Geri git   Van.GEN.TR Forum | Yerel Van Forumu > Eğlence > ilginc yazılar

ilginc yazılar ilginc yazıları burda bulabirsiniz.

Cevapla
 
Konu Araçları Stil
Alt 20/09/08, 22:27   #11
By_Espr!C
Guest
 
By_Espr!C - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Mesajlar: n/a
Standart

Ucaklari nicin karakutunun malzemesinden yapmiyorlar?

Ucak kazalarinda ucak paramparca olsa da, denizin dibine gitse de hemen kokpit denilen pilot kabinindeki son konusmalari kaydeden karakutular aranir.

Cogunlukla korkunc kaza enkazi arasindan saglam olarak bulunan bu kutular sayesinde kazanin nedenlerine ulasilir. Karakutu bu kadar saglam malzemeden yapiliyorsa neden ucagin tumunde ayni malzeme kullanilmiyor?

Ucaklarin rahatca havada kalabilmeleri, uzun mesafelere az yakitla ulasabilmeleri, mumkun oldugunca hafif malzemeden yapilmis olmalarina baglidir. Bu malzemeler cogunlukla aluminyum ve plastiktir. Kokpitteki sesleri ve ucus bilgilerini kaydeden her iki kutu da paslanmaz celikten yapilir. En ve boylari yaklasik 25'er santimetre, derinlikleri 12-13 santimetredir.

Kutularin et kalinliklari ise 6-7 milimetre kadardir. Kutular ayrica isiya ve yangina karsi tedbir olmak uzere plastikle cevrili sivi kopuk ile de donatilmislardir. Kutular o kadar saglamdirlar ki, denize dusmus bir ucagin kutulari 7 sene sonra cikarilabilmis ama buna ragmen kayitlar saglikli olarak dinlenebilmistir.

Baslangicta kutular kanatlarin birlesme noktasina yakin bir yere konuluyorlardi. Bu bolge ucagin en agir kismi oldugundan dusus aninda bu agir parcalar kutularin uzerlerine duserek zarar verebiliyorlardi. Sonralari kutular ucagin kuyruk kismina konulmaya baslanildi. Tabii bu, ucagin kuyruk kismindaki koltuklar insanlar icin daha emniyetlidir anlamina gelmez, ancak bu yer karakutularin ucagin enkazindan en uzaga dusmesini saglamaktadir. Ucak kazalarinin nedenleri degisiktir.

Havada bir sekilde infilak ederek dusen ucaklarda yolcularin kurtulma olasiligi yoktur. Bu nedenle de ucagin yapildigi malzeme bu acidan onemli degildir. Ucak yere bir butun halinde carpsa da dusen bir asansorde oldugu gibi yolcular carpmanin siddetinden hayatlarini kaybederler. Ucagin icine sivi kopuk doldurmak elektronik aletleri koruyabilir ama insanlarin sadece olum nedenlerini degistirir.

Ucagin malzemesini karakutu malzemesinden yapmak, parcalanma ve yangindan zarar gorme tehlikelerini onler ama ne yazik ki bu malzemeden yapilmis bir ucak da ucamaz. Karakutularin renkleri kara degil turuncudur. Bu rengin tercih edilmesinin sebebi enkaz arasindan daha rahat fark edilmeleri icin
  Alıntı ile Cevapla
Konu Sayısı: 4049
Alt 20/09/08, 22:27   #12
By_Espr!C
Guest
 
By_Espr!C - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Mesajlar: n/a
Standart

Dünyadaki en büyük fare, ne kadar büyüklükte?


