Geri git   Van.GEN.TR Forum | Yerel Van Forumu > Şiir & Hikâye & Yazı > Aşk ve Sevgi Üzerine

Aşk ve Sevgi Üzerine Aşk ve sevgi ilgili paylaşım alanı

Cevapla
 
Konu Araçları Stil
Alt 24/09/07, 12:28   #1
No_Name
Çavuş
 
No_Name - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Sep 2007
Bulunduğu yer: Van
Mesajlar: 63
Tecrübe Puanı: 0 No_Name will become famous soon enough
Standart Bitişin çığlığı

okunduğu Zaman Insani Etkileyen Yazilariniz Varsa Gönderin Lütfen.

Bakalim En Etkili Yazilari Kim Yaziyor!




No_Name isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konu Sayısı: 4
Alt 24/09/07, 12:30   #2
No_Name
Çavuş
 
No_Name - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Sep 2007
Bulunduğu yer: Van
Mesajlar: 63
Tecrübe Puanı: 0 No_Name will become famous soon enough
Standart

ESKİ BİR TAPINAK YAZITI

Gürültü ve patırtının ortasında sükunetle dolaş; sessizliğin içinde huzur bulunduğunu unutma.

Başka türlü davranmak açıkça gerekmedikçe herkesle dost olmaya çalış.

Sana bir kötülük yapıldığında verebileceğin en iyi karşılık unutmak olsun,

Bağışla ve unut. Ama kimseye teslim olma.

İçten ol; telaşsız,kısa ve açık seçik konuş. Başkalarına da kulak ver.

Aptal ve cahil oldukları zaman bile dinle onları; çünkü,dünyada herkesin bir öyküsü vardır.

Yalnız planlarının değil, başarılarının da tadını çıkarmaya çalış.

İşinle ne kadar küçük olursa olsun ilgilen; hayattaki dayanağın odur.

Seveceğin bir iş seçersen yaşamında bir an bile çalışmış ve yorulmuş olmazsın. İşini öyle seveceksin ki,

başarıların bedenini ve yüreğini güçlendirirken verdiklerinle yepyeni hayatlar başlatmış olacaksın.

Olduğun gibi görün ve göründüğün gibi ol. Sevmediğin zaman sever gibi yapma.

Çevrene önerilerde bulun ama hükmetme. İnsanları yargılarsan onları sevmeye zamanın kalmaz.

Unutma; insanlığın yüzyıllardır öğrendikleri, sonsuz uzunlukta bir kumsalda tek bir kum taneciğinden fazla değildir.

Aşka burun kıvırma sakın; o çöl ortasındaki yemyeşil bir bahçedir.

O bahçeye layık bir bahçıvan olmak için her bitkinin sürekli bakıma ihtiyacı olduğunu unutma.

Kaybetmeyi ahlaksız bir kazanca tercih et.

İlkinin acısı bir an, ötekinin vicdan azabı bir ömür boyu sürer.

Bazı idealler o kadar değerlidirler ki, o yolda mağlup olman bile zafer sayılır.

Bu dünyada bırakacağın en değerli miras dürüstlüktür.

Yılların geçmesine öfkelenme, gençliğe yakışan şeyleri gülümseyerek teslim et geçmişe.

Yapamayacağın şeylerin yapacaklarını engellemesine izin verme.

Rüzgarın yönünü değiştiremediğin zaman, yelkenlerini rüzgara göre ayarla.

Çünkü dünya, karşılaştığın fırtınalarla değil, gemiyi limana getirip getiremediğinle ilgilenir.

Ara sıra isyana yönelecek olsan da hatırla ki, evreni yargılamak imkansızdır.

Onun için kavgalarını sürdürürken bile kendi kendinle barış içine ol.

Hatırlar mısın doğduğun zamanları; sen ağlarken herkes sevinçle gülüşüyordu.

Öyle bir ömür geçir ki,herkes ağlasın öldüğünde,sen mutlulukla gülümse.

Sabırlı, sevecen,erdemli ol. Önünde sonunda bütün servetin sensin.

Görmeye çalış ki, bütün pisliğine ve kalleşliğine rağmen,

Dünya insanoğlunun biricik güzel mekanıdır.

