Geri git   Van.GEN.TR Forum | Yerel Van Forumu > Spor > Futbol > Fenerbahçe

Cevapla
 
Konu Araçları Stil
Alt 12/08/08, 09:57   #1
Neutralizer
Yasaklı kullanıcı
 
Neutralizer - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Üyelik tarihi: Jan 2008
Bulunduğu yer: İstediğin yerden
Mesajlar: 1.883
Tecrübe Puanı: 0 Neutralizer has a reputation beyond repute Neutralizer has a reputation beyond repute Neutralizer has a reputation beyond repute Neutralizer has a reputation beyond repute Neutralizer has a reputation beyond repute Neutralizer has a reputation beyond repute Neutralizer has a reputation beyond repute Neutralizer has a reputation beyond repute Neutralizer has a reputation beyond repute Neutralizer has a reputation beyond repute Neutralizer has a reputation beyond repute
Standart “kalemtiraşlari Hazirlayin!”




Kezman’ın geçmişte söylediği bir söz nasıl gerçek oldu?
Kaptanların kavgasında cezalandırılan aslında kim?
Türk ve Avrupa futbolu arasındaki en belirgin fark ne?
Futbola dönmemesi gereken yıldız oyuncu hangisi?

[Bu Adresi (link) Görme Yetkiniz Yok BEDAVA'ya Üye Ol Sitemizden Faydalan....]

Yaklaşık 1 sene kadar önceydi. Fenerbahçe’nin Sırp golcüsü Kezman’ın bir röportajını okumuştum. O dönem Fenerbahçe’den ayrılmak bir yana dursun Beşiktaş’a attığı ve şampiyonluğu getiren golden sonra Fenerbahçeli taraftarların sevgilisi konumundaydı. Röportajında bir satır vardı ki bugünlerde aklıma takıldı. Kaderin bir cilvesi olsa gerek, Kezman, kariyerini üne kavuştuğu Partizan’da tamamlamak istediğini söylüyordu. Futbol kariyerini değil belki ama çok büyük bir olasılıkla Fenerbahçe’deki kariyerini Partizan maçlarıyla beraber tamamlayacak. Sürekli 1. adam olmak isteyen yapısı onu bu günlere getirdi. Jose Mourinho takımda kalmasını istediği halde yedek kalmamak için Chelsea’den ayrıldı. Şimdi aynısını Fenerbahçe’de yapıyor. Semih ile ilgili sözlerinde bile üstü kapalı ‘ben yedek değilim’ mesajı vardı her zaman. “O, Avrupa’nın en iyi jokeri” derken sizce gerçekten Semih’i mi övüyordu?

Kezman artık Parisli oldu gibi. Bize de yeni takımında ve ülkesinde ona başarılar dilemek düşer. Ancak bu düşünce tarzını yumuşatmazsa ‘Işıklar Şehri’ Paris bile onun kariyerini aydınlatamaz ve yakın zamanda Partizan forması Kezman’ı bekliyor olabilir.

-------------------------------------------------------------------------------

Cezayı kim çekti?

Malumunuz geride kalan yaz spor literatürümüze ‘terlik kavgası’ diye bir terim kazandırdı. 105 yıllık bir camianın iki kaptanı sayesinde hem de. Başkan Yıldırım Demirören’in dediği gibi: ‘Aydın ile Batuhan kavga etse iki tokat atarsın(!) Ama iki koca kaptana ne yapacaksın?’ Cevap basit. Tokat atamazsın tabii! Öyle ya onlar kaptan. Onları ancak kamptan kovar, yeni sezon öncesi tüm hazırlıklardan ayrı tutar, sonu başından belli senaryoyu sahneye koyarsın. Sonra da affedip onlardan başarı beklersin!