Fareler kemiriciler takımı içinde yer alır. Bu bağlamdan hareket edersek dünyada yaşayan en büyük kemiricinin kapibara (Hydrochoerus hydrochaeris) olduğunu söyleyebiliriz. 140 cm boy, 62 cm yükseklik ve 66 kg ağırlıkla en büyük fare olarak kabul edilebilir. Tutsaklık altında 113 kg ağırlığa ulaşmış bireyler de var.
  Alıntı ile Cevapla
Konu Sayısı: 4049
Alt 20/09/08, 22:27   #13
By_Espr!C
Guest
 
By_Espr!C - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Mesajlar: n/a
Standart

Eskimolar buzdan evlerini nasıl ısıtıyorlar?
Eskimolar adına igloo denen buzdan evler yaparlar. Bu evlerin yalıtımı çok önemlidir. Ana yapıyı oluşturan buz bloklarının arası karla sıvanarak tıkanır. İyi bir igloonun kapısı da yer üstünde olmaz. İçeri girip çıkarken kapının açılıp kapanması, içerdeki sıcak havanın dışarı kaçmasına soğuk havanın içeri dolmasına neden olur. Bundan dolayı buzdan bir ev yapılırken önce geçici bir kapı yapılır ve evden içeri girilir. Asıl kapı evin altındaki kar kazılarak yeraltından geçirilen kapıdır. Bu sayede buz evin yalıtımı tamamlanır. Buzdan ev elbette ki bizim ölçülerimizde sıcacık değilse de, bu sayede oldukça elverişli bir ısıya gelir.
  Alıntı ile Cevapla
Konu Sayısı: 4049
Alt 20/09/08, 22:27   #14
By_Espr!C
Guest
 
By_Espr!C - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Mesajlar: n/a
Standart

Köpeklerin bıyıkları ne işe yarar? Kesildiği zaman ne olur?
Köpekler memeli hayvan sınıfının üyeleri. Bedenlerinin hemen hemen tamamı kıllarla kaplıdır. Kıllar, ısı, yalıtım ve dokunma duyusunu algılama görevini yapar. Her birinin kökü, duyusal sinir ağıyla basket filesi gibi çevrilidir. Kökün yer değiştirmesiyle bir ileti beyne gönderilir algı oluşmasına neden olur. Köpeklerde bıyıklar diğer kıllara göre oldukça uzundur. Koku alma duyularını çok kullandıklarından her şeyi koklamak isterler. Bu arada bıyıklarını da kullandıklarından çevreyi algılama da, bıyıklar oldukça işe yarar. Kesilirse algılamalarında zorlanırlar.
  Alıntı ile Cevapla
Konu Sayısı: 4049
Alt 20/09/08, 22:28   #15
By_Espr!C
Guest
 
By_Espr!C - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Mesajlar: n/a
Standart

Yılanların neden diğer hayvanlar gibi ayağı yok?
Ayağı olmayan hayvanlar yalnızca yılanlarla sınırlı değil. Birçok omurgasız canlıda, özellikle parazit yaşayan ya da sucul yaşama uyum yapmış olan gruplarda, omurgalılardan da balıklarda ve bazı kertenkele türlerinde ayaklar bulunmuyor. Canlıların üyelerin gelişip gelişmemesi, körelmesi ya da kanat gibi özel yapılar halini alması, tamamen evrimsel süreç içerisinde seçilen yaşama ortamına ve geliştirilen yaşam şekline bağlı. Seçilen ortama ya da yaşam şekline en optimum uyum sağlayan koşul neyse, canlı da o şekilde gelişim gösteriyor. Bu açıdan bakıldığında, yılanların üyelerinin olmaması ve kuşların ön üyelerinin kanat halini almış olması arasında pek fazla bir fark bulunmuyor.
  Alıntı ile Cevapla
Konu Sayısı: 4049
Alt 20/09/08, 22:28   #16
By_Espr!C
Guest
 
By_Espr!C - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Mesajlar: n/a
Standart