No_Name
No_Name isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konu Sayısı: 4
Alt 24/09/07, 12:32   #3
No_Name
Çavuş
 
No_Name - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Sep 2007
Bulunduğu yer: Van
Mesajlar: 63
Tecrübe Puanı: 0 No_Name will become famous soon enough
Standart






Kararınız ne olursa olsun acı çekeceğinizi bildiğiniz durumlarda,
bir karara varmak çok güçtür. Özellikle sevgi ilişkilerini
bitirirken, ayrılıkların da başlangıcında. Bir şey olur, bir şey
yaşanır ya da olması gereken gerçekleşmez.
İşte o zaman içinden bir parça kopar insanın.
"Bu bana göre değil, hak etmiyorum ben bunları" diye düşünür.

Aşk varsa, sevgi oluşmaya başlamışsa, başını hızla bir yere
vurduğunda hissettiği acıdan daha keskin bir acı kaplar ruhunu.
İsyan etmek, bağırmak, çağırmak, "kendine gel, yaptığını fark
et" demek ister. İlk sarsıntı bazen bir kucaklaşmayla,
bazen bir özür ya da özrü sembolize eden bir davranışla,
daha kötüsü bazen hiç konuşulmadan geçer gider.
Ama ardı arkası kesilmiyorsa incinmelerin
ya da farklılıklardaki yansımaların, yürekteki
acı büyür iyice. Ve başlar çatışma.

Yürek, ilkel toplumlardaki tamtamların çığlığıyla sarsılırken,
akıl yüreği sakinleştirmeye, çözüm üretmeye çabalar. Paramparça
hisseder kendini insan. Benliğe, doğrulara, sağlıklı birlikteliğe
duyulan özlemle, sevgiliye duyulan özlem arasında takılı kalır.
İlkel çalgıların ve çığlığın ritmi artarsa eğer, yani var olanlara
yenileri eklenirse, akıl daha çok frene basar. Bu kez "kendine
gel !" denen, kendisidir. Çünkü aynada görülen, göz kapakları
düşmüş, dudakları sarkmış yüz, artık mutlu degildir.

Yapılacak tek bir şey vardır. "Ya olduğu gibi kabul et ve
acı çekme ya da çık git." Bilir bilmesine bunu yürek de,
gitmeyi istemez. Bedenini uzaklaştırmayı değil, onu
göğsüne sokmayı ister. Sarılmak, daha çok bir olmak.

Hele bir de paylaşılan zaman ve yaşam parçaları çoksa,
umutlar ve hedefler beraber konduysa, emek harcandıysa var
olmak için, daha da güçleşir gitmek. Tüm bunlar yaşanırken
benlikte ve ruhta, artık bir arada oluşun da tadı kalmaz.
Çünkü, ne, bir olunabilir bu sorularla, ne de gidilebilir bu
özlemle. Tamtamın sopası, her soluğa denk düşer böylesi
zamanlarda. "Seni Seviyorum" o ilkel sestir aslında. Sevgi
yener mi aklı? Bazen. Ama hep o incinmeye, yeniden hayal
kırıklığına uğramaya hazır oluş halde sürer ilişki. Kişi,
bilir bir gün bağların kopacağını. Sadece süreyi uzatmaya,
kopuşu geciktirmeye yarıyordur davranışları.

Bazen de akıl galip çıkar, yüreği de yanına çekerek. "Tamam"
diye düşünür insan. "Onu çok seviyorum. Bedeninin sıcaklığını,
sarılmasını özlüyorum. Ama kumaşın dokuması farkli işte.
Tutmuyor birbirini. Farklılıklar, olanlar ya da olmayanlar bu
kadar sarsıyorsa beni; kendimi, 'ben'ime olan saygımı
korumak için bitirmeliyim ilişkimizi."

Ve geriye dönüp yaşananlara bakar. "Denemediğim yol
kalmış mı? Yeterince süre vermiş miyim sorunların çözümü için?
Çaba göstermiş miyim gerçekten?" diye sorar. Her şey denenmişse
bile, son bir sanş vermeden ilişkiye, çıkıp gidemez. "Şu olaya,
bu zamana kadar yaşarım, yaşatmaya çalışırım sevgimi. Tekrar
oturur konuşur, anlatmaya, anlamaya çabalar,olamazlığına emin
olmadan koparmam içimdeki duyguyu"diye düşünür. Ve yaşar.