Yanlış anlaşılmasın başından beri iki İbrahim’in de takımda kalması gerektiğini düşünenlerdenim. Ama bu şekilde değil! İki değer Beşiktaş’tan kopmayacak diye daha başka değerlerin mi kopması gerekir? ‘Affedilmeyecekler’ ne demek? Çok açık: Affedilmeyecekler demek. Peki, affedilirlerse ne olacak o ‘Affedilmeyecekler’ diyenler? Sinan Engin, Ertuğrul Sağlam? Sahi ya… Yıldırım Demirören seneler önce, ‘Sinan Engin affedilmeyecek, Demirören ile Engin beraber çalışmayacak’ dememiş miydi? O zaman sorun yok. Demek ki normal bu tür şeyler. Belki de biz abartıyoruz değil mi?

Sonuç olarak kim çekti bu cezayı? Toraman mı? Üzülmez mi? Yoksa 105 yıllık koca çınar Beşiktaş mı?

Mevlana ile anlatmıştı kendini Ertuğrul Sağlam basın toplantısında. Biz de öyle yapalım o zaman: “Akıl padişahı kafesi kırdı mı kuşların her biri bir yöne uçar.”

-------------------------------------------------------------------------------

Kalemtıraşları hazırlayın

Spor basınımızda adettendir; bir futbolcu ya da teknik adam transferi olduğunda daha adım sahaya basılmadan damga vurulur gelecek olana. Kimlere ne damgalar vurulmadı ki? Şöyle bir yakın geçmişimize bile bakmak yeterli… Real Madrid ile Şampiyonlar Ligi’ni kazanan Del Bosque ‘Yeniköy kasabı’ olmadı mı? Geride kalan sezon Almanya’da oynayan futbolcular tarafından Bundesliga’nın en iyi futbolcusu seçilen, Bayern Münih tarihinin en pahalı transferi Franc Ribery ‘Anelka’nın bonusu’ olmadı mı? Brezilya gibi bir ülkede gelmiş geçmiş en büyük 3–5 futbolcu arasında gösterilen Zico, Türkiye’de ‘Futbolu bilmeyen adam’ olmadı mı? Oldular… Daha kimler neler oldu da saymakla bitiremeyiz.

Bu sezon ise henüz uçaktan inmeden basınımızdan nasibini alan ‘şanslı’ isimler Luis Aragones ve Daniel Güiza oldu. Kimler mi dediniz? Şu bizim Avrupa Şampiyonası’nı kazanan hocayla, Dünya’nın en iyi iki liginden biri olan İspanya’da penaltı noktasına selam vermeden 27 gol atan futbolcu. Ne denilebilir ki? Söyleyelim; Aragones için 2 sene sonra ‘Türk futbolu ondan çok şey öğrendi’ denir. Güiza için, “İlhan Parlak gibi bir golcü onun gölgesinde yeşerdi” denir. Hem de kimler der biliyor musunuz? Del Bosque’yi kasap, Van Hooijdonk’u ağır, Alex’i tembel, Mondragon’u kedi yapanlar… Zaman her şeyi unutturur ne de olsa değil mi? Kim ne yazmış önemli değil. Silinir gider! Kalemtıraşlar başucunda… Baktın ki köreldi kalemin, sivriltir, başkasına çevirirsin! İyi iş!

-------------------------------------------------------------------------------

Mantalite farkı

Hep söylenir ya ‘Türk futbolunun Avrupa’dan geri kalır yanı yok’ diye. Bu söylem saha içinde gerçekle paralel noktalar taşıyabilir belki ama çizgilerin dışında asla. O kadar uzağız ki Avrupalının futbol kültürüne. Geçtiğimiz hafta içinde Real Madrid’e transfer olamayıp, Manchester United’da kalacağı kesinleşen Cristiano Ronaldo konusunda iki örnekleme yapmak istiyorum. İlk örnek, şampiyonluk yarışında Manchester’ın en büyük rakiplerinden olan Arsenal’in menajeri Arsene Wenger. Ne diyor? “Ronaldo iyi ki gitmedi. En iyi futbolcular en iyi ligde oynar.” Rakip takımın en büyük yıldızı için söylüyor bunu. Peki, Ronaldo’nun takım arkadaşları ne yapıyor? Ronaldo’nun takıma katıldığı gün, antrenman sahasında, kahkahalar eşliğinde ona 7 numaralı bir Real Madrid forması hediye ederek Portekizliye takılıyorlar. Şimdi hayal etmeye sıra geldi. Bir düşünün Aragones’in “Arda iyi ki İngiltere’ye gitmedi” dediğini. Bunun hayalini kuramadık mı? Tamam, başka deneyelim o zaman... Galatasaraylı futbolcuların Mehmet Topal’a Everton forması hediye ettiğini düşünsek? Yok, bu da olmadı. Neyse biz gerçeklere dönelim. Ne diyorduk? Vur, kır, parçala, bu maçı kazan!