Balıklar su içer mi? Pullarının bundaki etkisi nedir?
Yaşamın kaynağı olan su, canlıların vücutlarında değişik oranlarda bulunur. Bu, suyu tüm canlılar fizyolojik olarak kullandığı anlamına gelir. Buna su içinde yaşayan canlılar da dahil. Sorumuzun cevabı evet. Balıklar su içerler. Biraz daha açarsak, balıklar tatlı ve tuzlu sularda yaşayanlar olarak da ikiye ayrılır. Tuzlu su bilindiği gibi yüksek konsantrasyon olan bir ortam. Balık vücuduna bu ortama göre daha az konsantredir. Bu durumda balık vücudundan dışarıya doğru bir su çıkışı olur. Tuzlu sularda yaşayan bunu dengelemek için devamlı su içmek zorundadırlar. İçtikleri tuzlu sudaki fazla elektrolitleri de solungaçlarından dışarı atarlar. Bu çok fazla enerji gerektiren bir işlem olduğundan tuzlu su balıkları elde ettikleri suyu daha iyi kullanmak için, böbreklerinden atılan su miktarını en aza indirir. Tatlı sulardaysa bunun tam tersi bir durum oluşur. Tatlısu balıklarında vücut konsantrasyonu dışarıya göre daha düşük olur. Bu durumda dışarıdan içeriye fazla su girişi olur. Tatlısu balıkları da bu fazla suyu dışarı devamlı dışarı atmaya çalışırlar. Balık pulları vücuda deriden su girişini önlemede de rol alırlar. Bunların boşaltımları tuzlusu balıklarına oranla çok fazladır. Bunun yanında bazı türler bu değişikliğe çok iyi uyum sağlamışlar. Örneğin köpekbalıkları ve vatozların vücut konsantrasyonları deniz suyuna yakındır. Böylece suyu dışarı atmak herhangi bir enerji harcamak zorunda kalmazlar. Bunun yanında yılanbalıkları ve ringalar, yaşamlarının bir bölümünde tatlı suya, bir bölümünde de tuzlu suya girerler. Bunların vücutlarındaki su dengesinin sağlanması da her iki durumda çalışabilecek biçimde özelleşmiştir.
  Alıntı ile Cevapla
Konu Sayısı: 4049
Alt 20/09/08, 22:28   #17
By_Espr!C
Guest
 
By_Espr!C - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Mesajlar: n/a
Standart

Balinalar niye intihar ediyorlar?

Balinalar yönlerini ekolokasyon denen yöntemle bulurlar. Balinalar kafalarının ön kısmından elektromanyetik dalgalar gönderirler. Karşıdaki cisme çarpan dalga, geri döner ve balina önündeki cismin ne olduğunu anlayabilir. Bu yöntem özellikle bulanık sularda çok işe yarar. Bunun yanında balinalar göç ederken de bu yöntemden yararlanırlar. Ancak zaman zaman dünyanın manyetik alanın değişmesi ya da balinalardaki ekolokasyon sisteminin hastalık sonucu bozulması, balinaların yön kaybını yitirmesine neden olabilir. Böylece yönlerini bulmakta zorlanan balinalar karaya vururlar. İntihar diye bir şey yoktur.
  Alıntı ile Cevapla
Konu Sayısı: 4049
Alt 20/09/08, 22:28   #18
By_Espr!C
Guest
 
By_Espr!C - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Mesajlar: n/a
Standart

Sineklerin kalbi var mı? Kalbi ya da diğer organları olmayan canlılar nasıl yaşıyorlar?
Sinekler Diptera (İkikanatlılar) takımının üyeleri. Basit yapılı canlılar olduklarından vücutlarında kan bulunmaz. Besinler tüm vücuda doğrudan dağılır. Ayrıca, trake solunumu yaparlar. Dolayısıyla kalbe gereksinimleri yoktur. Kalp ya da benzer bir organ bizim için çok gerekli olmasına karşın, bazı canlılar için gerekli değildir. Bu durum o canlının geçirdiği evrimsel süreç ve yaşadığı grupla ilgili. Canlılar olmayan bir organın yaptığı işi, mutlaka başka biçimde daha basit ya da gelişmiş olarak çözmüşlerdir. Bir de bu gibi karşılaştırmalar yaparken her canlıyı kendi grubu içinde değerlendirmek gerekir.
  Alıntı ile Cevapla
Konu Sayısı: 4049
Alt 20/09/08, 22:28   #19
By_Espr!C
Guest
 
