen hücumlar,nedir suçumlar,bak koçumlar?
Çenede alçılar,akordu bozuk gaydalar.
Kendinizden esirgediğiniz faydalar.
Arının soktuğu dudaklar acı kapar,canın yanar,acı yapar
Mikrofonun efendisi vezire tacı takar.
Bir basit kelama kurban gider krallar.
Yenik zırvalar,yitik Prof.lar vs.
Kendini bugüne kaptıranlar,kendine kurşun sallayanlardır.
Bu sapanlar baş yara ki; İlhamlarımdır.
Gülmeyen tekerler gibidir bir köşede intiharlar.
Vakit ön göstermez,siscesine sinsi planlar.
Dağda duman tüter,bende tütün.
Anlatmaya kalkıştıklarım bütün.
Haydi bu kötürümü yürütün! ...
Kafanızı kendi yumruklarınızın gücüyle dövün!
Şahsıma savurduğun ezik küfürlerle övün!
Hırs ve şehvet adını vermiş iki başlı canavara
Sadakatin yenilgisiyle başın çarpar meteora
İnfilak eden nefis bin pislik bırakır yol boyunca
Kulaklarıma tecavüz eden kuru gürültün çınlamakta
Korkarım ki,familyanızın çoğu içten pazarlıklı,
Odam,Evim,Sevgilim hepsi nazarlıklı,
Bu dünyada bir gerçek var,inan herşey karşılıklı
Bu savaşa dahil olduğundan insan kendinden utandı
Aman canım kıymetli dokunmasın bana yılanlar,
Vakti gelince işe yarayacak sakladığın tüm samanlar
Ruh parmakla anlat derdimi,sükunetimi bozdular
Kumlarında kıvrılan yılanın başındadır topuklar.