Dicle'yim ben,
Dicle'nin sesi,
Yankılanan çığlık,
Çağıran yakarış,
Dile gelen türküyüm ben.
Yüzümde kılıç, mızrak yarası,
Dert ve kederin rengi,
Ölülerin uğultusu,
Savaş,kavga,ayrılık,talan.
Asi kayalıklardan doğuyorum,
Dingin ve sonsuz bir denizin boşluğunda kayboluyorum.
Doğuyorum,kuvvetli bir rüzgar,yayla,beyaz kar,
Arzu,coşku,aşk,
Ölüyorum,sıcak bir yel,çöl,ne korunak,ne de bir gölge.
Yüzümde sallar,gemiler,akan gözyaşları gibi,
Çınar ağaçlarının gölgesi,söğüt ve kavak,
ülkesini tekr edenlerin izleri misali.
Ey sen,insanlığın çığlığı,
İnsanlığın yakarışın sesi.
Kulak ver bana,Cizîra Botan'ın sesine.
Cizîra Botan,Cudi'nin oğlu,Nuh'un torunu,
Bir yanım dağ ve yaylalılar,
Bir yanım çöl ve denizlere doğru.
Cizîra Botan,Yukarı Mezopotamya'nın incisi,
İçinde derin duygular,coşkulu arzular saklı,
Güzel sözler,berrak kelam,dünden bugüne,
Kaynağında durmayan,bir sel gibi,dünden bugüne akan
Seglavi kısrakların süvarileri,sel misali,
Yağmurlara gebe bulutlar,sel gibi,
Turna sürüleri,sel gibi,
Cudi'nin kara taşları,kayaları,sel misali,
Yeşillenen tohum,sel gibi,
Başkaldıran sümbüller,sel misali,
Benimle durmadan akan söz,sel gibi,
Ve ben,insanlığın izleri,sel misali.
Ey sen,insanlığın çığlığı,
İnsanlığın yakarışının sesi,
Kulak ver bana;Dicleyim ben,
Dicle türküsünün sesi,
Dilsizlerin dili,sessizlerin sesi...
alıntı....
Mehmed Uzun (Dicle'nin Sesi-I kitabı)
__________________
Hayat; vektorel kısa bir çizgiden ibaret. O nu dilediğinizce çizin. Çizin, çizin... KORKMAYIN