Ercişli Emrah'ın hayatı hakkındaki bilgilerimiz yok denecek kadar azdır. Onunla ilgili yapılan çalışmalardaki bilgiler de hayatı etrafında oluşan Ercişli Emrah ile Selbihan (Selvi Han) Hikâyesi'ndeki bilgilerden ibarettir. Üstelik bu hikaye de değişik kaynaklarca değişik biçimde anlatılmaktadır. Yani konu oldukça karışık. Türkiye'de, İran'da, Azerbaycan'da değişik hikayelerde değişik Emrah'lar vardır. Bu nedenle tek bir yaşam öyküsünden bahsetmek zordur.
17. Yüz Yıl'da yaşadığı kabul edilen Emrah, Erciş'te Miroğlu Ahmet Beyin konağında saz ozanı olarak görevli Aşık Ahmet'in oğludur. Aşık Ahmet ise Emrah daha çocuk iken, Gürcistan taraflarından, eski çalıştığı beyin yanından bir sebeple kaçarak gelmiş ve Erciş'e yerleşmiştir. Emrah, büyüyünce önce kalenin beyi Miroğlu Ahmet'in sazcısı seçilir. Sonra da beyin kızı Selvi'ye aşık olur. Ancak bu sıralarda İran Şahı Van kalesini kuşatmıştır. Alamayınca çevreden ganimet toplayıp ülkesine geri döner. Askerler tarafından kaçırılan Selvi Han, Şah tarafından yolda fark edilir ve alıkonulup saraya götürülür. Emrah diyar diyar dolaşır, sonunda Selvi'yi bulur. Türlü zorlukları aşıp, Selvi'yle evlenmeyi düşünen Şahı ikna eder ve onun izniyle, beratıyla, Selvi'yi alıp Erciş'e döner. Ancak burada da Emrah, Selvi'nin ağabeylerinin oyununa gelir. Onlar Selvi Han'ı kaçırıp Gürcistan taraflarına götürürler. Burada Kuğu Han'ın oğluyla evlendirilecekken yine onu arayan Emrah ve babası tarafından bulunur. Çeşitli güçlüklerden sonra Selvi'yi kurtarıp Erciş'e dönerler. Aslında Emrah ile Selvi Han'ın öyküsü bir kavuşamama öyküsüdür. Ama tarih içinde oluşan çeşitli anlatılar; halk hikayelerindeki, destanlardaki tipik çizgiye oturmuş ve öykünün sonu, değişik yorumları aracılığıyla bir biçimde mutlu bitirilmiştir.
Öykünün, kendi içindeki bilgiler ve farklı kaynaklar nedeniyle Çelebibağı'nda (eski Erciş'te) geçtiği bilinmektedir. Her yıl Erciş'te yapılan Emrah ile Selvi Şenliği’nin geçtiğimiz yaz 20. si gerçekleşmiştir.
1992'de vefat eden, Ercişli araştırmacı Ali Saraçoğlu'nun 40 yıllık yoğun çalışması neticesinde Ercişli Emrah, kendisinden neredeyse 200 yıl sonra yaşamış olan Erzurumlu Emrah ile karıştırılmaktan kurtulmuştur.
Ercişli Emrah Bibliyografyası adlı kitap 2002 yılında Kültür Bakanlığı tarafından (2959 nolu yayın- 341 - 34) yayımlanmıştır. Bu kitapta Emrah ile ilgili bulunabilecek her türlü kaynak kitap listelenmiştir. Kitabın yazarları Prof. Dr. Saim Sakaoğlu ve Prof. Dr. Ali Berat Alptekin'dir
Diğer birkaç kitap örneği:
Emrah İle Selvi - Fuat Edip Baksı - Kültür Kitabevi - İstanbul - 1970
Halk Hikayeleri - Ergun Sav - İş Bankası Yayınları
İzahlı Halk Şiiri Antolojisi - Pertev Naili Boratav - Tarih Vakfı Yayınları ([Bu Adresi (link) Görme Yetkiniz Yok BEDAVA'ya Üye Ol Sitemizden Faydalan....]) bu adresten online sipariş verilebilir.
Ali Saraçoğlu - Ercişli Emrah - T.C. Kültür Bakanlığı yayını (2300 - 280 - 56) (Bu kaynak Emrah üzerine en kapsamlı, en doyurucu araştırmadır.)
Umut ederim degerli kardeslerimiz gecmizte ve suanda yasamakta olan degerli sanatcilarimizdan, yazarlarina, belediye baskanlarindan vb yerlerde gorev yapmis degerli buyuklerimizi burada bizlerle paylasirlar...
17. YY DE YAŞAMIŞ ÇOK ÜNLÜ BİR OZAN OLAN ERCİŞLİ EMRAH'IN BİRBİRİNDEN GÜZEL ESERLERİ VARDIR İŞTE ONLARDAN BİRİ;
YÜZBİN MİHNET İLE BİR BAĞ YETİRDİM
Yüzbin mihnet ile bir bağ yetirdim
Yemedim meyvesin el aldı gitti
Ağlar gözyaşımı Ceyhun eyledim
Çalkandı dünyayı sel aldı gitti
Yüzbin dert çekmişim bin dahi gerek
Çok ömür ister ki bir dahi görek
Yârim elden aldı o zalim felek
Hoyrat dost bağından gül aldı gitti
Nazlı yâre kem haberim geliptir
Dostlar ağlar düşmanlarım gülüptür
Dediler ki Dertli Emrah oluptur
Kimi kazma kimi bel aldı gitti