İnsanların verdiği hayat sevgidir. Niçin yalnız sana yazdığımı sorma, Niçin yalnız sana geldiğimi... Sana gelişim işte bundan. Sen aşkı anlatıyorsun, yaşatıyorsun bana. Çünkü yaşıyorsun. O sözlerin kalbinden geldiğini kalbime vuruşundan anlıyorum ben. Sözlerin değil beni sana bağlayan, O sözlerini manasına vurgunum. Niçin mi sen? Sen benden önce vardın, var oluşun bu yüzden. Ve sen benden sonrada varsın, sana tutunmam aşka ve varlığa duyduğum özlemden ... Sen benim sözlerimsin. Seni kalbime koyuşum bundan. Ve sen dostsun. Ruhuma sığınak ararken haykırmam hep bu yüzden... Ve sen dostsun, arkadaşsın. Sen içimi koruyan bir elbisesin. Ben ruhunun çıplaklığını örttüğün tenim. Sen de bunları yaşıyorsun ama saklıyorsun kendinden. Kalbinin sesini dinle bir an. Duyacak o zaman sevginin ve aşkın sesini. Bir liman aradığını ve bu limana sığınmak istediğini......
BEŞİK ten musalla TAŞ ına!!!!!!
Bakıpta İbret Al Yere Düşen Yaprağa...
Bir Zamanlar Oda Bakar İdi Yükseklerden Toprağa..
__________________ qüLün héP qüLDükLérime... sıkıySa öLün bakaLım... héR güN öLDükLérime...
"..Gönül Leyla'da Değil Mevla'da Sabahlamalı.."
Konu tutsak_07_ tarafından (04/07/08 Saat 17:44 ) değiştirilmiştir..
belki bir gün
Bir yıldızdın gökyüzünde çok uzaktaydın ulaşılmazdın belki de duruyordun orada öylece parlıyordun sürekli beni seyrediyordun oradan.
Seni izlemekten vazgeçemiyordum. Hayaller kurmaktan ve seni özlemekten başka bir şey yapamıyordum.
Kıskanıyordum başka insanlarda sana bakar seni sahiplenirse diye. Korkarken bu korkuların ardındaki gerçekler bir öncekinden daha fazla can yakıcıydı. Sen bir yıldızdın ve yapabileceğin şeyler sınırlıydı. Sen bir yıldızsın gökyüzünde parlarsın ve bir gün kayıp düşersin bir yerlere, beni unutup gidersin diye üzülmeye daha büyük korkular ve daha büyük acılar çekmeye başladım. Ağlama nöbetlerim vardı artık hayallerim ilk günlerdeki gibi mutluluk üzerine değildi.
Her şey için bir neden bahane bulabilirdim de kayıp gitmen için hiçbir bahane bulamazdım biliyordum. Seni bir başkasıyla paylaşmak fikri bile kaybetmekten daha iyi geliyordu. En azından orada olur görürüm beni izlediğini ve beni sevdiğini bilirim diye avuturdum kendimi.
Günler geçiyordu ve ben yavaş yavaş tükeniyordum. Tüketiyordum kendimi sana bir şey olursa diye kayıp düşersen beni terk edip gidersen diye.
Gökyüzünde göremedim seni kayıp gittin mi diye düşünmek sana bir şey olur korkusundan daha ağır geldi. İmkânsızdı belki ama olması gereken oydu dedim ve yeniden başlamayı denedim. Kendimce yollar buldum artık aramıyordum seni gökyüzünde.
Umut etmekle yetiniyordum, daha az canımı acıtıyordu, daha az ağlıyordum.
Bir gün gelir misin diye umut ediyordum. Hayallerimi daha az serbest bırakıyordum. Belki diyordum.