-------------------------------------------------------------------------------

Onları da üzme!

İlhan Mansız yine, yeni, yeniden futbola dönmeye karar vermiş. Hatta Eskişehirspor ile flörtte olduğu da geçtiğimiz günlerde basında yer aldı. İlhan Mansız gibi bir yeteneği Türk futbolu çok geç buldu, çabuk kaybetti. Tabi bunda en büyük suç İlhan’ın kendisindeydi. Herhalde o da bu durumun farkına varmış olacak ki (!) canı sıkıldıkça futbolu bırakıp sıkıntısı geçince geri dönüyor. İlhan 34 yaşına birkaç gün önce bastı. Sorun salt bu değil tabii. Yaşının da ötesinde çok uzun süredir maç deneyimi yok. Kısacası artık İlhan’ın üst düzey futbol oynamasını beklemek olmayacak duaya âmin demekle eşdeğer. İlhan Mansız en verimli zamanındaki davranışlarıyla kendini futboldan kopardı ve ‘futbolsever’ hayranlarını çok üzdü. Artık yeni bir sektörün içinde. Bana göre geri dönüşlerden vazgeçip yoluna orada devam etmeli. Sahalarda yakalayamadığı istikrarı bari ekranlarda yakalasın, ‘sanatsever’ hayranlarını da üzülmesin!

Neutralizer isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konu Sayısı: 316
Takımınız:
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz Aktif değil dir.
Mesajlara Cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz Aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz Aktif değildir dir.

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı
Gitmek istediğiniz klasörü seçiniz


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 01:56 .


Powered by vBulletin
Copyright © 2000-2007 Jelsoft Enterprises Limited.
Sitemap
6, 5, 3, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 113, 16, 17, 18, 19, 81, 20, 27, 22, 23, 24, 25, 26, 48, 28, 29, 30, 31, 32, 33, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 43, 136, 40, 58, 45, 42, 44, 46, 47, 53, 54, 55, 56, 57, 59, 60, 70, 61, 62, 63, 64, 65, 66, 68, 69, 71, 72, 74, 75, 76, 77, 78, 79, 80, 82, 83, 96, 84, 85, 86, 87, 88, 89, 90, 91, 92, 93, 94, 95, 98, 97, 100, 101, 102, 103, 106, 104, 105, 112, 109, 108, 107, 110, 111, 114, 115, 118, 116, 117, 119, 148, 154, 124, 165, 122, 120, 123, 121, 150, 153, 125, 128, 129, 131, 132, 133, 134, 135, 137, 138, 139, 140, 141, 142, 143, 144, 145, 146, 147, 151, 149, 202, 175, 164, 152, 167, 155, 156, 157, 158, 159, 160, 161, 162, 163, 195, 169, 166, 168, 170, 171, 172, 199, 174, 173, 196, 200, 176, 177, 180, 178, 179, 182, 189, 187, 184, 186, 191, 192, 193, 194, 197, 198, 201, 203, 229, 204, 205, 206, 207, 208, 209, 210, 211, 212, 213, 214, 215, 216, 217, 218, 219, 220, 221, 222, 223, 224, 236, 231, 232, 233, 234, 235, 237, 240, 239, 241, 243, 242, 244,