Yıllar önce sahilde arabayla turlarken bir ekip otosu bizi çevirdi ve sordu:
-Gençler alkol var mı?,
Cevabımız:
-Yok valla, hepsini içtik.
---
Bir arkadaşımla balık almaya gittiğimizde, arkadaşım kovanın içinde yüzüp çırpınan balıklara bakıp,
Bunlar tazemi?diye sormuştu.
Balıkçı da cevabı hemen yapıştırdı:
Yok abla, pil takıp oynatıyoruz.
---
Bizim oradaki Carrefour´un ilk açıldığı zamanlar. Mağazada anlık indirim duyurularını anons eden kişi şöyle dedi:
-Pantolonları indirdik, orta reyonda sizleri bekliyoruz.
-Geliyoruz anacım, sen öyle kal!
---
Arkadaşımın sevgilisi komiser.Geçenlerde ikisi arabada sohbet ederlerken;
- Bilmem kaç merkez, yolda üç tane o***pu var.
- Tamam.
diye bir telsiz anonsu gelmiş.Erkek arkadaşı çok utanmış ve hemen telsize sarılıp telsizin diğer ucundaki memura;
- Bu ne biçim anons, malum kadın deyin biz anlarız.diye fırça atmış.
On dakika sonra gelen telsiz anonsu ikisini de kahkaha krizine sokmuş.
- Komiserim malum kadınlar o***pu değilmiş. Tamam.
---
Erzurum'lu bir hanim telasla kosarak Belediye otobüsünü durdurmaya ugrasiyor. Halk islikliyor. Şoför acı bir frenle duruyor.
Kadin:
- Gardas bu otubus iliceye gidir mi? "
SOfOrün cani burnunda, araba dolu, zor durmus, kizginlikla
- Hayir baci, getmez "
Kadin:
- haydaaaa eleyse niye durdun !"
GAYNIM GiLE GiDiREM
---
Güney'de bir turistik lokanta, yemek listesine yemeklerin Türkçe adlarini, kars¸ısına da Ingilizcelerini koymus. Mantı'nin
ingilizcesi olarak da "Logi" geçiyormus. İngilizcede böyle bir sözcük mevcut degil. Peki nasil icad edilmis?
Arastirmis ve bulmuslar: "Logic" ingilizcede "mantık" demek. Son harfini atmislar, olmus "mantı" !