TRT, yapmış olduğu 'Mavi Kelebeğin İzinde' adlı 24 saatlik canlı yayında, Srebrenitsa Soykırımı'nın 13. yıldönümünde yaşananları bir kez daha gözler önüne serdi.
Yayın; hafızaları taze tutarak, unutturulmaya çalışılan gerçekleri unutturmamak ve Bosnalı Müslümanların yüreklerindeki sessiz acıya ortak olunduğunu göstermek üzere yapıldı.
Gün boyu, Srebrenitsa'dan naklen yayınlar, belgeseller, dramalar ve filmlerle, stüdyo konukları ve telefon bağlantıları gerçekleştirildi, yaşananlar bir kez daha gözler önüne serilecek. Son bulunan toplu mezarlardan çıkarılan şehitlerden kimliği belirlenebilmiş olan 300 kişi bir cenaze töreniyle tekrar toprağa verilirken, gerçekleştirilecek Srebrenitsa Potocarı Şehitliği'ndeki anma törenleri naklen verildi. Ayrıca, soykırımın bütün boyutlarıyla işlendiği bir açıkoturum programı da yine Srebrenitsa'dan canlı olarak yayınlandı.
SAVAŞ ÖNCESİ MÜSLÜMANLARIN ÇOĞUNLUKTA OLDUĞU SREBRENİTSA'DA ŞU AN NÜFUSUN ÇOĞUNLUĞU SIRPLARDAN OLUŞUYOR
Bugün, nüfusunun çoğunluğunu Sırpların oluşturduğu Srebrenitsa bölgesi, 1992 yılında başlayan savaş öncesi Müslüman bölgelerinden biriydi. Nisan 1992'de birkaç gün dışında, Müslümanlar, Srebrenitsa'da sürekli hakim durumdaydı. Ancak bu durum, 11 Temmuz 1995'te tam tersine döndü.
Üç yıl boyunca Sırplar uluslararası hiçbir anlaşmayı tanımayarak insanlık dışı uygulamalarını pervasızca sergiledi. Savaşın ilk evrelerinde Nisan 1992'de Srebrenitsa'nın hemen dışında bulunan Bratunac köyünde yaklaşık 350 Bosnalı Müslüman, Sırp milisleri ve özel polis güçleri tarafından katledildi.
Sırp güçlerin kenti güçleri altına aldığı sadece 5 günde katledilen masum Müslüman sivil erkek sayısının 10 bin civarında olduğu düşünülüyor. Savaşta, 50 bin kadın ve kız çocuğa sistematik bir şekilde tecavüz edildiği biliniyor.
Bölgede her geçen gün yeni toplu mezarlar ortaya çıkıyor. Bugüne kadar 5 veya daha fazla kişinin gömüldüğü 370'in üzerinde toplu mezar bulundu. 28 bin kayıp insandan 25 bininin Bosnalı Müslüman olduğu söyleniyor. Elde edilen bulgulara dayanılarak soykırıma uğrayanların sayısının 20 bine kadar çıkabileceği tahmin ediliyor.
Müslümanlar şehit edilirken; kurşuna dizme, yakma, diri diri gömme gibi insanlık dışı birçok yöntem uygulandığı biliniyor. Görgü şahitlerinin ifadelerine göre Sırplar, Boşnakları zorla kazdırdıkları çukurların önüne dizerek kurşuna diziyor, sonra da yine Boşnaklara çukuru kapatmalarını emrediyorlardı. Müslümanların yüzlercesini ölüm tehditleriyle çukurlara dolduruyor, ardından buldozerle diri diri gömüyorlardı. Ölenlerin büyük kısmı, toplu mezarlara gömüldü.