Sebepsiz yere gitmedinki sen.
Boşluğa beni koydun bilmeden.
Yüzüme vuran boğaz rüzgarı,
Hiç soğuk değil sensizliğinden.
Kendini görmek ne acı,
Yok olmuş hayallerin çıkmazı.
Anlamak çok zor değil.
Farkı yok aslında sonların.
Bana bana hep bana...
Ayrılıklar hep bana.
Gidenlerin ardından bakakalmak hep bana,
Bakakalmak hep bana...
Korkumdan değil güçsüzlüğümden.
Kaçtım her zaman geri dönmekten.
Kısacık yolun ne kadar uzun.
Dalgalarla ben şimdi sarhoşum.
Kaybeden bir tek ben miyim?
Yok olan inancımı neyleyim?
Son bir kez ağla bana.
Gözyaşın sulara karışsın.
Bana bana hep bana...
Ayrılıklar hep bana.
Gidenlerin ardından bakalmak hep bana,
Bakakalmak hep bana...
Bana bana hep bana...
__________________
Bir ihtimâl daha var, o da ölmek mi dersin? Söyle canım, ne dersin? Vuslatın başka âlem, sen bir ömre bedelsin!
Alnımdan akan ter sana hiç değmedi
Gözümden damlayan yaş, denizi bulmadı
Bir sokak gördüm rüyalarımda gecelerce
Hiç sana çıkmadı
Sadece yarım saat tutuştuk elele
O saat durmadı
Düşünüyorum ne kadar sevmiş olabilirim
Düşünüyorum…
Sen, ben, gece bir yol
başka birşey yok elimde, hafızamda
Düşünüyorum ne kadar yer etmiş olabilir
İstiklal Caddesi kadar
İstiklal Caddesi kadar
Anları birer birer topladım sakladım
Tarihin ortasında gelecek aradım
Hücreme girdin dokundun hücrelerime
Buluttun damladın
Cümleler kaçtı dağıldı dört bir tarafa
Sadece noktayım.
Düşünüyorum ne kadar sevmiş olabilirim Düşünüyorum…
Sen, ben, gece ve bir yol başka birşey yok elimde hafızamda Düşünüyorum ne kadar yer etmiş olabilir İstiklal Caddesi kadar
__________________
Bir ihtimâl daha var, o da ölmek mi dersin? Söyle canım, ne dersin? Vuslatın başka âlem, sen bir ömre bedelsin!