By_Espr!C - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Mesajlar: n/a
Standart

Kış uykusuna yatan hayvanlar ve göçmen kuşlar su ihtiyaçlarını nasıl karşılıyorlar?
(Belenay Gül)

Kış uykusu sırasında :-):-):-):-)bolik faaliyetler minimuma indirilir. Ancak, kış uykusunda girmeden önce hayvanlar vücutlarına yağ depolarlar. Kış uykusuna girdiklerindeyse vücuttaki :-):-):-):-)bolik faaliyetler için bu yağı kullanırlar. Faaliyetler minimum olduğundan suya normal yaşamdaki gibi gereksinim duyulmaz. Benzer biçimde göçmen kuşlar da göç etmeden önce vücutlarına bol miktarda yağ depolarlar ve :-):-):-):-)bolik faaliyetlerde bu yağı kullanırlar. Suya gereksinimi en aza indirirler. Vücuttaki atıklarda sıvı olarak değil yalnızca katı olarak uzaklaştırılır. Böylece su vücutta korunmuş olur.
  Alıntı ile Cevapla
Konu Sayısı: 4049
Alt 20/09/08, 22:28   #20
By_Espr!C
Guest
 
By_Espr!C - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 
Mesajlar: n/a
Standart

İnsan hangi sesi duyar hangi sesi duymaz?
İnsanın duyabileceği ses dalgalarının boyu 20-20.000 Hertz arasında değişir. Bunun yanında bazı hayvanlar insanın duyamayacağı sesleri rahatlıklar duyabilirler. Hatta birbirleri arasındaki iletişimi bu biçimde sağlarlar. Örneğin yarasalar ses dalgalarıyla yönlerini bulurlar ve 10.000- 120.000, yunuslarsa 10-200.000 000 Hertz’e kadar olan sesleri duyabilirler.
  Alıntı ile Cevapla
Konu Sayısı: 4049
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Yeni Mesaj yazma yetkiniz Aktif değil dir.
Mesajlara Cevap verme yetkiniz aktif değil dir.
Eklenti ekleme yetkiniz Aktif değil dir.
Kendi Mesajınızı değiştirme yetkiniz Aktif değildir dir.

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı
Gitmek istediğiniz klasörü seçiniz


Bütün Zaman Ayarları WEZ +3 olarak düzenlenmiştir. Şu Anki Saat: 00:50 .


Powered by vBulletin
Copyright © 2000-2007 Jelsoft Enterprises Limited.
Sitemap
6, 5, 3, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 113, 16, 17, 18, 19, 81, 20, 27, 22, 23, 24, 25, 26, 48, 28, 29, 30, 31, 32, 33, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 43, 136, 40, 58, 45, 42, 44, 46, 47, 53, 54, 55, 56, 57, 59, 60, 70, 61, 62, 63, 64, 65, 66, 68, 69, 71, 72, 74, 75, 76, 77, 78, 79, 80, 82, 83, 96, 84, 85, 86, 87, 88, 89, 90, 91, 92, 93, 94, 95, 98, 97, 100, 101, 102, 103, 106, 104, 105, 112, 109, 108, 107, 110, 111, 114, 115, 118, 116, 117, 119, 148, 154, 124, 165, 122, 120, 123, 121, 150, 153, 125, 128, 129, 131, 132, 133, 134, 135, 137, 138, 139, 140, 141, 142, 143, 144, 145, 146, 147, 151, 149, 202, 175, 164, 152, 167, 155, 156, 157, 158, 159, 160, 161, 162, 163, 195, 169, 166, 168, 170, 171, 172, 199, 174, 173, 196, 200, 176, 177, 180, 178, 179, 182, 189, 187, 184, 186, 191, 192, 193, 194, 197, 198, 201, 203, 229, 204, 205, 206, 207, 208, 209, 210, 211, 212, 213, 214, 215, 216, 217, 218, 219, 220, 221, 222, 223, 224, 236, 231, 232, 233, 234, 235, 237, 240, 239, 241, 243, 242, 244,