Eğer sevgi gerçekse, kişilikler sağlıklıysa, farklılıklar aşılamaz
boyutta değilse, çözülür sorunlar. Ama aksi durumda, tek yol kalır
hayatta. Gidiş. Hem de gelişi olmayan bir gidiş. Denenmiş elbisenin
provasının olmayacağını bilerek, geride hiçbir şüphe, akılda hiçbir
keşke, yürekte hiçbir ümit bırakmadan, çıkıp gidilir.

Acı çekilmez mi? Hem de nasıl çekilir. Yine de bilir ki insan,
beraber olduğu sürece hep acı çekecek., acı çekme ihtimaline
karşı hep tetikte duracak, mutluluk,huzur üretemeyecek.

Bu yüzden haykırır yüreğinin olanca gücüyle: "Hadi şimdi vurun
bakalım tamtamlar. Şimdi daha hızlı, daha güçlü çığlıklar atın.
Başka ses duyamaz hale getirin beni. Ama ben gidiyorum.
Çünkü bir süre sonra susacağınızı biliyorum. Alın bir vuruş
da benden. Biten ilişkiye, gönderilen sevgiliye,
içimdeki acıya! Yine de gidiyorum."

No_Name
No_Name isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konu Sayısı: 4
Alt 24/09/07, 12:34   #4
No_Name
Çavuş
 
No_Name - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Sep 2007
Bulunduğu yer: Van
Mesajlar: 63
Tecrübe Puanı: 0 No_Name will become famous soon enough
Standart




KIRLANGIC HİKÂYESİ!

Günlerden bir gün Kırlangıcın biri bir kıza âşık olmuş. Ve kızın penceresinin önüne konup kıza şöyle demiş;
Ben seni çok seviyorum lütfen pencereyi açıp beni içeri alda birlikte yaşayalım.
Kız:
Olmaz alamam... Sen bir kuşsun hiç bir kuş kıza aşık olur mu?...
demiş.
Kırlangıç tekrar;
lütfen pencereyi açıp beni içeri al birlikte yaşarız. Hem ben sana dost ve arkadaş olurum canında sıkılmaz birlikte yaşar gideriz demiş.
Kız yine;
Olmaz alamam...Git başımdan, diye cevap vermiş.
Üçüncü ve son defa kuş kızın penceresinin önüne konup kıza tekrar şöyle demiş;
lütfen beni içeri al.. Artık soğuklarda başladı, dışarıda kalamam. Biliyorsun ben sıcak havalarda yasayabilirim sadece, beni içeri almazsan başka sıcak ülkelere gitmek zorunda kalırım. Lütfen beni içeri alda burada kalayım. Birlikte yemek yer omzuna konar seni neşelendirir sana yarenlik ederim. Hem sende benim gibi yalnızsın, dermiş.
Kız ona;
Git derhal başımdan!... Ben yalnız kalırım demiş ve kuşu kovmuş...
Kırlangıçta bu cevap üzerine üzüntülü bir şekilde uçmuş ve uzaklara gitmiş..
Kız, kırlangıç uzaklara gittikten sonra düşünmüş ve kendi kendine
"Ben ne aptal, ne kadar akılsız bir kızım, niye kırlangıçla birlikte kalmayı kabul etmedim? Ne güzel birlikte kalırdık demiş ve çok pişman olmuş, pişman olmuş olmasına ama iş işten geçmiş. Kendi kendine nasıl olsa sıcaklar başlayınca kırlangıcım yine gelir, bende onu içeri alır birlikte mutlu bir hayat sürerim, demiş. Ve penceresini sonuna kadar açıp beklemeye başlamış. Yazın gelmesiyle kırlangıçlarda gelmeye başlamış. Ama onun kırlangıcı gelmemiş. Yazın sonuna kadar hiç penceresini kapatmadan pencerenin başında beklemiş ama Boşuna....Kırlangıç yokmuş.Gelen kırlangıçlara sormuş ama onun kırlangıcını gören olmamış. Sonunda bir bilge kişiye halini danışmak ve ondan bilgi almak için gitmiş.
Bilge kişiye olayı anlattıktan sonra bilge kişi ona söyle demiş;
- K ı r l a n g ı c l a r ı n Ö m r ü 6 a y d ı r . . . 

