Önce bir sancı olur sonra bir duyumsama
Sonra günler kaygılı duruşlarla
İnce yağmurlardan seni alır getirir..
Birlikte özlemek bekleyişlerin
Sevinçlerle duyurduğu sezgidir..
Güçlü bir direnme biçimidir biraz da
Süzülür geceden damıtılan ışıkta
Aşklar işte bu özlemden oluşur
Gerçek ve haklı savaşlar da..
Önce bir seziş olur sonra bir duyumsama
Sonra bir esinti ta deniz içlerinden
Bir akşamda beklenmedik bir yazla
Bir boşluğu sevdaya dönüştürür..
Savrulurken raconun kırmızı pelerini o zarif öfkeye
Zaman ki sana hasta oldu. incelikli haytasın..
Nüksederken raksına mahallenin maşallahı eyvallahı
Güzelleş be oğlum, şimdilik ölümüne kadar ayaktasın..
Üyeye Bela gelmez Admin Kızmadıkça,Admin Sinirlenmez Üye Azmadıkça
Ne kadar kibirli dursa da Bardağın önünde eğilir çaydanlık Öyleyse bu büyüklenme niye? Bu kibir bu gurur niçin? Mütevazi ol, hatta bir adım bile geçme gurur kapısından; Bardağı insan bunun için öper daima alnından…
Bir mum diğer bir mumu tutuşturmakla, ışığından bir şey kaybetmez...
Bütün geceleri yatırırdık dizlerimize
Bakarak aynalardaki izdüşümlerimize
Aşk sunulurdu altın oymalı tepsilerde
Zamansız coşkuyduk birbirimizin içinde
Sevgiden kalan an’dan yaratırdık özümüzü.
Belki de aradığımız korkulu yarınlardı
İçimize delice yağan öfkeli bir sağanaktı
Bütün takvimlerimiz kayıp kalmış çabaydı
Yenilenmeye kurulu sözler hep aldatmacaydı
Çıngıraklı bir yılanla paylaşırken sözümüzü.
Cinnet kasabalarını geçerdik en deli özlemle
Soluklanırdım cennet gözlerinin derinlerinde
En ağır yüklerle ova olurdu aşk denizlerinde
Çığlıklarla dağları aşar, yankılanırdın bende
İlahiler yükselirdi yüreğinden, yummazdım gözümü.
Her gecenin bitimsiz öykülerinde sevişirken ay’la
Tarlada toprak, havada nem, denizde tuz olurduk
Yıldız kraterlerinden öpüş çalar, sızıyla solurduk
Harmanlara gizlerdik bedenlerimizi, yorulurduk
Sarı samanlarla savrulmuş ömrün ilk ve son sözüydük.
__________________
Üyeye Bela gelmez Admin Kızmadıkça,Admin Sinirlenmez Üye Azmadıkça
Ne kadar kibirli dursa da Bardağın önünde eğilir çaydanlık Öyleyse bu büyüklenme niye? Bu kibir bu gurur niçin? Mütevazi ol, hatta bir adım bile geçme gurur kapısından; Bardağı insan bunun için öper daima alnından…
Bir mum diğer bir mumu tutuşturmakla, ışığından bir şey kaybetmez...
Senden önceki hiçbir mutluluk senin gözlerin kadar anlamlı değilmiş meğer...
Sende yaşıyorum...
Hayatta yüreğim.
Önümde gözlerin, arkamda benliğim...
__________________
Üyeye Bela gelmez Admin Kızmadıkça,Admin Sinirlenmez Üye Azmadıkça
Ne kadar kibirli dursa da Bardağın önünde eğilir çaydanlık Öyleyse bu büyüklenme niye? Bu kibir bu gurur niçin? Mütevazi ol, hatta bir adım bile geçme gurur kapısından; Bardağı insan bunun için öper daima alnından…
Bir mum diğer bir mumu tutuşturmakla, ışığından bir şey kaybetmez...
Gözlerin gözlerin gözlerin,
ister hapisaneme, ister hastaneme gel,
gözlerin gözlerin gözlerin hep güneşte,
şu mayıs ayı sonlarında öyledir işte
antalya tarafında ekinler seher vakti..
Gözlerin gözlerin gözlerin,
kaç defa karşımda ağladılar
çırılçıplak kaldı gözlerin
altı aylık çocuk gözleri gibi kocaman ve çırılçıplak,
fakat bir gün bile güneşsiz kalmadılar..
Gözlerin gözlerin gözlerin,
gözlerin bir mahmurlaşmayagörsün
sevinçli bahtiyar
alabildiğine akıllı ve mükemmel
dillere destan bir şeyler olur dünyaya sevdası insanın..
Gözlerin gözlerin gözlerin,
sonbaharda öyledir işte kestanelikleri bursa'nın
ve yaz yağmurundan sonra yapraklar
ve her mevsim ve her saat istanbul..
Gözlerin gözlerin gözlerin,
gün gelecek gülüm, gün gelecek,
kardeş insanlar birbirine
senin gözlerinle bakacaklar gülüm,
senin gözlerinle bakacaklar..