Belki bir gün çıkar gelir
ßæ
__________________ qüLün héP qüLDükLérime... sıkıySa öLün bakaLım... héR güN öLDükLérime...
Sayfan hayırlı olsun...biras bilgi sahibi olsaydık hakkında daha güsel olurdu sanki yinede sen bilirsin..
wanlıyım... 2006 mpal mezunuyum... kocaeli üniversitesi öğrencisiyim...Beşiktaşlıyım ve BOBO hayranıyım... söyleyecek başka bişey bulamadım... merak ettiğiniz yada atladığım başka birşey warsa sorabilirsiniz
ßæ
__________________ qüLün héP qüLDükLérime... sıkıySa öLün bakaLım... héR güN öLDükLérime...
Yine Yanlızım
bir düğüm vardı, orada duruyordu. ağlamak istiyordum ama gözlerim izin vermiyordu. gece uzundu yanlızdım üşüyordum. bir ses duydum bakmak için kalktım. sokak lambasının ışığı pencereden içeriye giriyordu. birden yüzünü görür gibi oldum. gözümü açıp kapayıncaya dek kaybolmuştu yüzün.
ağlıyordum. çok sonraları farkettim düğüm çözülmüştü. gizemliydin yaklaşmıyordun konuşmuyordun herkesden uzakta öylece izliyordun olanları. bağırıyorlardı ardından kalpsiz diyorlardı sense aldırmadan yoluna devam ediyordun.
seni takip etmeye başladım nereye gittiğini ne yediğini neleri sevip neleri sevmediğini öğrendim. sana çok alışmıştım bağlanmıştım. yavaş yavaş çözüyordum seni farkında değildim. sen beni sevemezdin.
süslü kelimeler kullanıyordun konuşurken, süslü insanlar eşlik ediyordu kelimelerine ve sana çok uzaktaydın ve öylece seyrediyordun sesini çıkarmıyordun seni sevmeme bense bilmiyordum senin beni sevmeyeceğini.
sürekli o kayanın yanına gidiyordun. saatlerce kıpırtısız oturuyor ardından çekip gidiyordun. yorulmuştum. insanlardan, yanlızlığımdan ve yokluğumdan.
seni bekliyordum gene o köşe başında tam saatiydi. gelmedin merakla bakındım etrafa ama yoktun. koştum bütün sokaklarda seni aradım yorulmuştum soluklanmalıydım birden o sahilde olduğumu farkettim. kayanın yanına gittim. bir kutu vardı üzerinde adım yazıyordu.
öylece oturdum orda hiç kıpırtısız. korkuyordum hava soğumuştu, gece olmuştu. sabaha kadar oturdum o kayanın üzerinde. gün ağardı tüm cesaretimi toplayıp kutuyu açtım. renkli zarflar vardı içerisinde. zarfların her iki yanında da resimler vardı. resimlerin birinde sen diğerinde ben vardım.
bir zarf vardı siyahtı ve yanında tek bir resim vardı. bütün zarfları tek tek açtım.
birinde ''gelmelisin'' yazıyordu, diğerinde ''görmelisin'', bir diğerinde ''sevmelisin'' bir diğeri bir diğeri derken sıra siyah zarfa geldi.
diğer zarflardan farklıydı. daha ağırdı sanki çok büyük bir yük taşıyordu. yanında bir resim vardı oda karanlıktı. zarfı açtım içi boştu. zarfı yerine yerleştirirken farkettim ağlıyordum.
birden zarfın kapagındaki pırıltı dikkatimi çekti ''çok bekledim seni meleğim çok bekledim, özledim seni her gece sana sarıldımda uyudum, bekledim yanıma gelmeni gelmedin. gidiyorum artık bitti'' yazıyordu.
rüzgar esti kutu yere düştü zarflar, notlar, resimler hepsi benden kaçtı. tutamadım hiçbirini. seni tutamadığım gibi gittiler.
bense uzun gecelerde yine yanlızdım ve üşüyordum...
ßæ
__________________ qüLün héP qüLDükLérime... sıkıySa öLün bakaLım... héR güN öLDükLérime...