Hayatta bazı fırsatlar vardır ömründe bir defa insanın eline geçer ve değerlendiremezsen uçup gider.
Bir şeyin değerini onu kaybetmeden anlamanız dileğiyle.
No_Name isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konu Sayısı: 4
Alt 24/09/07, 12:35   #5
No_Name
Çavuş
 
No_Name - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Sep 2007
Bulunduğu yer: Van
Mesajlar: 63
Tecrübe Puanı: 0 No_Name will become famous soon enough
Standart


ANLADIM
Bunca zaman bana anlatmaya çalıştığını, kendimi bulduğumda
anladım.
Herkesin
mutlu olmak için başka bir yolu varmış,
Kendi
yolumu çizdiğimde anladım..
Bir tek
yaşanarak öğrenilirmiş hayat, okuyarak, dinleyerek değil..
Bildiklerini bana neden anlatmadığını, anladım..
Yüreğinde
aşk olmadan geçen her gün kayıpmış,
Aşk
peşinden neden yalınayak koştuğunu anladım..
Acı
doruğa ulaştığında gözyaşı gelmezmiş gözlerden,
Neden hiç
ağlamadığını anladım..
Ağlayanı
güldürebilmek,ağlayanla ağlamaktan daha değerliymiş,
Gözyaşımı
kahkahaya çevirdiğinde anladım..
Bir
insanı herhangi biri kırabilir, ama bir tek en çok sevdiği
acıtabilirmiş,
Çok
acıttığında anladım..
Fakat,
hak edermiş sevilen onun için dökülen her damla gözyaşını,
Gözyaşlarıyla birlikte sevinçler terk ettiğinde anladım..
Yalan
söylememek değil, gerçeği gizlememekmiş marifet,
Yüreğini
elime koyduğunda anladım..
''Sana
ihtiyacım var, gel ! '' diyebilmekmiş güçlü olmak,
Sana
''git'' dediğimde anladım..
Biri sana
''git'' dediğinde, ''kalmak istiyorum'' diyebilmekmiş sevmek,
Git
dediklerinde gittiğimde anladım..
Sana sevgim şımarık bir çocukmuş, her düştüğünde zırıl zırıl ağlayan,
Büyüyüp
bana sımsıkı sarıldığında anladım..
Özür dilemek değil, ''affet beni'' diye haykırmak istemekmiş pişman olmak,
Gerçekten
pişman olduğumda anladım..
Ve gurur,
kaybedenlerin, acizlerin maskesiymiş,
Sevgi
dolu yüreklerin gururu olmazmış,
Yüreğimde
sevgi bulduğumda anladım..
Ölürcesine isteyen, beklemez, sadece umut edermiş bir gün
affedilmeyi,
Beni
affetmeni ölürcesine istediğimde anladım..
Sevgi
emekmiş,
Emek ise
vazgeçmeyecek kadar, ama özgür bırakacak kadar sevmekmiş
No_Name isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konu Sayısı: 4
Alt 24/09/07, 12:36   #6
No_Name
Çavuş
 
No_Name - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Sep 2007
Bulunduğu yer: Van
Mesajlar: 63
Tecrübe Puanı: 0 No_Name will become famous soon enough
Standart


ACI VEREN GÖZLERİN
Karanlık odamdaki huzur parçalanıyor kalp atışlarımla
Her soluk alışım bana seni hatırlatırken
Her soluk verişim gönderir beni acının koynuna.
Ne kadar huzurluydum oysa sen yokken
Simdiyse mücadele ediyorum içime soktuğun hastalıkla
Yatağımda boğuluyorum gözyaşlarımla.
Korkularım, en sonunda beni yere yıkıyor bu gece
Sesini duyuyorum her saniyemde
Gözlerini görüyorum gözlerimi kapattığımda
Ellerin ise boğazıma sarılıyor düşlerimde.
Bugünün geleceğini bilmeme rağmen
Seni benden almaması için yalvarıyordum Allah’a.
Neden girdin ki hayatıma?
Tastan daha soğuktu kalbim
Hiçlikten daha boştu gözlerim.
Yıkılmamalıydı karanlığımın krallığı
Girmemeliydi virüslerin kanıma
Unutmuştum oysa bütün duyguları
Ne sevgi vardı, ne de onun acısı.
Simdiyse yıkıntıların arasından bana bakıyorsun
Ölmenin vakti geldi diyorsun.
Biliyorum korktuğum gün, bu gün
Odamın içine sesi doluyor ertelenişin.
Hıçkırıklarım karışıyor güzelliğine
Seni anıyorum simdi son bir kez daha
Birazdan erteleneceksin benim içimde
Ertelenişin sesi kutsayacak son bir kez daha
Gözlerimi kapatıp ölüm ayinimi başlattığımda
içime soktuğun her şeyi kusacağım yatağıma.
Ama gözyaşlarım sel oldu durmuyor
içimi ise cehennemin ateşleri yakıyor.
Hiçbir ayin bu kadar acı vermemişti oysa
Göz kapaklarım kapanmamak için yalvarıyorlar ruhuma
Sabah göz kapaklarım tekrar açıldığında
Her şey bitmiş, bedenim sevgiden arınmış olacak oysa.
içimdeki karanlık ruh, ağıt yakıyor simdi arkandan
Gözyaşlarım eslik ediyorlar karanlığa.
Neden girdin ki hayatıma?
Neden acı verdin bana?
Neden acı çektiğimi bilmek bile acı veriyor bana
Olamaz, ben cidden sevmişim galiba.
.........
Sevgi sadece acı verir sevemem ben
Korkularım buna izin vermez.
Sevgi nedir bilemem ben
Kalbim içindeki şeytanı göremez.
Ama yarın mezarımdan kalktığımda
Her şey yine eskisi gibi olacak.
Hiç bir şey artik bana acı veremeyecek
Ne sevgin ne de beni ölüme terk edişin.
içimdeki surları tekrar inşa etti gidisin
Simdi sadece ben varım.
Bütün sevgileri öldüren korkularım
Senin gözlerini de silecekti en sonunda
Görmeyeceğim artik onları, gözlerim kapandığında.
Hiçbir sevginin izi yok artik içimde
Aile sevgimi bile kurban ettim ayinde
Tıpkı senin sevgine yaptığım gibi.
Sevgi mi, değil mi, onu da bilmiyorum ama
Ertelenmesi gerektiğini biliyorum
Çünkü ışığını sokuyordu karanlık ruhuma.
Senden bana kalan her şeyi erteleyecem
içime sevgiyle beraber soktuğun korkuları özellikle
Belki de bu yüzden erteliyorum seni
Bana verdiğin korkular yüzünden.
Artik hepiniz uzaksınız benden
Hem sen, hem sevgin hem de korkuların
Sadece son izleriniz kaldı içimde.
Tırnaklarınla kalbime kazıdığın harfleri silmek çok zor biliyorum
şimdiyse bütün yakarışlarım değişti
Artik seni görmemek için yalvarıyorum.
Dudaklarından dökülenleri duymayacağım bu günden sonra
Senin için zincir vuracağım hayallerimin kapısına
Artik ne eline uzanacak ellerim
Ne de dudaklarım dudaklarına
Bütün hayalleri gömeceğim mezarlarına.
........
Tek bir şeyi öldürmeyi beceremedim ayinimde
Bana en çok acıyı veren o gözlerini
Ama onları da oyacağım yerinden, bana inan
Sonra küllerini savuracağım göklere
O bir çift göz için son bir damla gözyaşı dökeceğim...
No_Name isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konu Sayısı: 4
Alt 24/09/07, 12:37   #7
No_Name
Çavuş
 
No_Name - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Sep 2007
Bulunduğu yer: Van
Mesajlar: 63
Tecrübe Puanı: 0 No_Name will become famous soon enough
Standart

Bir tek mavi kaldı bende
Aşkımı verdim sana, yüreğimi verdim. Aşk sendin, sen yüreğimdin. Her atışı senin iki hecelik ismini fısıldardı. Kimse anlamazdı ama sen duyardın. Hak etmiş miydin bunu? Böyle derin bir aşkla sevilmeyi hak etmiş miydin? Geç kalmış bir soru bu... Nasıl hissetiysem öyle yaşadım ben aşkımı. Yüreğimi teslim etmemiş olsaydım sana aşk olmazdı onun adı. Böyle yaşadım ben hep, sen beğensen de beğenmesen de... Hesaplı aşklar bana göre değil. “Ne verirsem ne alırım?” sorusunu soranlardan olmadım. Senin için attı yüreğim, bunu söylemekten de gocunmadım.
Umutlarımı verdim sana, hayallerimi verdim. Bir gelecek düşledim seninle, hata mıydı? Yarım aşkları, kaç-kovala oyunlarını, termelik dargınlıkları bırakıp bir kenara, bugünü dolu-dolu yaşarken, yarına dair umutlar besledim. Hepsinde sen vardın, sensiz olmayacaktım. Bugünü de, yarını da seninle yaşayacaktım. Bu hayatta ne olacaksa iyi ya da kötü birlikte karşılayacaktık. Bazen bir Türk filmi tadında, bazen gerçeğin tam ortasında yaşayacaktık. Birbirimize güç verecektik, hayata karşı direnme gücünü birbirimizden alacaktık.
Ruhumu verdim sana. Olmadığım zamanlarda ruhumu bıraktım sana, yalnız kalmayasın diye. Çünkü sensiz olmazdı benim ruhum. İçimi sıkıntılar basardı. Müebbede mahkûm bir hükümlü gibi bedenime tünel kazıp firar etmeyi düşünürdü hep. Bu yüzden özgür bırakırdım onu. Ve ruhumun gideceği tek yer her zaman senin yanındı. Ya bedenim? Gözlerim gördüğü hiçbir şeyi ayıramazdı sensizken. Ellerim dokunamazdı hiçbir şeye. Yürüyemezdi bacaklarım senin olmadığın yollarda. Oysa sana her dokunuşum, yeniden doğuşu olurdu bedenimin. Yenilenir, arınır çıkardı karşına her zaman. Varsa bir sevda tanrısı, ona sunulmuş en güzel adaktı.
Hayatımı verdim sana. “Can” deseydin onu da alırdın benden. Gözümü bile kırpmazdım. Zaten aşk bu değil midir? Sevgiliye dokunduğun anda, “Ölsem bile umurumda olmaz” demek değil midir aşk? Bunu demiyorsan eğer neden yaşayasın aşkı?
Bütün bunlar yetmedi sana biliyorum. Yetseydi eğer, şimdi bunları yazıyor olmazdım zaten. Serzeniş sanma bunları, ben hatayı kendimde arıyorum. Belki de küçücük bir şey yeterli olacaktı her şey için.
Gönüllüydüm yoldan çıkmaya, çıktım da. Senin için değil kendim için yaptım bunları, sonunda acı olsa da... Şimdi bir tek mavi kaldı bende. Bir tek onu vermedim sana... Kirlenmesin diye...
No_Name isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konu Sayısı: 4
Alt 25/09/07, 10:57   #8
No_Name
Çavuş
 
No_Name - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Sep 2007
Bulunduğu yer: Van
Mesajlar: 63
Tecrübe Puanı: 0 No_Name will become famous soon enough
Standart

Ne hasta bekler sabahı ne taze ölüyü bir mezar
ne de şeytan bir günahı, seni beklediğim kadar
No_Name isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konu Sayısı: 4
Alt 25/09/07, 11:01   #9
Satan22
Mareşal
 
Satan22 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Dec 2006
Bulunduğu yer: Sence Nerden..:))
Mesajlar: 14.070
Tecrübe Puanı: 0 Satan22 isimli üye Tecrübe puanını kapatmıştır.
Standart

Her gün daha çok seven bir ben vardı. Her geçen saniyede sana daha aşık olan, her güldüğünde içi mutluluk dolan bir Can.
Zorluklar aşılmak içindi ve ben tüm zorlukları yenecektim. Bu sefer göz yaşı olmayacaktı, bu sefer üzüntü olmayacaktı...
Kapıdan çıktın, aklımdan çıktın,
Ne hain çıktın sen, kalbimden de çık!
Oynamayı sevdin, aldatmayı sevdin,
Her kimi sevdiysen, git onu sev!
Arama sorma buna hiç gelemem...
Beni sevmeyen kadını ben hiç sevemem...
Hayat öyle hızlı geçiyor ki. Gelişin gibi gidişinde ani oldu. Her yeni gün bu son diyorum kendi kendime. Bu senin için gözyaşları döktüğüm son gün. Ancak zaman sadece beni hayattan daha da uzaklaştırıyor. Her geçen gün evimi, yalnızlığımı daha bir seviyorum..
Beni görenler "senin gibi biri eve kapanır mı?" diyorlar. Bilmiyorlar ki sen gittin. Bilmiyorlar ki yaşanmamış zamanlarım, sonu olmayan öykülerim var şimdi sensiz yaşadığım. Bilmiyorlar ki ben eski ben değilim...
İnsan zamanı tüketmek ister mi? Ben istiyorum. Çok sevdiğim o şarkılar şimdi en büyük acılarım oldu. Her şarkıda sen, her şarkıda daha büyük bir acı var artık. Çok konuşan, hiç susmayan ben; şimdi gerekmedikçe konuşmuyorum. Konuştuğum zamanlarda ne konuştuklarımı biliyorum nede söyleyeceklerimi. Belki de en doğrusu bu. Bir daha hiç konuşmamak. Susuyorum artık. Sustukça susuyorum.....
Ne çabuk bıktın, ümidimi yıktın,
Her neden bıktıysan başkasını yık.
Oynamayı sevdin, aldatmayı sevdin.
Her kimi sevdiysen, git onu sev..!
Arama sorma buna hiç gelemem...
Beni sevmeyen kadını ben hiç sevemem...
Hiç böyle olmamıştım ben. Yaşamdan bu derece kopmamıştım. En kötü zamanlarımda bile hep gülerdim. Gözlerimin içi gülerdi. İnsanlar yadırgardı, anlam veremezdi bu duruma. Ama bilmezlerdi ki hayatımda sen vardın...
Şimdi de gözlerimin her dakika dolmasına, artık gülmüyor olmama anlam veremiyorlar. Bilmiyorlar ki artık sen yoksun ve bir daha asla olmayacaksın...
__________________
TabuTlara sığmayacak kadar inTihar var , şeyTanın siparişi..
dünyanın ninnisi olmuş sirenler , Ya RAB bizi özler...

şah damarım aTTıkça yaşını silerim çeşmin , solar hayaT resmin..
umuT nerdesin yine biTTin , nerelere giTTin , ben seni göremeden...



Satan22 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konu Sayısı: 1596
Takımınız:
Alt 25/09/07, 11:02   #10
No_Name
Çavuş
 
No_Name - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Sep 2007
Bulunduğu yer: Van
Mesajlar: 63
Tecrübe Puanı: 0 No_Name will become famous soon enough
Standart

Ellerine sağlık
No_Name isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konu Sayısı: 4
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz Aktif değil dir.
Mesajlara Cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz Aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz Aktif değildir dir.

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı
Gitmek istediğiniz klasörü seçiniz


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 07:00 .


Powered by vBulletin
Copyright © 2000-2007 Jelsoft Enterprises Limited.
Sitemap
6, 5, 3, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 113, 16, 17, 18, 19, 81, 20, 27, 22, 23, 24, 25, 26, 48, 28, 29, 30, 31, 32, 33, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 43, 136, 40, 58, 45, 42, 44, 46, 47, 53, 54, 55, 56, 57, 59, 60, 70, 61, 62, 63, 64, 65, 66, 68, 69, 71, 72, 74, 75, 76, 77, 78, 79, 80, 82, 83, 96, 84, 85, 86, 87, 88, 89, 90, 91, 92, 93, 94, 95, 98, 97, 100, 101, 102, 103, 106, 104, 105, 112, 109, 108, 107, 110, 111, 114, 115, 118, 116, 117, 119, 148, 154, 124, 165, 122, 120, 123, 121, 150, 153, 125, 128, 129, 131, 132, 133, 134, 135, 137, 138, 139, 140, 141, 142, 143, 144, 145, 146, 147, 151, 149, 202, 175, 164, 152, 167, 155, 156, 157, 158, 159, 160, 161, 162, 163, 195, 169, 166, 168, 170, 171, 172, 199, 174, 173, 196, 200, 176, 177, 180, 178, 179, 182, 189, 187, 184, 186, 191, 192, 193, 194, 197, 198, 201, 203, 229, 204, 205, 206, 207, 208, 209, 210, 211, 212, 213, 214, 215, 216, 217, 218, 219, 220, 221, 222, 223, 224, 236, 231, 232, 233, 234, 235, 237, 240, 239, 241, 243, 242, 244,